Muğla’da 2.600 yıllık tarih gün yüzüne çıkıyor

Fethiye Kalesi'ndeki kazı çalışmalarında, 2 bin 600 yıllık tarihini aydınlatan heykel başı, takılar, ok uçları, sikkeler ve iskeletler gibi buluntulara ulaşıldı. Kazılar, kalenin Arkaik Dönem'e kadar uzanıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Muğla'nın Fethi­ye ilçesindeki Ke­sikkapı Mahalle­si'nde yer alan Fethiye Kale­si'nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, kalenin ta­rihine ışık tutan önemli bu­luntulara ulaşılmaya devam ediliyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde baş­latılan kazılar, Fethiye Be­lediyesi, Fethiye Müzesi ve yerel otoritelerin iş birliğiy­le, kazı ekibinin bilimsel so­rumluluğunda yoğun bir şe­kilde sürdürülüyor.

Kazılar sırasında ortaya çı­kan heykel başı, takı parçala­rı, ok uçları, seramik kaplar, sikkeler ve iskeletler, Fethi­ye Kalesi'nin varlığını yakla­şık 2.600 yıl öncesine, Arkaik Dönem'e kadar tarihlendir­meyi mümkün kılıyor. Fet­hiye Kalesi Kazı Sorumlusu Prof. Dr. Kadir Pektaş, kazı­ların hız kesmeden devam ettiğini ve özellikle bu yıl ya­pılan kazılarda büyük ilerle­me kaydedildiğini belirtiyor.

Kazı alanında, çoğunluğu­nu Menteşeoğulları ve Os­manlı Dönemi’ne ait yapı kalıntılarının yanı sıra, çok sayıda sikke, takı ve mezar buluntusu da keşfedildi. Ka­zı çalışmalarının laboratu­var ortamında yapılan ince­lemeleri, bölgenin tarihine dair derinlemesine bilgi sağ­lıyor. Prof. Pektaş, kazılar­dan çıkan buluntuların, Fet­hiye'nin geçmişindeki farklı tarihsel dönemlere ışık tut­tuğunu vurguluyor.

Tarih, Arkaik Dönem’den Bizans’a uzanıyor

Fethiye Kalesi'nin en es­ki dönemleri, MÖ 6. yüzyı­la, yani Arkaik Dönem'e ka­dar uzanıyor. Prof. Pektaş, kazılarda ele geçen sikke­lerin halk tarafından kulla­nılan paralar olduğunu, an­cak Fethiye'nin aynı zaman­da Bizans ve Türk devri için önemli bir ticaret merkezi olduğuna dikkat çekiyor.

Ka­lede yapılan kazılar, bölgenin tarihinin sadece Osmanlı ve Menteşe dönemlerine ait kalıntılarla sınırlı olmadığı­nı, çok daha eski zamanlara uzandığını gösteriyor. Özel­likle tiyatro kalıntıları, bura­da geçmişte yerleşik bir ya­şam olduğunu kanıtlıyor.

Kazı evinde, bulunan eser­lerin restorasyonu ve temizliği titizlikle yapılırken, bu eserler Fethiye'nin tarihi alt yapısına önemli katkılar sağlıyor.