Celal Kadooğlu: Sanayimizi kaybetme tehlikesi yaşıyoruz

Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu yüksek faiz-düşük kur politikasının sanayiye etkilerini değerlendirdi. Kadooğlu, “Düşük kur sorununa çözüm bulunmazsa özellikle üretici-ihracatçı firmalar için çok geç olabilir” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Güneydoğu Anadolu Hu­bubat Bakliyat Yağlı To­humlar ve Mamulleri İh­racatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu, enflasyonla mücadele programı kapsamın uygulanan yüksek faiz-düşük kur politika­sından en fazla etkilenen sektör­lerden biri olan temel gıda ihra­catı alanında faaliyet gösteren firmalar adına değerlendirme­lerde bulundu.

Rekabet gücünü kaybeden işletmelerin ya küçül­düklerini ya da üretimlerini ma­liyetlerin daha düşük olduğu ül­kelere taşıdıklarını belirten Ka­dooğlu, düşük kur politikasının açtığı yaraların sarılması için çö­züm beklediklerini ifade ederek şunları söyledi: “Küresel piyasa­da fiyatı belli ürünler vardır, alı­cılar bu ürünleri alacağı zaman satıcı ülkelerin yurtiçi ekonomik koşullarıyla ilgilenilmezler. Bi­zim ülkemizde son bir yılda dö­viz kurundaki artış yüzde 25 ama enflasyon yüzde 60’ların üzerin­de. Bunun yanında son bir yılda üretim maliyetlerindeki artış da yüzde 100 civarında.

Maliyetler ikiye katlanırken, satış yapılan para biriminin değer kaybetti­ği noktada bizim yurt dışında­ki rakiplerimizle rekabet etme şansımız kalmadı. Bu şartlarda üretici-ihracatçı firmaların pa­ra kazanması bir tarafa, ayakta durması bile bir mucize. Düşük kur sorununa çözüm bulunmaz­sa özellikle üretici-ihracatçı fir­malar için çok geç olabilir.”

“Yatırımların kaydırılması istihdamı olumsuz etkiler”

Düşük kur politikasının sonu­cu olarak özellikle üretici-ihra­catçı firmaların zor günler geçir­diğini kaydeden Kadooğlu, reka­bet gücünü kaybeden firmaların başka ülkelere yatırım yapma­ya başladıklarına dikkat çekerek şunları ifade etti: “Biz yatırım­cı kaybetme lüksüne sahip deği­liz, tam aksine yeni yatırımlar­la büyümesi gereken bir ülkeyiz.

Ancak uygulanan politikalar so­nucu rekabet gücünü kaybeden firmalarımızın varlıklarını de­vam ettirmek için başka ülkele­re gitmek durumunda kaldığını görüyoruz. Yüksek enflasyon ve faiz ortamında, neredeyse yerin­de sayan kur politikasının sonu­cu olarak firmalar, başta ener­ji ve işçilik olmak üzere üretim maliyetlerinin daha düşük oldu­ğu Mısır ve Uzakdoğu ülkeleri­ne gitmeyi tercih ediyorlar. İs­tihdam piyasasını da olumsuz et­kileyecek bu kayışlardan büyük üzüntü duyuyoruz.”

“Kur patlamasın ama makul seviyelere gelsin”

İhracatçının ana talebinin döviz kurunun patlaması değil, makul seviyelere gelmesi olduğunu belirten Kadooğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Elbette biz de kur geçişkenliğini ve ekonomik dengeleri gözetiyoruz. Ancak yılların emeği ve birikimi olan sanayimizi kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olduğumuzu belirtmek zorundayız. Bizim tek arzumuz; rakip ülkelerle rekabet edebilecek koşulların sağlanması. Bizim sanayimizin büyük bölümü ihracata dayalı üretim yapıyor. Biz ihracat yapamazsak sanayide çarklar durur., fabrikalar kapanır. En iyi şartta üretim kapasiteleri düşürülür. Bu da başta istihdam olmak üzere birçok alanda sorun yaşamamıza neden olur.”