E-ticaret sektöründe stopaj endişesi
Elektronik pazaryerlerinden satış yapan firmalar yeni yılla birlikte her bir satış için stopaj ödeyecek. 420 bin küçük işletmenin düzenlemeden olumsuz etkileneceği öne sürülürken oran belirleme yetkisi Cumhurbaşkanı’nda. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’a sunulan raporda uyum için bir yıl erteleme istendi.
Nagihan KALSIN
E-ticarette stopaj dönemi yeni yılla birlikte başlayacak. Kurumlar Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle e-ticaret pazaryerlerindeki mağazalarından satış yapan firmalara stopaj uygulanacak.
Sektör temsilcileri ise bu uygulamanın kayıtdışını ve fiyatları artıracağını öne sürdü. Fiziki mağazasından ve kendi dijital platformundan satış yaparken herhangi bir stopaja maruz kalmayan firmanın, yeni yılla birlikte e-ticaret platformundaki dükkanından satış yaptığında stopajla karşılaşacak olmasının endişe yaratması üzerine sektör temsilcileri harekete geçti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a önerilerini sunan sektör temsilcileri, 1 Ocak 2025’te e-ticaret sektöründe devreye girecek olan peşin vergi kesintisi uygulamasının sektöre zarar vereceğini öne sürdüler. DÜNYA’nın ulaştığı rapora göre 420 bin küçük işletme stopajdan etkilenecek.
“Olacaksa da binde 1 veya binde 5 olsun”
Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı Hakan Çevikoğlu ve TOBB Türkiye E-Ticaret Meclisi Başkanı Ozan Acar, geçen günlerde Beştepe’de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile bir araya gelerek vergi tevkifatı düzenlemesine ilişkin taleplerini sundu.
Sunulan dosyada e-ticaret sektörünün düzenlemeye uyum için zamana ihtiyacı olduğu, bunun için en erken düzenlemenin 1 Ocak 2026 sonrasına ertelenmesi talep edildi.
Dosyada ayrıca binde 1 ile binde 5 arasında bir tevkifat oranının, sektörün dengesini ve sürdürülebilirliğini destekleyebileceği, ancak daha yüksek oranların yalnızca sektör üzerinde maliyet baskısı oluşturmakla kalmayıp aynı zamanda fiyat artışlarına, enflasyona ve kayıt dışılığın artmasına yol açabileceği öne sürüldü.
“Küçükler satış yapamaz, büyükler fiyata yansıtır”
Türkiye’de e-ticaret faaliyetinde bulunan işletmelerin yüzde 76’sının şahıs işletmesi, yüzde 21’inin limited şirket ve yüzde 3’ünün anonim şirket olduğuna dikkat çekilen dosyada, e-ticaret ekosisteminde bulunan işletmelerin 420 bin adedinin küçük işletme olduğu ve bunların toplam e-ticaret içeresindeki paylarının yüzde 20- 30 civarında olduğu kaydedildi.
E-ticaret alanında fiyat artışı yapılması halinde bundan en fazla küçük işletmelerin etkileneceğine dikkat çekilen dosyada, “E-ticaretin küçük satıcıların bazı durumlarda fiziksel satış faaliyetlerini destekleyen bir mecra olmasına karşın bu mecrada satış gerçekleştirememeleri sonucunda küçük esnaf ekonomik zorluklarla karşılaşacaktır. Büyük satıcılar üzerinde rekabet baskısının azalması sonucu e-ticaret ekosistemi içerisinde fiyatlar genel seviyesi yükselecektir. Genel olarak büyük satıcıların tevkifat nispetinde fiyat artışına gitme eğilimleri bulunmaktadır” denildi.
Çevikoğlu: Maliyet baskısı yaratacak
ETİD Başkanı Hakan Çevikoğlu görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’a sektörün tevkifatla ilgili beklentilerini ve bu düzenlemenin yaratabileceği riskleri kapsamlı bir şekilde aktardık. Görüşmede, yüksek tevkifat oranlarının sektör üzerindeki maliyet baskısını artırabileceği, fiyat artışlarına yol açabileceği ve kayıt dışılığı teşvik edebileceği konuları detaylıca ele aldık. Sektörün ihtiyaçlarına duyarlılık göstererek bizlere bu önemli görüşme fırsatını sunduğu için kendilerine teşekkür ederiz” dedi.
