Antakya OSB, 2025’te 343 hektar büyüklüğe ulaşacak
Şubat 2023 depremlerini hafif hasarla atlatan Antakya OSB, 2025’te 203 hektardan 343 hektara ulaşmayı hedefliyor. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kahraman, deprem sonrası istihdamda toparlamanın ise kalıcı konutların teslimi sonrasında gerçekleşeceğini kaydetti.
Ziya İPEK
Antakya Organize Sanayi Bölgesi (Antakya OSB) olarak Türkiye’nin sanayi ve ihracat merkezi olma hedefine doğru emin adımlarla ilerlediklerini söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kahraman, Antakya OSB’nin sanayicilere sunduğu modern üretim sahaları ve yüksek standartlardaki hizmetleriyle hem bölge ekonomisine hem de Türkiye’nin sanayi gücüne önemli katkı sunduğunu söyledi.
Şubat 2023 tarihlerinde yaşanan depremleri fiziki olarak hafif hasarla atlattıklarını anımsatan Kahraman, deprem sonrasında firmaların toparlanma çabalarının sürdüğü, 1,5 yıllık süreçte önemli ilerlemeler kaydedilse de bazı temel sorunların devam ettiğini aktardı.
Son dönemde başarılı altyapı ve genişleme projeleriyle yatırımcıların gözdesi haline geldiklerini söyleyen Kahraman, “Antakya OSB, toplamda 203 hektarlık bir alanda faaliyet gösteriyor. Bu alanın 131 hektarı sanayi parselleri olarak tahsis edilmiş durumda. Bugün itibarıyla 101 yatırımcıya ev sahipliği yapan OSB, üretim gücünü her geçen gün artırıyor. 2025 yılı içinde 140 hektarlık yeni bir üretim sahasının sanayicilerin hizmetine sunulmasıyla OSB’nin toplam büyüklüğünün 343 hektara ulaşacak” diye konuştu.
2023’teki ihracat hacmi 90 milyon dolar oldu
Deprem öncesinde 2 bin 700 kişiye istihdam sağlayan bölge, bugün itibarıyla 3 bin 500 kişiye iş imkanı sunuyor. Tarım, gıda, makine ve metal sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin kümelendiği OSB’den gerçekleştirilen ihracat hacminin 90 milyon dolara ulaştı. Kahraman, bu rakamın uluslararası pazarlarda Antakya OSB’nin önemli bir oyuncu olduğunu bir kez daha kanıtladığını ifade etti.
Stratejik konumu lojistik avantajlar sağlıyor
Hatay Havalimanı’na 12 km, İskenderun Limanı’na 35 km ve Reyhanlı Cilvegözü sınır kapısına 48 km mesafede yer alan Antakya OSB, stratejik konumuyla özellikle ihracata yönelik yatırımlar için büyük avantaj sağlıyor. Yatırımcılar, hammadde temininden nihai ürünlerin sevkiyatına kadar tüm süreçlerde bu eşsiz lojistik imkânlardan faydalanıyor.
Tohumculuktan iplik boyamaya, çelik boru imalatından gıda üretimine kadar geniş bir sektörel yelpazede faaliyet gösteren işletmelerin Antakya OSB’nin üretim gücünü pekiştirdiğini belirten Mehmet Kahraman, metal sanayi, tekstil, sabun üretimi, yem sanayi ve otomotiv gibi stratejik sektörlerin OSB’yi Türkiye’nin sanayi ekosisteminde vazgeçilmez bir aktör haline getirdiğini söyledi.
Bölgede istihdam sorunu kalıcı konutlarla çözülür
Deprem sonrası istihdam sorunlarının ilk dönemlere göre azalmakla birlikte özellikle kalifiye eleman bulma ve yüksek maaş talepleri nedeniyle halen büyük bir engel oluşturduğunu ifade eden Mehmet Kahraman, bu durumun çözümüne yönelik öneriler sundu. Kahraman, deprem öncesinde istihdam edilen kalifiye personelin diğer şehirlere geçici olarak yerleştiğini ve bu durumun şehirdeki kalıcı konutların hızla tamamlanmasıyla çözülebileceğini aktardı.
Kahraman, yüksek maaş taleplerine ilişkin çözüm önerisini şu şekilde dile getirdi: “Belirli bir süre için brüt maaş uygulamasına geçilmesi gerekiyor. Bu kapsamda firmaların maaş ödemelerinden vergi ve SGK kesintisi yapılmaması ve bu kesintilerin doğrudan çalışanlara ödenmesi sağlanabilir.”
"Vergi ve SGK borçları tamamen silinmeli"
Mehmet Kahraman, özellikle Antakya, Defne, Samandağ, Belen, Hassa ve Kırıkhan ilçelerinin yaşanan ağır hasar nedeniyle özel bir desteğe ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Kahraman, bu ilçelerdeki vergi ve SGK borçlarının tamamen silinmesi ya da en azından faizsiz şekilde 60 taksite bölünmesi gerektiğini belirterek, işletmelerin yalnızca ayakta kalmaya çalıştığını ve bu düzenlemelerin bölgedeki ekonomik toparlanmayı hızlandıracağını ifade etti.
Kahraman, deprem sonrası yaşanan zorluklara rağmen bölgedeki sanayi kuruluşlarının üretime devam ettiğini ve bu sürecin desteklenmesi gerektiğini dile getirdi. Kahraman, “Depremden en çok etkilenen bölgelerde işletmelerimizin varlığını sürdürebilmesi için çözüm önerilerimizin dikkate alınması hayati öneme sahiptir. Hep birlikte bölgeyi yeniden kalkındırabiliriz” dedi.