Dağ: İzmir’in potansiyelini ortaya çıkaracağız

Özlem SARSIN

Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı adayı Hamza Dağ, İzmir’de hayata geçirmek istedikleri projeleri DÜNYA ile paylaşarak, 4,5 milyon nüfusun yaşadığı İzmir’in sahip olduğu potansiyeli ortaya çıkaracakları projelerinin hazır olduğunu, İzmir’i parmakla gösterilen modern bir şehir yapacaklarını ifade etti.

İzmir’in limanıyla, hinterlandıyla doğunun batıya, batının doğuya açılan kapısı olduğunu söyleyen Dağ, “İzmir tarihin her döneminde hem bölgesel hem de uluslararası ticaret merkezlerinden biri olmuş bir şehirdir.

İzmir’in ülkemizin ekonomisine katkısına baktığımızda da 2023 yılı rakamlarına göre 23,8 milyar dolar ile en yüksek ihracatı gerçekleştiren üçüncü şehir olduğunu görüyoruz. Tabii İzmir’in çok daha büyük bir potansiyeli var. Biz bu potansiyeli ortaya çıkarmak için bir işaret fişeği ateşleyeceğiz” dedi.

“OSB’lerimizi modern hale getireceğiz”

 İzmir’de sanayi alanlarının daha organize olabilmesi adına modernizasyonuna önem vereceklerini dile getiren Dağ, “Yatırım olmadan istihdam, istihdam olmadan üretim olmaz. Üretimin olmadığı yerde ne sanayi ne ticari ne de tarımsal büyümeden bahsedebilirsiniz. Biz her şeyden evvel yatırımcılarımıza, üreticilerimize kolay anlaşabilecekleri, istedikleri an ulaşabilecekleri bir yerel yönetim vadediyoruz. İzmir’de 13 farklı organize sanayi bölgesi mevcut.

Öncelikle buraları yollarıyla, alt ve üst yapılarıyla ihtiyaca göre modernize edeceğiz. Buralarda mesleki eğitim merkezleri kurarak bir taraftan istihdam açığına katkı sağlayacak diğer taraftan vatandaşlarımızın mesleki yeterliliğini artıracağız. Sanayi alanlarımızda ve OSB’lerde, şehrimizin birçok yerinde altyapı sorunları mevcut. Büyükşehir olarak bizim sorumluluğumuzda, bizim yetki alanımızda olan alt yapı sorunlarını ivedilikle çözeceğiz.

Yol haritamızı belirledik. Alarm veren noktalardan başlamak suretiyle bu çalışmalarımızı yapacağız. 5 yıllık görev süremiz dolmadan OSB’lerimizi de her alanda daha modern hale getireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bizim sorumluluğumuzda olmayan elektrik, doğal gaz, internet gibi noktalarda da ilgili kurum ve firmalarla istişare halinde, gerekirse büyükşehirin imkanlarını, araçlarını kendilerine sunarak bu sorunları da inşallah yine 5 yıl içerisinde ortadan kaldıracağız” diye konuştu.

Torbalı’da kurulu olan OSB’lerin İzmir-Aydın otoyolundan bölgeye çıkış talep sanayicilere de seslenen Dağ, “Torbalı’nın İzmir ekonomisinde yeri ayrıdır. Çünkü 2 milyar dolara yakın bir rakam ile tek başına 65 ilimizden daha fazla ihracat yapmış bir ilçemiz. Buradaki taleplere kulak tıkamamız mümkün mü? Kaldı ki biz 30 ilçemizin, 1294 mahallemizin, 4 buçuk milyona yakın vatandaşımızın tümünün taleplerini dikkate alacağımıza söz verdik. Torbalı’nın ihtiyaç duyduğu bu yolun çalışmalarını da yapacağız” dedi.

“İhtisaslaşmış yeni sanayi bölgeleri açacağız”

Ayrıca yenilenebilir enerji ekipmanları ve tarımsal faaliyetler için ihtisaslaşmış yeni sanayi bölgeleri kuracaklarını da vurgulayan Dağ, “Tarım ve yenilenebilir enerji için organize sanayi planlarımız var fakat şehrimizin bu konuda genişleyebilecek pek bir alanı yok. Biz yeşile, doğaya zarar vermeden bu işi nasıl yaparız diye düşünüyoruz.

Şu anda kafa yorduğumuz meselelerden biri de bu. Şehrimiz, gelişmiş bir rüzgâr enerjisi ekipmanları sanayisine de ev sahipliği yapıyor. Bu alanda ihtisaslaşmış sanayi bölgelerinin oluşturulması ve bu yüklere hizmet veren limanların inşa edilmesi de büyük önem taşıyor. Çandarlı Limanı ve art alanını İspanya’daki Bilbao örneğine benzer şekilde, bu sanayiye hizmet verecek şekilde hayata geçireceğiz” diye konuştu.

