Doğada yaşam isteği, Ege’ye yönlendiriyor

Gayrimenkul sektörü, dijitalleşme ve yenilikçi yaklaşımlarla yeniden şekilleniyor. “Yeni Nesil Gayrimenkul” kitabının yazarı Hakan Gümüş, sektörde şeffaflık, teknoloji ve hesap verebilirlik esaslarının benimsenmesiyle büyük bir değer artışı sağlanabileceğini belirtiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Günay DEMİRBAĞ

Hakan Gümüş, gayrimenkul sek­törü, şeffaf, hesap verebilir ve teknolojiyle iç içe bir yapıya ka­vuştuğunda, büyük bir artı değer ürete­bileceğini belirttiği ‘Yeni Nesil Gayri­menkul’ kitabında Türkiye’de yenilikçi yaklaşımı benimseyen oyuncuların des­teklenmesi gerektiğini vurguluyor. Say­falarında, pandeminin de etkisiyle deği­şen gayrimenkul trendlerinden doğayla iç içe yaşam ve hibrit çalışma ortamla­rına kadar birçok konuyu ele alıyor. Gü­müş, yeni nesil gayrimenkul hakkındaki sorularımızı yanıtladı:

Yeni nesil gayrimenkul ile neyi an­latmak istiyorsunuz?

Gayrimenkul sektörü, inşaatla birlik­te ekonomiye yön veren en büyük sek­törlerden biri olmasına rağmen, hala es­ki yöntemlerle yönetiliyor. Dijitalleşme konusunda sektörde önemli bir eksiklik var, bu da gayrimenkul teknolojilerinde­ki büyük potansiyeli ortaya koyuyor.

Big data sayesinde daha rasyonel ve bilim­sel kararlar alınabilirken, yapay zeka ile imar planları yapılabilir ve gayrimenkul alım-satım işlemleri online platformlar üzerinden gerçekleşebilir. Şeffaflık, tek­nolojinin ve verinin etkin kullanımı ile gayrimenkul sektöründe büyük bir değer yaratılabilir. Bu sayede kentsel dönüşüm süreçleri hızlanabilir ve şehirlerin dep­rem hazırlıkları daha etkili hale gelebilir.

Konut üretimi yavaşladı fiyatlar attı

Pandemi sonrası sektörde bazı de­ğişiklikler olduğunu belirtiyorsunuz. Bu değişikliklerden bahseder misi­niz?

Pandemi, gayrimenkul sektöründe bir­çok değişikliği tetikledi. Özellikle konut fiyatlarının artması ve merkezi bölgelerde konut edinmenin zorlaşması, yatırımcıla­rı Kuzey Ege gibi bölgelerde arsa yatırımı­na yönlendirdi. Doğayla iç içe, daha sade bir yaşam isteği de bu süreci tetikledi. Ça­lışma alışkanlıkları da değişti; geleneksel ofislerden hibrit çalışmaya geçiş, payla­şımlı ofislerin popülerliğini arttırdı.

E-ti­caretin iki katına çıkmasıyla birlikte ge­leneksel alışveriş merkezleri de değişime uğrayarak, farklı işlevlere büründü. Ener­jisini yitiren AVM’ler, hastane, öğrenci yurdu gibi yeni fonksiyonlar üstlenmeye başladı. Ayrıca, konut üretiminin yavaş­lamasıyla birlikte satış fiyatları ve kiralar arttı. Kentlerimizdeki konut stokunu sağ­lıklı hale getirmek, depreme hazırlıklı bir şehir inşa etmek için yöntem değişikliği gerekli ve bu noktada ‘Proje Gayrimenkul Yatırım Fonları’ gibi yeni finansal ürünler çok önemli bir rol oynayacaktır.

‘Yeni Nesil Gayrimenkul’de neler var?

‘Yeni Nesil Gayrimenkul’ kitabı, gay­rimenkul sektörüne dair çok geniş bir perspektife sahip. 65 farklı konuda bilgi sunan kitap, lojistikten ofislere, ekolojik köylerden arsa yatırımlarına kadar bir­çok farklı gayrimenkul alanını kapsıyor. Online kiralamalar, imar hakkı transfe­ri, deprem öncesi mekansal hazırlık gi­bi güncel konulara da değiniliyor.

Gay­rimenkul sektörüne teknik olarak uzak olan kişiler için bile konular, anlaşılır ve keyifli bir şekilde söyleşi formatında ele alınıyor. Kitap, sektöre vizyoner bir bakış açısı sunarak, sektördeki önemli geliş­meleri ve fırsatları ortaya koyuyor.

Gayrimenkul dünyasını gelecekte neler bekliyor?

Gayrimenkul sektörü, hızlı bir şekilde teknolojik gelişmelere adapte olmak zorunda. Hala eski yöntemlerle, büyük şantiyelerde imalat yapılıyor; ancak gelecekte off-site production (yapıların fabrikalarda üretilip sahada montajı) daha fazla konuşulacak. Bu tür konutlar, özellikle deprem hazırlığı açısından önemli bir yer tutacak. Teknolojik gelişmelerin sektördeki etkisi büyük olacak; örneğin, blockchain teknolojisi sayesinde tapu devir işlemleri mobil cihazlarla yapılabilecek.

Ayrıca, büyük veri (big data) ve yapay zeka, şehir planlamasında daha doğru ve verimli kararlar alınmasını sağlayacak. Belediye yönetimlerinde de daha rasyonel kararlarla, belediyelerin performansını ölçebilecek bir rating sistemi devreye girebilir. Gayrimenkul sektörü, şeffaf, hesap verebilir ve teknolojiyle iç içe bir yapıya kavuştuğunda, büyük bir artı değer üretebilir.