Yatağa düşmeden önce...
Sonbahar hastalık mevsimi. Herkes, ‘Üzerimde bir kırgınlık var!’ diyor. Tam da bu dönemde soğuk havaya bağlı olarak nezle, grip, faranjit, larenjit, bronşit gibi hastalıkların görülme sıklığı artıyor. Peki, ne yapmalı da tüm bunlardan korunmalı… İşte cevaplar…
KEZBAN KARABOĞA
Son günlerde etrafımızdaki hemen herkes “Üzerimde bir kırgınlık var. Önce terliyorum, sonra bir üşüme geliyor. Yorgun hissediyorum, hareket edecek halim yok” diye sızlanıyor. Bugünlerde bütün sohbetlerin ana konusu grip ya da nezle çünkü geçiş mevsimindeyiz ve malum salgın etkili olmaya başladı. Salgından korunmak için neler yapılabilir? Nelere dikkat etmeliyiz? Ne yemeli-ne içmeliyiz? Nasıl giyinmeliyiz? Tüm bu soruları sizler için Avrasya Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Ali Vardar yanıtladı.
“Enfeksiyonlar özellikle çocuk, yaşlı, hamile ve kronik sağlık sorunları olanları olumsuz etkiliyor” diyen Vardar, eylülle birlikte nezle, grip, faranjit, larenjit, sinüzit, orta kulak iltihabı, bronşit, zatürre gibi hastalıkların görülme sıklığının arttığına dikkat çekiyor.
İşte uzmanların daha sağlıklı bir kış geçirmek için önerdikleri...
Yaşlılar, çocuklar mecbur kalmadıkça sokağa çıkmamalı…
- Sonbahar mevsiminde enfeksiyonlar ağır geçtiği için korunma tedbirlerine özen gösterilmesinde yarar var. Yaşlılar çocuklar, kalp, astım, diyabet gibi sağlık sorunları olan kişilere çok soğuk havalarda mecbur kalmadıkça sokağa çıkmaları önerilmiyor.
- Giyiminize özen gösterin, soğuktan koruyacak şeyler seçin ancak bunu yaparken terlememeye de dikkat edin.
- Soğuk havalarda insanlar daha fazla enerjiye ihtiyaç duyar. Ancak aşırı yağlı yemek ve az hareket, kilo almaya neden olur. Bu yüzden öğünlerinizi muntazam yiyin. Sabah kahvaltılarına ve enerji verecek mevsim meyve-sebzelerine de ağırlık verin.
- Özelikle hamileler mevsim hastalıklarına yakalanmamaya özen göstermeli. Hamileyseniz toplu yerlerden uzak durun, maske ile korunun.
- Astımı olanların ilaçlarını düzenli almaları, mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamaları, hava kirliliğinden, soba ve kömür etkisinden sakınmaları gerekiyor.
- Kalp hastalığı olanlar çok soğuk günlerde yürüyüşe çıkmamalı.
- Yüksek tansiyonu olanların da ilaçlarını titizlikle kullanmaları, dirençleri artsın diye diyeti bozmamaları, tuzlu yememeleri büyük önem taşıyor.
C vitamini takviyesi yapın …!
- Vücut C vitamini üretemez ama özellikle bu vitamine grip mevsiminde ihtiyaç duyar. C vitamini, vücudu virüs ve bakterilere karşı korur, aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir. Vücudun günlük C vitamini ihtiyacı 100 miligramdır. Günde 5 öğün meyve ve sebze alın. Vücudunuzun ihtiyacı olan C vitaminini karşılamış olursunuz. Fakat her gün bu şekilde beslenmediğinizi göz önünde bulundurursak, C vitamini takviyesi yapmanız önem kazanıyor.
- Dikkat etmeniz gereken nokta, C vitamini takviyesini gün içinde tek seferde değil, küçük miktarlar halinde yapmanız. Çünkü vücut C vitaminini kolay kolay depolayamıyor. C vitamini takviyesi de bu durumda pek işe yaramaz.
Stresi hayatınızdan olabildiğince çıkarın!
