Balıkçılığın karbonu yakalanabilecek

Bilim insanları sürdürülebilir balık endüstrisinin sağlanması için yeni model geliştirdi. Geliştirilen model ile yılda en az 100 milyon metrik ton karbondioksit yakalanacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başak Nur GÖKÇAM

Gıda sektörü, küresel karbon emisyonunun yaklaşık yüzde 30’undan sorumlu. Söz konusu emisyonun yüzde 4’ü ise balıkçılık faaliyetlerinden kaynaklanıyor. Avrupa Komisyonu ve ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü verilerine göre dünyada avlanan 1 kilogram balık, 1 ile 5 kilogram arasında karbondioksit emisyonu oluşturuyor. Türkiye’de yakalanan her 1 kilogram balık ise 2.5 ile 3 kilogram arası karbon salımına neden oluyor. Bu nedenle balık endüstrisinin sürdürülebilirliği gelecek nesiller açısından büyük önem taşıyor.

Balık endüstrisindeki karbon emisyonunu düşürmek için yeni bir model üzerinde çalışan Yale Üniversitesi bilim insanları, çalışma sonucunda düşük oksijenli su ortamlarında karbon yakalama için yeni model geliştirmeyi başardı. Üzerinde çalışılan yeni model ile artan küresel sıcaklıklara çözüm bulunması ve maliyet düşüşü elde edilmesi hedefleniyor. Tahminlere göre balık çiftliklerinde ve diğer düşük oksijenli su ortamlarında artırılmış demir sülfür oluşumu yoluyla alkalinite üreterek, yılda en az 100 milyon metrik ton karbondioksit yakalanacak. Bu sayede toksik sülfür uzaklaştırılırken, tonlarca karbondioksit de yakalanmış olacak.

Karbonu uzaklaştırmalıyız

Model, Ağustos 2025’te göreve başlayacak olan Yer Bilimleri Bölümü baş araştırmacısı Mojtaba Fakhraee ve Yale Üniversitesi Dünya ve Gezegen Bilimleri profesörü Noah Planavsky tarafından geliştirildi. Çalışmaya ilişkin konuşan Fakhraee, “Emisyonları azaltmak için kullanılan geleneksel yöntemler artık Paris Anlaşması’nda belirlenen hedef olan küresel sıcaklık artışını 2 santigrat derecenin altında tutmak için yeterli değil. Atmosferden karbonu uzaklaştırmamız gereken bir durumdayız. Bu noktadan kaçış yok” diye konuştu.

Elde edilen yeni model ile balık çiftliklerinin başarısının da olumlu yönde etkileneceğini söyleyen Fakhraee, “Hidrojen sülfür birikimi balıklar için toksik olabilir ve bu da artan ölüm oranlarına veya balıkların satılamayacak kadar hasta olmasına yol açabilir. Modelle toksisiteyi azaltarak daha büyük balık popülasyonlarına ve daha sürdürülebilir, karlı operasyonlara yol açacaktır. Bu yaklaşım diğer karbon yakalama yöntemlerinden daha etkili olabilir. Bu sayede karbon kalıcı olarak depolanabilir” dedi.

Sürdürülebilir balık endüstrisinin ilk adım

Yale Üniversitesi bilim insanlarını geliştirdiği model ile atmosferdeki karbondioksidin ömründen çok daha uzun olan binlerce yıllık bir zaman ölçesinde depolanması bekleniyor. Buna ilişkin konuşan Fakhraee, “Uygulamaya konulursa, balık çiftliklerinden kaynaklanan karbon emisyonları üzerinde önemli bir etki yaratabilir. Bu, önemli bir ölçekte karbon yakalama için olası yollardan sadece biri. Söz konusu özel yolun ortak faydası, balık çiftliklerinden kaynaklanan karbon emisyonlarını nötralize etmeye yardımcı olarak daha sürdürülebilir bir balık endüstrisine yol açmasıdır” diye konuştu. 

Sadece Çin’de yıllık 100 milyon CO2 uzaklaşabilir

Geliştirilen model ile birikmiş hidrojen sülfürle reaksiyona giren demirin eklenmesiyle, alkalinite artırmanın yolu bulundu. Bu sayede de karbonat doygunluk seviyeleri yükselerek ortamdan karbondioksit yakalama artırıldı. Araştırmacılar, modelin bol miktarda balık çiftliği bulunan Çin ve Endonezya gibi ülkelerde büyük etki göstereceğini söyledi. Öte yandan bu model ile Çin’in tek başına yıllık yaklaşık 100 milyon ton karbondioksiti uzaklaştıracağı tahmin ediliyor.