Markalar: Hem pazar küçülür hem fiyat artar
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, dün konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Yılbaşından itibaren e-ticaret yoluyla satışı yapılan ürünlere şahıs işletmeleri için yüzde 25, limited ve anonim şirketler için yüzde 15 stopaj vergisi getirilmesi öngörülüyor. Çok özetle ve net söyleyeyim. E-ticarete stopaj uygulaması büyük bir yanlış olur. Stopaj vergisi hem e-ticaret pazarını küçültür hem de fiyatları arttırır. Başka birçok sorunu da içinde barındıran bu düzenlemenin rafa kaldırılacağını ümit ediyoruz” mesajları verdi.
Satıcılar yaptıkları her satış için stopaj ödeyecek
2 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe giren 7524 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile, elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmet teminine yönelik sözleşme yapılmasına ya da sipariş verilmesine aracılık eden hizmet sağlayıcılarına vergi tevkifatı yapılması yükümlülüğü getirildi. Böylece Kurumlar Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle 1 Ocak 2025’ten sonra firmalara elektronik pazaryerlerindeki mağazalarından yaptıkları her bir satış için e-ticaret platformlarına gelir veya kurumlar vergisi stopajı yapması öngörüldü.
Yeni yılda başlaması planlanan yeni sistem ile e-ticaret platformları, satıcılardan peşinen vergi kesintisi yaparak Maliye’ye ödeme gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanınca belirlenebilecek sektör ve faaliyet konuları itibarıyla tam ve dar mükellef kurumlara yapılan ödemeler üzerinden yine Cumhurbaşkanınca belirlenecek oranlarda kurumlar vergisi stopajı yapılacak.
Stopaja neden ihtiyaç duyuldu?
Stopaj düzenlemesi kayıt dışılık ile mücadele kapsamında gündeme geldi. Türkiye’de Kurumlar Vergisi tahsilatlarının az olması ve firmaların zarar göstermeleri yüzünden şirketlerden ciro bazlı vergi toplanması amaçlandı. İş dünyasının çatı kuruluşları ise böyle bir düzenlemenin doğru olmayacağından hareketle Cumhurbaşkanlığı nezdinde girişimlerde bulununca geri adım atıldı. Fakat pazaryerlerinden satış yapan işletmelere yönelik benzer bir adım atıldı. Oran belirleme yetkisi de Cumhurbaşkanı’na verildi. Bu ay sonuna kadar Cumhurbaşkanı’nın bir oran belirlemesi bekleniyor.
Düzenlemenin gündeme gelmesinin nedenlerinden biri ise az oranda olduğu tahmin edilen kötü niyetli uygulamalar. Tüketici e-ticaret platformu üzerinden bir eşya aldığında fatura alan kişi yerine başka firmaya kesiliyor. Böylece gider vs. yazılabiliyor. Sektör kaynakları bu tür uygulamalar olduğunu fakat oranının düşük kaldığını, alıcı adına fatura kesme zorunluluğu veya fatura kesme yetkisinin pazaryerine verilmesi gibi bir düzenleme ile bunun zaten önüne geçilebileceğini belirtiyorlar.
Defter tutma zorunluluğu olmayanlar zaten muaf
Küçük bir alandaki kayıtdışılık için bütün bir ekosistemin vergilendirilmesinin sakıncalarına değinen sektör kaynaklarına göre; “Küçük satıcıların zaten belli ürünlerdeki marjları oldukça düşük. Bu yüzden gündeme gelen yüzde 10-15 gibi bir stopaj bu işletmeleri satış yapamaz hale getirecek. Yaygın ürünlerde yüzde 1’lik bir stopaj bile satıcının marjının yüzde 48’ini alıp götürecek. Hindistan’da benzer bir uygulama yapıldı. Yüzde 1 ile başlandı ve binde 1’e indirildi. Defter tutma zorunluluğu olmayanlar ise stopajdan muaflar. Küreselde faaliyet gösteren platformların da stopaj düzenlemesine uyum sağlayabilmesi için belli bir süre tanınması gerekiyor.”