‘Üretici dostu’ Burdur Belediyesi 2017’de Halk Market kuracak
Süt ve nar üreticilerine destek olmak için ürünlerini satın alarak dar gelirlilere dağıtan Burdur Belediyesi, İnsuyu bölgesindeki fasulye üreticileri için de toptancı hali inşa edecek.
FİKRİ CİNOKUR
BURDUR - Süt ve besi hayvancılığının önemli merkezlerinden Burdur’da ürünü elinde kalan üreticilerin yardımına yerel yönetim koştu. Zor durumdaki üreticilerden aldığı sütü üreticilerin örgütlü olduğu Köy- Koop aracılığıyla peynir ve tereyağı yapan Burdur Belediyesi, 5 bin dar gelirliye 5 ton peynir ve 2 bin 500 ton tereyağı dağıttı. Belediye, Rusya ile Türkiye arasında yaşanan krizle birlikte ihracatın durması ve arz fazlalığı nedeniyle Fethiyeli bir çiftçinin elinde kalan 22 ton narı da çalışanlarına ve halka dağıttı. 2017 yılında temel gıda ürünlerinin düşük kar majı ile satılacağı bir Halk Market kuracak olan Burdur Belediyesi, taze fasulye üreticilerine de toptancı hali inşa etmeye hazırlanıyor.
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, gelecek yıl yeni bir sosyal sorumluluk projesine başlayacaklarını belirterek, “Bölge üreticisinden fasulye, nohut, Burdur Şeker Fabrikası’ndan toz şeker, süt ve süt ürünleri ile makarna gibi temel gıda ürünlerini satın alıp ‘’Halk Market’’ kuracağız. Bu marketteki ürünleri çok düşük bir kar oranıyla dar gelirli vatandaşlara satacağız. Amacımız kesinlikle esnafla rekabet etmek değil. Dar gelirli vatandaşımıza destek olmak istiyoruz. Sosyal belediyecilik anlayışı çerçevesinde hizmet veriyoruz. Süt ve nar üreticisinden sonra talep olması halinde portakal üreticisine de destek olabiliriz” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin taze fasulye üretiminin yüzde 40’ını karşılıyoruz
Belediyenin yeni hedefinin ise günlük 400 ton taze fasulye üretiminin yapıldığı Burdur’un İnsuyu bölgesindeki üreticilere yardım eli uzatmak olduğunu dile getiren Ercengiz, ‘’Türkiye’nin taze fasulye üretiminin yüzde 40’ı bizim bölgemizden karşılanıyor. Üreticiler İstanbullu tüccarların elinde kaldı.
Taze fasulye üretim ve dağıtımda oluşan zaiyatın giderilmesi ve daha sağlıklı koşullarda tüketiciye fasulye ulaştırılması için bölgede toptancı hal projesine başlayacağız. Taze fasulye üretiminde 20 kuruşluk zaiyat yılda 8 milyon TL demek. Bunun yanında kayıt dışılığı da önlemek istiyoruz. Burada yıllık 80 milyon liralık katma değer var. Bunun yüzde 2’si de belediyemize gelir olarak girmiş olur. Bu geliri de yine üretici için kullanırız. Bunun için Üretici Birliği kurulacak. Böylece üreticiden tüketiciye kadar olan zinciri azaltmış olacağız. Tüketici de ucuza yiyebilecek” diye konuştu.
Süt üreticisi pazar sorununa çözüm arıyor
BELLİ BÖLGELERE BESİ TEŞVİKİ VERİLMELİ
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (BDSYB) Başkanı Kamil Özcan: Burdur’da 200 bin adet büyükbaş hayvan varlığı bulunuyor ve üretimin son noktasındayız. Türkiye’de süt üreticisinin pazar sıkıntısı var. Üretici eziliyor. Türkiye’de damızlık sığır satışı teşvik edilmeli. DSYB merkez yönetimi hayvancılık konusunda politikalar üretmeli ve yanlış uygulamalara karşı çıkmalı. Merkez birliğimiz ilgili bakana bile ulaşamıyor. Büyükbaş hayvan ithalatına karşıyız. Eğer ithalat yapılacaksa da kontrollü olmalı. Bu konuda birlikler kullanılsın. Gerçek ihtiyaç sahibini ve gerçek hayvan ırkının ne olacağını birlikler bilir. Türkiye’nin et açığına kısa, orta ve uzun vadede çözüm yolları bulunmalı. Taşıma suyla değirmen dönmez. Belli bölgelere süt, belli bölgelere et üretimi için besi teşviki verilmeli.
SÜT HAYVANCILIĞINDA DOYUMA ULAŞTIK
Köy-Koop Genel Başkanı Yakup Yıldız: Süt üretiminde sorun yaşanmıyor. Sektördeki sıkıntının 4 nedeni var: İhracat yok, turizm yok, AB 2014 Nisan ayından itibaren kotaları kaldırdığı için Avrupa ile rekabet edemiyoruz ve iç tüketim az. Süt hayvancılığında doyuma ulaştık. Fiyat istikrarı yok. Ulusal Süt Konseyi gerçek anlamda işlevini yerine getirmiyor. Tavsiye kararı alıyor ve bu da bizim için yeterli değil. Süt fiyatlarındaki sıkıntı 2017 yılında da sürecek. Et ve Süt Kurumu’nun 24 milyon TL’lik krema alımı konusunda girişimleri var.
SÜT KONSEYİ’NDE YEMCİ DE YER ALMALI
Süt üreticisi Süleyman Buldu: Süt alıcıları üreticiye yem dayatması yapıyor. Piyasada yem 42 lira iken süt alıcısı 52 liradan fiyat veriyor. Sanayici bizim düşmanımız değil. Sanayici, veteriner, yemci ve üretici aynı gemide yer alıyor. Biri para kazanamazsa diğerleri de kazanamaz. Ulusal Süt Konseyi’nin bir ayağı eksik. Çünkü konseyde yemci yer almıyor. Yem fiyatları da sabitlenecek şekilde olmalı. Üretilen süt de tüketilmeli. Masada tüketici de olmalı.