- Panik, huysuzluk, asabiyet ve günlük sorunlar... Tüm bunlar hem sinirlerinizi bozar hem de sizi strese sokar. Stres vücudunuzun fazla miktarda kortizon üretmesine sebep olur ve bu da bağışıklık sisteminizi zayıf kılar. Stresten kaçınarak ya da en aza indirerek, bağışıklık sisteminize büyük bir iyilik yapmış olursunuz. Gün içinde kendinize zaman ayırıp dinlenmeye özen gösterin.
- Beş dakikalığına gözlerinizi kapatıp dinlenmeniz bile yeterli. Bu esnada derin nefes alıp vermeyi de unutmayın. Eğer fırsat bulursanız, 15 dakikalığına öğlen uykusuna bile yatabilirsiniz. Düzenli spor da stresle mücadelede etkili.
Haydi spora…
- Sonbaharın getirdiği düşük motivasyon durumuna teslim olmak yok. Bu dönemde biirçok insan kendini keyifsiz hissediyor, sinirleri gergin oluyor ya da içinden hiçbir şey yapmak gelmiyor. Sizi keyifl endirecek en güzel aktivite spor yapmak. Haftada 2-3 kez 20 dakika süreyle bisiklete binmeye veya jogging yapmaya çalışın. Hava yağmurlu bile olsa alternatifl eriniz var. Örneğin kapalı havuzda yüzün. Bu tür sporlar sadece bağışıklık sisteminizi güçlendirmekle kalmaz, vücudunuzun endorfin salgılamasını da sağlar.
Kırmızı, tıkanık burunlara son!
- Kış mevsiminde alışılmış bir manzaradır tıkalı ve kırmızı burunlar… Nefes almak zorlaşır ve ağızdan nefes alındığında boğaz kurur, bununla birlikte ağrılar başlar. Burun damlaları sık kullanıldığında, bir süre sonra mukoza zarına zarar vermeye başlar. Bu durumda doğal, deniz suyundan yapılmış damla veya spreyleri tercih edebilirsiniz. Tuzlu su tıkalı ve kuru olan burnu nemlendirir ve zarar görmüş mukozanın kendini yenilemesini sağlar.
Uykunuza özen gösterin
- İyi bir uyku, sağlıklı bir bağışıklık sistemi için çok önemli. Çünkü vücut gece boyunca kendini yeniler ve yeni gün için güç toplar. Zinde bir gün geçirmek için en az 6, en fazla 8 saat uyumanız gerekir. Eğer uykuyla ilgili probleminiz varsa, kendiniz için bir şeyler yapabilirsiniz. Yatmadan önce küveti ılık suyla doldurun ve içinde dinlenin ya da bir bardak sıcak sütün içine bir miktar bal ekleyin ve için. Akşamları da hafif bir şeyler yemeğe özen gösterin.
Lahana metodunu uygulayın…
- Dışarısı soğuk, iç mekânlar ise bunaltıcı sıcak. Sonbahar mevsiminde genelde bu problemi yaşarız. Bu ani değişimler de bağışıklık sistemimizi zayıf düşürür ve enfeksiyonlara zemin hazırlar. Bu durumda kat kat giyinmek en iyi tercih olacaktır. Hava çok sınırsa lahananın katlarından kurtulun. Bu yöntem özellikle çocukların terlememesi için önemli. Çünkü okullar diğer ortamlara göre daha sıcak tutuluyor. Buna bir de çocukların aşırı hareketli oluşunu eklersek risk artıyor.
Cilt bakımına özen gösterin…
- Şimdi cildinize özel bir bakım uygulamanız gereken bir dönemdesiniz. Sonbahar günlerinde cildin, yaza oranla daha hassas bir bakıma ve daha çok korunmaya ihtiyacı var. Rüzgâr ve soğuktan korunmak için, yüzünüze düzenli olarak nemlendirici sürün. Uzmanlar su ve yağ oranı dengeli ürünleri öneriyor. Bunun sebebi ise; nemlendirici özelliği bulunan kremlerin aşırı soğukta cildi dondurabilme tehlikesi bulunması.