DİR kapsamında yapılan ithalat suistimal ediliyor
Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında yapılan ithalat yıllar içerisinde yarı yarıya inerken tekstilde ise tam tersi arttı. Sektör özelinde DİR’in suistimal edildiğini savunan İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, pamuk ipliğindeki oranın yarı yarıya ulaştığını açıkladı. Öksüz, “Numune uygulamasına geçilmeli” dedi.
Recep ERÇİN
Türk tekstil sektörü, artan maliyetler ve döviz fiyatlarının yatay seyretmesi yüzünden yurt dışı rekabette zorlanırken iç pazarda da Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kaçağından muzdarip.
Dün İstanbul’da düzenlenen yıllık değerlenme toplantısında konuya dikkat çeken İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, son yıllarda DİR kapsamında yapılan ithalat neredeyse yarı yarıya azalırken, tekstil sektöründe ise arttığına dikkat çekti. Özellikle pamuk ipliği ithalatının yüzde 50’ye yakınının DİR kapsamında yapıldığını dile getiren Öksüz, burada suistimallerin olduğunu öne sürdü.
“Konteynerlerce ürün geliyor ama bakılmıyor”
DİR kapsamında yapılan ithalat denetimlerinde beyan usulü yerine, ticareti de aksatmadan numune alınıp dosyaya konmasını öneren Öksüz, düşük miktarlı ithalatlardan numune alınmaması, konteynerle gelen ürünlerden alınmasını istedi.
“İtalya’dan 3-4 metre özel kumaş getirenin malı açılıp kesilip incelemeye gidiyor. Diğer yandan konteynerlerce ürün geliyor ona bakılmıyor” diyen Başkan Öksüz, tekstilde DİR’e yönelik tedbir alınması sayesinde ithalatın yarı yarıya düşeceğini savundu. Öksüz “DİR kapsamında ithalat iplik sektörümüzde yüzde 50’yi bulabiliyor.
Bu orana Serbest Ticaret Anlaşması ve AB ülkelerini eklediğimizde oran yüzde 60’ı buluyor. İthalatın zaten yüzde 50’sinden fazlası çeşitli sebeplerle vergisiz yapılıyor. DİR, Serbest Ticaret Anlaşması ve AB’den ithalat sebebiyle İlave Gümrük Vergilerinden muaf ithalat; sadece Tekstil sektörünü değil Türkiye ekonomisinin de büyük oranda vergi kaybına sebep oluyor. DİR kapsamında yapılan ithalatta numune uygulamasına geçilmeli” diye konuştu.
“Dolar 35’te kalırsa vay halimize”
Tekstil ve hazır giyimde azalan istihdama dikkat çeken Ahmet Öksüz, “Milyarca dolar harcasanız bu tesisleri yerine koyamazsınız” dedi. İstihdamdaki azalışın ilave bir sıkıntı çıkmaması durumunda devam etmesini beklemediklerini dile getiren Öksüz, “Dolar 35’te kalırsa vay halimize” ifadelerini kullandı. Tekstilde Mısır en fazla ihracat yapılan ilk 10 ülkeden biri olduğumuzu, bunun esas nedeninin ise Mısır’a giden hazır giyim işletmelerinin Türkiye’den hammadde alımından ileri geldiğini belirten Öksüz, diğer yandan Türkiye sekiz yıl önce ABD’nin tekstil ithal ettiği ilk on ülke içinde bile değilken 2024 yılında 8. büyük tedarikçi olduğunu bildirdi.
“Döviz bazında işçi maliyetinde ilk sıradayızdır”
İşçilik maliyetlerinin ürüne göre yüzde 15 ile 30 arasında değiştiğini anlatan Ahmet Öksüz, son üründe maliyet farkı oluştuğunu bildirdi. “İşçilik maliyetinde, döviz bazında artışta herhalde ilk sıradayızdır” ifadelerini kullanan Öksüz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok hızlı pahalılaştık. Ama Avrupa’da pazar kaybetmedik. Döviz kurunun artması bizim maliyetleri dengeleyecek.
Biz bu zammı yapamıyoruz yüzde 10-15 artırmamız lazım fiyatları ama maliyetler yüzünden yapamıyoruz Bu bizi zorlayacak. 2025’te çok daha fazla çalışmamız lazım. 2024 zor yıl olmasına rağmen AB ve ABD’deki pazar payımızı koruduk. AB’den yüzde 15 pay alıyoruz” diyen Öksüz, şunları aktardı: “Üretim maliyetlerindeki artışa rağmen pazarımızı koruyor olmamız sevindirici. ABD’de payımız yüzde 1.6 iken 2024’te yüzde 2.8’e çıktı. ABD’de de AB gibi teknik tekstil alıyor. İplikte en büyük tedarikçiyiz.”