Türkiye'de doğan bebeklerin yüzde 10'u prematüre

Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nde, 17 Kasım Dünya Prematüre Günü kapsamında deneyim paylaşmak ve farkındalığı arttırmak amacıyla etkinlik gerçekleştirildi. Etkinlikte, hayata tutunmak için var gücüyle çalışan mucize bebeklerin aileleri doğum sonrası süreçte yaşadıklarını paylaştı.

Organizasyonda konuşma yapan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Yenidoğan Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ayhan Taştekin "Prematüre doğum uzun ve engebeli bir yolculuğa çıkmak demektir. Birçok komplikasyon ile karşılaşabiliriz. Ama hekimler, hemşireler ve ebeveynler ile hep birlikte bu sorunları ortadan kaldırarak veya tedavi ederek, bebeklerimizi sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırabiliriz" dedi.

Saatte yaklaşık 150 bebek doğuyor, 15'i prematüre

Türkiye'de yılda yaklaşık 1 milyon 300 bin bebeğin dünyaya geldiğini ve bunların ortalama yüzde 10'unun prematüre olduğunu açıklayan Taştekin, "Buna göre saatte doğan 150 bebeğin 15'i prematüredir. Gebelik süreci ortalama 40 haftadır. 37 haftayı tamamlamadan doğan bebekler erken doğmuş oluyor ve prematüre olarak isimlendiriliyor. Erken doğumun birçok nedeni olabilir ancak bazen herhangi bir neden de saptayamayabiliriz açıklamasında bulunan Taştekin, "Çoğul gebelikler, annenin çok genç ya da ileri yaşta hamile kalması, aşırı yorgunluk ve stres altında kalma, düşme, çarpma, kaza gibi sebepler erken doğum nedeni olabilir. Bunun yanı sıra gebelere özgü hastalıklar, örneğin gebeliğin yüksek tansiyonu gibi rahatsızlıklar da erken doğuma yol açabilir." ifadelerini kullandı.

Erken doğumda en sık yaşanan sorunlar

Erken doğmuş olmak demek sadece düşük kilolu doğmuş olmak demek değildir, beyni, gözü, böbreği, akciğerleri, bağırsakları tam gelişmeden doğmuş olmak demektir diyen Taştekin, "En sık gördüğümüz problemlerin başında bebeğin akciğerinin gelişmemiş olması geliyor. Bu sorundan dolayı bebeğin suni solunum cihazına bağlanması gerekebiliyor. Beyin damarları tam gelişmediği için ilk hafta içinde beyin kanaması olabiliyor. Bağırsakları tam gelişmediği için beslenme sorunları ve bağırsak kaybı görülebiliyor. Yine kalpte doğumla birlikte kapanması gereken ancak açık kalan bir damar dolayısıyla kalp yetmezliği ve kalp ameliyatı gereksinimi olabiliyor" diye konuştu.

Prof.Dr.Ayhan Taştekin son olarak sözlerine şunları ekledi;

İlk günlerde gördüğümüz bu sorunları atlatan prematürelerde taburculuğa yakın ve sonrası ortaya çıkması muhtemel problemler de mevcuttur. Bunlar; görme ve işitme problemleri, zihinsel gelişim sorunları, hareket ve davranış bozukluklarıdır. Erken doğum riskini azaltmak ve prematüre sorunları ile karşılaşmamak için anne adayları hamile kalmadan önce ve hamilelik sırasında risk faktörlerinden uzak durmalı, bakım ve kontrollerini düzenli bir şekilde yaptırmalıdır.