“Yeni limanlar kazandıracağız”

 Daha verimli ve daha kaliteli liman hizmetleri için mevcut limanların yoğunluğunun hafifletilmesi gerektiğini düşünen Dağ, “Yeni bağlantı güzergahları oluşturmamız gerekiyor. Bunları da şehrimize yeni limanlar kazandırarak, İzmir’in ulaşım ağını yeni alternatif yollarla güçlendirerek yapacağız. İzmir’in neye ihtiyacı varsa hemşehrilerimiz daima bizi o ihtiyacı gidermeye çalışırken görecekler.

Biz her zaman şunun sözünü veriyoruz; Ortak aklı ve istişare kültürünü benimseyeceğiz. Burada da İzmir’in ticari kimliğini ve ekonomik değerini daha ileriye taşıyacağına inandığımız Kemalpaşa Lojistik Merkeziyle ilgili tüm talepler bizim gündemimizde. Geçtiğimiz haftalarda Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sn. Abdulkadir Uraloğlu ile burada bir program gerçekleştirmiştik. Orada da ifade edildiği gibi en geç yıl sonuna kadar faaliyete geçecek merkezimizin hem limanlarımıza hem de Ankara İzmir hızlı tren hattına bağlantısı olacak.

İnşallah göreve geldiğimizde yine bakanlığımızla birlikte şehrimize kazandıracağımız yeni çevre yoluyla ulaşımı rahatlatmakla kalmayacak İzmir’in sanayi ve lojistik altyapısını da güçlendirmiş olacağız. Bunun yanında sadece Lojistik Merkezimizde değil yerel ekonomiye olumlu etkisinin olacağını düşündüğümüz her yatırım ve projede hükümetimizle, ilgili kurumlarımızla entegre çalışarak, bu konudaki talepleri bekletmeden çözüme kavuşturacağız” diye konuştu.

“Tarım ve Hayvancılık Teknoparkı kuracağız”

 Tarımı sadece şehrimiz için değil ülkemiz için de şah damarı olarak görüyoruz diyen Hamza Dağ, tarım ve hayvancılık politikaları ile ilgili de şu bilgileri verdi, “Son yıllarda tüm dünyanın yaşadığı olumsuz tecrübeler bunu bize bir kez daha gösterdi. Kendi sorumluluğumuzdaki bölgelerde hükümetimizin tarım politikalarını desteklememiz gerekiyor.

İşte bu bilinçle ürün çeşitliliğinin fazla olduğu, ülkemizin tarım merkezlerinden İzmir’imizde üreticilerimizin her anında hep yanında olmak için Bakırçay ve Küçük Menderes Tarım lansmanlarını gerçekleştirdik. Tarım ve hayvancılıkta üreticilerimize sunacağımız projelerimizi; İzmir Makina Parkları, Tarım ve Hayvancılıkta Büyükşehir Destekleri ve Büyükşehir Tarım ve Hayvancılık Tesisleri başlıkları altında etraflıca sıraladık. İzmir Makina Parklarıyla çiftçilerimizin temel ekipman ihtiyaçlarını karşılayacağız.

Bu ekipmanlar her daim kendilerinin hizmetine sunulmak üzere hazır olacak” diye konuştu. Bunun yanında Tarım ve Hayvancılık Teknoparkı, soğuk hava depoları, modern kurutma tesisleri, hayvan pazarları, süt toplama merkezleri, yol üstü pazarlar ve paketleme tesisleri gibi birçok tesisi de inşa ederek üreticilerin hizmetine sunacaklarını söyleyen Dağ sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu tesislerimizi hayata geçirdiğimizde, desteklerin kapsamını genişleterek sürekli hale getirdiğimizde tarım ve hayvancılık daha fazla hemşehrilerimiz için cazip hale gelmeye başlayacak.

Bununla birlikte tarıma dayalı sanayi bölgelerimizin sayısını artırarak istihdamı artıracağız. Örneğin Bayındır’da şu an çalışmaları devam eden Tarıma Dayalı Seracılık ve Çiçekcilik Organize Sanayi Bölgesi’yle 1000 hemşehrimize istihdam sağlayacağız.

İzmir’imiz tarımda olduğu gibi hayvancılıkta da sadece bölgemizin değil ülkemizin de önemli merkezlerinden biri. Mera hayvancılığı, arıcılık, kümes hayvancılığı gibi faaliyetlerin yanı sıra şehrimizin önemli avantajlarından biri de zengin su ürünleri varlığına sahip olması. Ülkemizin 2023’te yaptığı 1,5 milyar dolarlık su ürünleri ihracatının 656 milyon doları İzmir’e ait. 3’te 1’inden fazla bir rakamdan söz ediyoruz.

