Bursa'da 'renkli' gıda fuarı
Gıda ve Sağlıklı Beslenme Fuarı, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde kapılarını ziyaretçilere açtı. Renkli görüntülere sahne olan fuar 8 Nisan'a kadar açık.
Esra ÖZARFAT
BURSA - Konferanslar, paneller ve çeşitli etkinliklerle dolu dolu geçirilmesi planlanan Bursa Gıda ve Sağlıklı Beslenme Fuarı’nda firmalar da yeni ürünlerini sergileme fırsatı buldu. İrili ufaklı pek çok üretici fuarda stant açarak ticari bağlantılarını sağlamlaştırmaya çalışırken, oda, dernek ve sektör liderlerinin konferanslarıyla da bilgi paylaşımında bulundu.
Merinos AKKM ve Network Fuarcılık işbirliğiyle hazırlanan ‘Gıda ve Sağlıklı Beslenme Fuarı’ açıldı. Bu yıl ilk kez düzenlenen ve 8 Nisan’a kadar açık kalacak fuarın ana teması “Gıda israfı”. Fuarın açılışına Bursa Valisi İzzettin Küçük, Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı, Merinos AKKM Genel Koordinatörü Hasan Çepni, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zehra Sönmez, Tarım İl Müdürü Hacı Dursun Yıldız, Network Fuarcılık Genel Müdürü Hasan Eker, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Arif Tak, Bursa Aşçılar Derneği Başkanı Reşat Kahraman, gıda sektörü temsilcileri, dernek ve okullar katıldı. 8 Nisan’a kadar fuar merkezinde sergilerin yanı sıra konferanslar da düzenlenecek. Sağlıklı beslenme, gıda üretim ve tüketimi, gıda üretiminde son yenilikler, gıdada yeni ürünler ve gıdada Ar-Ge gibi konuların masaya yatırılacağı konferanslarda Nestle Profesyonel Genel Müdürü Arzu Alibaz, Kanatlı Ürünleri Tanıtım Grup Başkanı Şahin Aydemir, Carreforusa Gıda Kategori Genel Müdürü Ayşe Ayşin Işıkgece, Üreten Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Sermin Cakalıoğlu, Bursalı gurme Ömür Akkor, İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, Türkiye Otelciler Federasyonu (TUROFED) Başkan Yardımcısı Haluk Beceren, Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu Başkanı Sedat Zincirkıran, Turizm eski Bakanı Sedat Akarcalı gibi konuşmacılar ilgililerle bir araya gelecek. Ayrıca Gıda Mühendiseri Odası, gıdada bilgi kirliliği konusunda bir oturum düzenleyecek. Fuar kapsamında zeytinyağı tadım kursu, söyleşi, imza günü ve paneller de yapılacak.
Bursa’nın yemekleri markalaşacak
Network Fuarcılık Genel Müdürü Hasan Eker, her yıl düzenlenmesi planlanan fuarla Bursa’da gıda üretimi ve ticaretinin artmasını, yerli üretimi teşvik etmeyi, yurt içi ve yurt dışı pazarlara firmaların açılmasını kolaylaştırmayı, kamuoyunu bilinçlendirerek sağlıklı nesiller yetişmesine katkıda bulunmayı hedeflediklerini söyledi. Bursa’nın gastronomi turizminde de öne çıkması için çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Hasan Eker, Bursa yemekleri konusunda bir çalıştay düzenleneceğini, bu çalıştay sonrası belirlenecek 15 yemeğin Ekim ayında düzenlenecek Turizm Fuarı’nda lanse edileceğini söyledi. Eker, fuarın ardından belirlenen 15 Bursa yemeğinin tescilini alacaklarını, ardından ulusal ve uluslararası alanda tanıtımlarının yapılacağını duyurdu.
“Temiz ve güvenilir gıdaya ulaşmak her geçen gün zorlaşıyor”
Bursa Valisi İzzettin Küçük ve beraberindeki protokol fuarda stant açan firmaları ziyaret etti. İzzettin Küçük, bir stantta geleneksel Bursa döneri de kesti. Giderek artan dünya nüfusu için gıdanın önemine işaret eden Bursa Valisi Küçük, gıda ve enerjinin dünya siyasetini belirlediğini vurguladı. Temiz ve güvenilir gıdaya ulaşmanın her geçen gün daha da zorlaştığına dikkat çeken İzzettin Küçük, kronikleşen hastalıkların pek çoğunun temelinde yanlış beslemenin bulunduğunun altını çizdi. Bursa mutfağının zengin bir yapıya sahip olduğunu ve bu zenginliği evlerden dışarı çıkarılarak tanıtılması gerektiğini dile getiren İzzettin Küçük, Bursa’nın gastronomi şehri olmasının kent turizmine büyük katkı sağlayacağını ifade etti. Küçük, “Gıda ürünlerimizi markalaştırabilirsek Bursa, Türkiye’nin gıda ambarı olur. Özellikle de uluslararası pazarlarda etkinliği artar” dedi.
