Büyüklerden boşalan yeri küçük firmalar aldı
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yüzde 100 nar içerikli olamayan konsantre nar ekşisi üretimini 24 Mart 2023 tarihinde yasakladığını kaydeden Nar Üreticileri ve İhracatçıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağan, yasağa rağmen konsantre nar ekşisi üretiminde büyüklerden boşalan yerleri küçük firmaların aldığını söyledi.
Mehmet Hanifi GÜLEL
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Türk Gıda Kodeksinde 24 Mart 2023 tarihinde nar ekşisi benzeri ürünlerin satışını yasakladığını aktaran kaydeden Nar Üreticileri ve İhracatçıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağan, bakanlığın denetimleri sonucunda büyük firmaların yapmadığını, merdiven altı firma diye tabir edilen küçük üreticilerin büyüklerden boşalan yeri doldurduğunu aktardı.
Glikoz içerikli nar suların çiğ köfte sosu vs gibi adlarla milyonlarca müşteriye yedirilmeye devam edildiğine dikkat çeken Ağan, “Özellikle restoranlar, kebap/çiğ köfte/ fast food zincirleri hala ısrarla müşterileri başına 1 TL’yi bulmayacak farklar için glikoz şurubuna devam ediyorlar” dedi.
Katkı maddeli nar sosu üretimi devam ediyor
Geçen yıl yasak getirilen ürünlerin 30 Haziran 2024 tarihinden sonra piyasada bulundurulmasının da yasaklandığını hatırlatan Ağan, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yüzde 100 nar içerikli olmayan ürünlerin ‘nar ekşisi’ adı altında satışını ve ürünlerin ambalajlarında nar görsellerinin engellemesi tüketici haklarını korumaya yönelik son derece isabetli bir karar olduğunu iletti.
Söz konusu düzenleme sayesinde, nar ekşisinin faydaları hakkında bilgi sahibi olan ve bu doğrultuda tüketim tercihinde bulunan tüketicilerin yanıltılmasını önlediğine vurgu yapan Ağan, “Bakanlık, yeni yönetmelik ile bu tür yanıltıcı pazarlama uygulamalarının önüne geçerek, gerçek nar ekşisiyle glikoz şurubu gibi düşük maliyetli içerikleri ayırt edemeyen tüketiciyi koruma altına alındı. Ancak bazı noktalarda hala katkı maddesi içeren ürünleri sunuluyor” diye konuştu.
Türkiye’de yaklaşık 7 bin ton nar ekşisi üretiliyor
Söz konusu düzenleme ile yalnızca tüketici sağlığını değil, aynı zamanda yüzde 100 doğal içerikli nar ekşisi üreten firmaların rekabet gücünü korumak adına da önemli bir adım olduğunu belirten Ağan, sağlık ve kalite odaklı üretim yapan firmaların ürünlerinin gerçek değeri ve kalitesi bu yönetmelik sayesinde daha belirgin hale geleceğini vurguladı.
Türkiye’de nar ekşisi sektörü, son yıllarda hem iç pazarda hem de ihracatta önemli bir büyüme gösterdiğine dikkat çeken Ağan, “Nar ekşisi, Türkiye’nin geleneksel bir ürünü olarak gastronomi dünyasında giderek popülerleşiyor. Yüksek ihracat potansiyeli ve artan talep sayesinde üretim teknolojileri gelişmekte ve ürün kalitesi her geçen gün artıyor.
Türkiye nar ekşisi sektörü, yıllık üretim ve ihracat verilerine göre tahminen 7 bin ton seviyesinde bir hacme sahip. Nar ekşisi ihracatında yıllık ortalama büyüme oranı yüzde 10 civarında olup, özellikle Avrupa ve Ortadoğu pazarlarına olan talebin artması bu oranı destekliyor. Diğer yandan nar ve nar suyu ürünlerini daha yenilikçi hale getirmek için çeşitli projeler ve Ar-Ge çalışmaları yürütülüyor. Örneğin, en az narın kendisi kadar sağlıklı ve besleyici nar kabuğu ve çekirdeğinden besin destekleri üretimi, nar kabuğundan ve suni deri üretimi gibi çalışmalar yapılıyor” açıklamasında bulundu.
2023'te 4.8 bin ton nar ekşisi (içinde nar sosu da var) ihracatına karşılık 7 milyon 155 dolar gelir elde dildiğini aktara Ağan, bu yılın temmuz ayı itibarıyla ise 2.4 bin ton nar ekşisine ve 3.9 milyon dolarlık ihracat yapıldığını söyledi.
Soğuk sıkım nar suyuna talep artıyor
Yeni yönetmelikle birlikte nar aromalı sos veya nar sosu adı altında üretilen ürünlerin iç piyasada satışı yasaklanmasına rağmen bazı noktalarında halen satıldığını görüldüğünü aktaran Ağan, katkı maddeli ve nar ekşisi izlenimi veren ürünlerin piyasada bulunması tüketiciyi yanılttığını ve nar ekşisi üreticilerinin rekabet gücünü olumsuz etkilediğini ifade etti.
Bu sorunun çözümü için denetimlerin artırılması ve tüketicilerin daha bilinçli hale getirilmesi gerektiğine vurgu yapan Ağan, “Ayrıca gümrük prosedürleri ve lojistik maliyetler sektördeki ihracatçıları zorlayabiliyor. Bu konuda, ihracat destekleri ve lojistik kolaylaştırmalar sağlanarak üreticilerin daha rekabetçi fiyatlarla ürünlerini ihraç etmeleri teşvik edilebilir.
Öte yandan soğuk sıkım, katkısız nar suları üretimi, ihracatı için narın yaygınlaşması ve çiftçilerin daha kolay ürün satabilmesi adına çok önemli. Zira özellikle gelişmiş pazarlarda soğuk sıkım nar sularına talep her gecen gün artıyor ve neredeyse ilaç yerine içiliyor” diye konuştu.