Bu rakamı artırarak ülkemizin ihracatına daha büyük katkı sunmak amacıyla hem yetiştiricilerimize hem de avcılarımıza gerekli ekipman ve sertifika desteklerini vereceğiz. Biliyorsunuz, İzmir Su Ürünleri Hali’ni de ziyaret ettik. Oradaki balıkçılarımızın sorunlarını dinledik, notlarımızı aldık. Balıkçı halinin artık yenilenme zamanı geldi. Belediye başkanlığı görevi süremiz boyunca gerek yenileme, gerek yeni bir hal inşası konusunda gerekli adımları da atacağız.”

İzmir’in yeşiliyle mavisiyle, tarihi varlıklarıyla doğal bir turizm cenneti olduğuna işaret eden Dağ, İzmir’in turizm konusunda diğer şehirlere oranla geride olduğuna vurgu yaptı. Dağ, “Bu üzücü durumu bir an önce telafi edebilmek için birçok proje hazırladık. Turizmiyle Eşsiz İzmir adını verdiğimiz başlığımızın altında bu projeleri sıraladık. Ulusal ve uluslararası kongreler, sempozyumlar ve toplantılar için modern, teknolojik altyapıya sahip mekan ve tesisler inşa ederek İzmir'i bilim, kültür ve iş dünyasının buluşma noktası haline getireceğiz.

Kurvaziyer limanımızı geliştirerek, dünyanın dört bir yanından gelen gemileri ve turistleri ağırlayacağız. Karantina Adası'nda, ziyaretçilerimizin denizin ve güneşin tadını çıkarabilecekleri plajlar yapacağız, aynı zamanda sosyal tesisler inşa ederek hemşerilerimizin adanın keyfini çıkarabilecekleri alanlar oluşturmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

İzmir ekonomisi için 3 strateji

İzmir ekonomisi için 3 stratejik alan belirlediklerini söyleyen Hamza Dağ, “Bunlardan biri yenilenebilir enerji. İzmir’in yenilenebilir enerji malzemelerine zaman ve maliyet avantajlarıyla sahip olmasını sağlayacağız. Şehrimiz genelinde yenilenebilir enerji kullanımını artıracağız” dedi.

Bu stratejilerinden bir diğerinin bilişim, sonuncusunun da sağlık turizmi olduğuna değinen Dağ, “Ülkemize gelen sağlık turistlerini İzmir'e çekmek de yerel ekonomimizi kalkındırma yolunda hedeflerimizden biri olacak. Bunları gerçekleştirdiğimizde şehrimizin turizmde hak ettiği yere geleceğini düşünüyorum. Son 30 yılda, şehrimize yıllık 1-1 buçuk milyon turist geliyor. Görev süremizin sonunda bu rakamı en az iki katına çıkaracağımıza inanıyorum” dedi.

“İzmir’i teknolojinin merkezi haline getireceğiz”

Üreticiyle el ele vererek, Türkiye’nin 256 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaştığını belirten Hamza Dağ, “Bugün İzmir’imiz sanayisiyle, turizmiyle, tarihiyle, kültürüyle, tarımıyla, 4.5 milyon nüfusuyla bağrında büyük bir potansiyel barındırıyor.

Serbest Teknoloji Parkı Projesi ile Alsancak Limanı’nın arka alanını, İzmir’in ilk sanayisinin bulunduğu, endüstriyel mirasın zenginleştirildiği bir bölgeyi teknoloji ve inovasyon merkezi haline getireceğiz. Aynı zamanda orayı İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ile entegre ederek İzmir’i inovasyon ve teknolojinin merkezi haline getireceğiz” ifadelerini kullandı.

“Bizim 5’inci evladımız İzmir”

Hamza Dağ, Büyükşehir olarak projelerini yaptıklarını ve hazır olduklarını söyleyerek şunları söyledi, “5 yıl boyunca öyle bir çalışacağız ki, yazarın da dediği gibi “Günümüz asra bedel olacak.” Bizi hep çalışırken göreceksiniz. Bazen caddelerde yürüyeceğiz, bazen birinin dükkanına oturup onun çayını içeceğiz ve hep sokaklarda olacağız. Çalışırken göreceksiniz, çizmeyi giymiş kolları sıvamış, projelerimizin başında o projeleri yapılırken bizleri göreceksiniz. Bizim 5’inci evladımız İzmir ve İzmir olmaya devam edecek.”