Fuar renkli görüntülere sahne oldu
Kapılarını açan Gıda ve Sağlıklı Beslenme Fuarı firmaların etkinlikleri, aşçıların ve öğrencilerin performanslarıyla da renkli görüntülere sahne oldu. Bu yıl ilki düzenlenen ve 58 firmanın yer aldığı fuarda gerek Bursa gerekse Bursa dışından gelen markalar da çeşitli etkinliklerle yerlerini aldı. Endüstriyel mutfak sektörünün büyük üreticilerinden İnoksan, meslek lisesinde aşçılık okuyan öğrencilerin performanslarını sergileyecekleri mutfakları kurarak fuarda yer aldı. Geleneksel Gedelek turşularının endüstrideki temsilcisi Zey-Tur-San da bu yıl ilk kez pazara sunduğu ambalajlanmış turşu suyunu tanıttı. Hastavuk firması Genel Müdürü Şahin Aydemir de Bursa Aşçılar Derneği üyelerini standında ağırlayarak lezzet sohbetleri yaptı.
Bursa’nın tarihi lezzeti Bağdat Hurma Tatlısı
Dede Güngör Sevinç tarafından 1968 yılında başlayan unlu mamuller imalatı 1971 yılında bir icatla tarihe adını yazdırdı. Bağdat Hurma Tatlısını icat ederek Türkiye’de ve dünyada tek üretici olma özelliğine sahip olan Güngör Sevinç, bugün Bursa’nın lezzet arşivinde önemli bir yere sahip. Bugün üçüncü kuşağın idaresinde olan Bağdat Hurma Tatlısı günde bin tonluk üretimi, ve Bursa’daki 11 şubesiyle hizmet veriyor. Firmanın üçüncü kuşak temsilcisi Fatih Karaman, herkesin aklına gelen “Neden Bağdat? Oraya ait bir tatlı mı?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Dedem Güngör Sevinç, bir İstanbul seyahati sırasında Bağdat Caddesi’nde gezerken bir pastanenin vitrini çok hoşuna gidiyor, yanında bulundurduğu fotoğraf makinesi ile bu pastanenin fotoğrafını çekiyor. Nedeni ise yarın öbür gün kendi pastanesinin vitrinini değiştirip, bu şekilde bir vitrin yapmak istemesi. Dedemin hayal gücü, tarih sevgisi de, merakı da oldukça iyi. Bağdat şehrinin de Türk tarihindeki yeri ve önemi olduğu, ayrıca tatlının rengi ve şekli de hurmaya benzediğinden dolayı, o an dedemin Bağdat Caddesi’nde oluşu, bunların hepsi bir araya gelince Bağdat ismi kafasında oluşuyor. Tatlının ismi böylece Bağdat Hurma Tatlısı olarak hayata geçiyor.” Karaman, tatlı üretiminde kullandıkları şekerin pancar şekeri olduğuna da vurgu yaptı.
2016’dan bu yana arı zehri üretiliyor
Türkiye'nin ilk Apitoryum Merkezi’ni açan Dikbıyık Arı Çiftliği de fuarda yerini aldı. Çiftlik sahibi İslam Dikbıyık, Uludağ’ın eteklerinde 10 dönümlük arı çiftliğinde üretim yaptıklarını belirterek, “Türkiye’de bilinen ve bilinmeyen organik arı ürünlerinin üretimini yapıyoruz. Bal, polen, propolis, arı sütü, arı zehri, arı ekmeği, kış çayı, bal sirkesi, sabun, cilt kremi gibi ürünlerimiz var. Ayrıca çiftliğimizde bir de apitoryumumuz var. Arı ürünleri ve kovan arısıyla tedavi merkezi anlamına geliyor. Çiftliğimizde doktorlarımız aracılığıyla geleneksel tıp, alternatif tıp ve apiterapi yöntemiyle tedavi uygulanıyor. 2016 yılında 13, 2017 yılında 20 profesörle çiftlikte bilimsel kongreler yaptık. Profesörlerimizi kongre salonlarından sahaya indirdik” dedi. Arıcılığa 2010 yılında iki kovanla başladıklarını, bugün 100’ü aşkın kovanla geçen yıl 400 kilogram organik saf bal elde ettiklerini, ağırlıklı olarak arı yan ürünleri üzerine çalıştıklarını söyledi.