“Medeniyetin getirdiklerine kapanan kültürler yozlaşır”
İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şafak Ural, medeniyetin diğer kültürleri etkileme özelliğinin bulunduğunu belirterek, “Kültür kendi içine kapanırsa örf ve adetlerin kayıtsız şartsız boyunduruğu altına girerse örf ve adetler yozlaşıyor” dedi.
BURSA - Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği (BUSİAD)-Uludağ Üniversitesi Felsefe Bölümü ve Bursa Felsefe Kulübü işbirliği ile gerçekleştirilen Açık Kapı Toplantıları Felsefe Söyleşileri dizisinin ikincisi BUSİAD Evi’nde gerçekleştirildi.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şafak Ural, ‘Kültür ve Medeniyet’ başlığıyla yaptığı konuşmada, kültürün ilerletici ve tutucu unsurları içinde barındırdığını söyledi. Prof. Dr. Ural, bireysel olarak kültürün oluşmasında egonun önemli olduğunu, insanın kendini var etme ve koruma çabasının bir sonucu olduğunu kaydederken, toplumsal olarak da kültürün örf, adet ve geleneklerle kendini koruduğunu söyledi.
“Kültürde birey toplumu, toplum da bireyi etkiliyor. Birey yapıp ettikleriyle katkida bulunuyor. Toplum da sahip olduklariyla” diyen Prof. Dr Ural, daha sonra medeniyet kültür ilişkisine de dğindi. Medeniyetin Medine'den yani şehirleşmeden geldiğini hatırlatan Ural, şöyle devam etti:
“Medeniyet, diğer kültürleri de etkisi altına alan bir genelliği ifade eder. Batı medeniyeti, Antik Çağ Medeniyeti, İslam Medeniyeti gibi. Farklı kültürleri etkileyen ve farklı kültürleri biçimlendiren bir özellik olarak düşünmeliyiz. Bir kültür bir üst kültürün, yani medeniyetin etkisi altındaysa, yerel kültür nasıl olacak. Medeniyetin 3 temel özelliği var. Bunlar hukuk, sanat ve bilim-teknoloji. Bunlar bir kültürün diğer kültürler üzerindeki etkisini belirliyor. Ailenin temel özelliği örf ve adetlerdir. Kültür kendi içine kapanırsa örf ve adetlerin kayıtsız şartsız boyunduruğu altına girerse örf ve adetler yozlaşıyor. Hiçbir toplum başka toplumdan aldığı unsurları bir kenara bırakarak gelişmemiş. Kültürün gelişmeci bir tarafı var.
Hiçbir toplum bir medeniyetin teknolojisine kapanamıyor. Hangi toplumun cep telefonu olmasın, televizyonu olmasın, uçağa binmesin. Eğer buna kapatamıyorsanız, toplumun örfünü de temele alıp her şeyi onun üzerine kuramazsınız. Bunu kurmaya çalıştığınız an kültürü kültür olmaktan çıkarıp nefessiz bırakırsınız. O baskın kültürün özelliklerini kendi kültürünüzle uyumlu hale getirmeniz gerekir.”
Prof. Dr. Ural, kültür ve medeniyet arasındaki gerginliği ortadan kaldırmak için felsefenin önemli bir rolü olduğunu da ifade etti.