“Deprem bölgesinde 3 yıl daha kalacağız”

Deprem bölgesindeki çocukların fiziksel ve sosyal beceri kayıplarını önlemek amacıyla SosyalBen Vakfı’nın hayata geçirdiği BEGEM 10 ayda 10 bin 100 çocuğa atölye eğitimi verdi. Vakıf, ihtiyaçlar nedeniyle 3 yıl daha bölgede kalacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Jülide Y. GÜRDAMAR

Kahramanmaraş merkezli depremin hem fiziksel hem sosyolojik olumsuz etkileri bölgede devam ediyor. Deprem sonrasında bölgeye psikolojik destek vermek için giden birçok sivil toplum örgütü, finansal yardımda bulunan şirketler yavaş yavaş çekilmeye başladı bile. SosyalBen de deprem sonrasında bölgeye yardıma giden vakıflardan biri.

Vakıf, afet dönemi çalışmaları kapsamında Umut Tırı’nın ardından, depremden etkilenen çocuklar için iki Beceri Geliştirme Merkezi (BEGEM) hayata geçirdi. Geçtiğimiz sene 23-24 Nisan’da Hatay ve Adıyaman’da açılışı yapılan bu iki merkez, bölgedeki çocukların fiziksel ve sosyal beceri kayıplarını önlemek adına çalışıyor. SosyalBen Vakfı’nın Kurucusu Ece Çiftçi, “Geçmiş örneklere baktığımızda afet sonrasında genel hatlarıyla üç yılda iyileşme sağlanabiliyordu ve bu süre sonunda sivil toplum kuruluşları bölgeden çekilmeye başlıyordu.

Ancak Kahramanmaraş depreminde bölgede şu an böyle bir ihtimal gözükmüyor. Psikososyal destek ihtiyacı yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu nedenle biz 3 yıl daha buradayız, bölgeyi bırakmayacağız” diye konuştu. 3 bin 840 saat atölye eğitimi Ece Çiftçi, merkezlerle 3 yılda en az 5 bin 200 çocuğa ulaşmayı hedeflediklerini hatırlatarak, “Fakat bölgedeki ihtiyaç doğrultusunda SosyalBen Vakfı olarak BEGEM aracılığıyla 10 ayda 10 bin 100 çocuğa atölye imkânı sunduk. Hatay ve Adıyaman’daki iki merkezde toplam 3 bin 840 saat atölye eğitimi gerçekleştirdik” diye konuştu.

SosyalBen, 7-13 yaş aralığındaki çocukların resim, müzik, spor, icat, tarım, oyun, yaratıcı yazarlık, kısa film, fotoğrafçılık gibi atölyeler ile önce yeteneklerini keşfediyor. Yetenekli bulunan çocukları daha sonra bulundukları il ve ilçedeki kurslara yönlendiriyor ve kariyerine katkıda bulunuyor. Ece Çiftçi, vakıf ile ilgili şu bilgileri verdi: “Sahada yaklaşık 1100 gönüllümüz var. Bir de merkezde 11-12 kişilik ekibimiz bulunuyor.

İlk olarak Soma maden faciasında bölgeye gittik ve 3 yıl düzenli olarak çalıştık. Atölyelerimiz psikososyal destek için bir araca dönüşebiliyor. Ne demek psikososyal destek? Sosyal aktiviteyle çocuğu ana getirebilmek. Resimle, sporla, müzikle ana getirdikten sonra tedaviye başlayabiliyoruz. Bu yüzden de bizim sahaya inmemiz için yaklaşık 40-50 günün geçmesi gerekiyor. Sivil toplum da doktorlar gibi uzmanlık alanı doğrultusunda sahaya inmeli.”

BEGEM bölgeye istihdam sağlıyor

Çimko, Mavi, Migros, Nestle Nesquik ve Vestel’in katkılarıyla hayata geçen Beceri Geliştirme Merkezleri bölgeye istihdam da sağlıyor. Atölyelerde çocuklarla buluşan uzmanlar, bölgedeki genç profesyoneller arasından seçiliyor. Bununla birlikte SosyalBen Vakfı ve destek veren markalar yıl içinde atölyelere uygun özel günlerde çocukları özel konuklarla da buluşturuyor. Markaların gönüllüleri BEGEM’leri ziyaret ediyor ve kurumsal sosyal sorumluluk çalışmalarının, maddi desteğin ötesinde gönüllülük faaliyetleri ile desteklenmesi mümkün oluyor.

“Çocuklar arkadaşlık kuruyor, dersleri iyileşiyor”

SosyalBen, atölyeye katılan çocukların gelişimini sosyal etki araştırmasıyla ortaya koydu. Vakfın araştırma kurulunun çıkardığı rapor; atölye çalışmalarının çocukların arkadaşlık kurma süreçlerine destek olduğunu, cinsiyet normlarındaki algısının pozitif yönde değişmesine katkı sunduğunu, matematik/Türkçe derslerinde gelişim imkânı yarattığını ve vakfın en çok kıymet verdiği “iyi olma hallerine” etki ettiğini gösteriyor.

SosyalBen’in araştırması ise markaların bu projeye yaptığı her 1 TL yatırımın sosyal getirisinin ortalama 70 TL olduğunu gösteriyor. Markanın desteğinin sosyal etki geri dönüşünü gösteren bu konu, “sosyal yatırıma etki oranı” olarak anılıyor. Ece Çiftçi, “Yüksek sosyal getiriyi devam ettirmek için 2025 yılında da yeni markalar eklenecek. Markaların desteği, buradaki çalışmalarımızı uzun dönemli sürdürebilmek için çok önemli” diye konuştu.