Türkiye, sezaryenle doğumda birinci sırada

Türkiye, OECD ülkeleri arasında en yüksek sezaryen doğum oranına sahip ülke. Türkiye’de her 100 canlı doğumun 50.4’ü sezaryen ile gerçekleştiriliyor. OECD’nin son yayınlanan ‘Bir Bakışta Sağlık 2015’ raporuna göre sezaryenle doğumda en düşük oranlar yaklaşık yüzde 28 ile İsveç, Norveç, İzlanda ve Finlandiya gibi Kuzey Avrupa ülkeleri arasında görülüyor. İsveç, bu konuda iyi bir örnek. İsveç’te her 100 canlı doğumun yüzde 16.4’ü sezaryen doğum ile yapılıyor. 

Sezaryen ile doğumda en düşük oran ise Hollanda’da. Hollanda’da sezaryenle doğum yüzde 15.6 Buna karşılık, Türkiye tüm bu skalanın karşı cephesinde yer alıyor. Yani, Türkiye’de doğumların yarısından fazlası sezaryenle gerçekleştiriliyor. Bu, OECD ülkeleri arasındaki en yüksek oran. Buna göre Türkiye’de canlı doğumların yarısından fazlası yani yüzde 50.4’ü sezaryen doğum yöntemi ile gerçekleştiriliyor. Türkiye ile birlikte Meksika yüzde 45.2, İtalya yüzde 36.1 ve Amerika yüzde 32.5 ve Avustralya’da yüzde 32.1’lik oranlar ile yüksek sezaryen doğum oranına sahip ülkeler arasında yer alıyor. 

OECD raporuna göre son yıllarda sezaryen ile doğum oranları bütün dünyada çarpıcı şekilde yükseliyor. Buna göre OECD ülkelerinde 2000 yılında ortalama olarak yüzde 20 olan sezaryenle doğum oranı 2013 yılında yüzde 28’e çıktı. 

Geç doğum artışta etkili 

Bu artışta öncelikli olarak yaşlı kadınlar arasındaki doğum sayısının yüksekliği, teknolojik gelişmeler ve kişisel tercihler etkili oluyor. Artış hızının en yüksek olduğu ülkeler, şu anda da en yüksek sezaryenle doğum oranına sahip olan Türkiye, Meksika ve Şili gibi ülkeler. OECD’nin raporunda sezaryen doğum ile ilgili başka veriler de bulunuyor. Örneğin bazı ülkelerde sezaryen doğumlar kamu hastanelerinden daha çok özel hastanelerde gerçekleştiriliyor. Buna en iyi örnek ise İsviçre. İsviçre’de özel hastanelerdeki sezaryen doğum oranı (%41), kamu hastanelerine (%30.5) göre oldukça yüksek. 

'Performans sistemi gözden geçirilmeli' 

Dünya Sağlık Örgütü sezaryen ile doğum oranlarının yüzde 15’i geçmemesi gerektiğini savunurken Türkiye’de yüzde 50’lerin üzerinde seyretmesini gerektiğini vurgulayan Emsey Hospital’dan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr.Dr.Orkide Şancı bakın ne diyor: “Biz hekimler herhangi bir anormal durum meydana gelmediği sürece, anne ve bebeğin sağlığı için normal doğumu tavsiye ediyoruz. Hekimlerin yaptığı ameliyat ve baktığı hasta sayısı kadar ücret alması sezaryen doğum sayısını artıran faktörlerin başında geliyor. Bir hekim günde en fazla iki tane normal doğum gerçekleştirebilecekken, performans sistemiyle bazen günde 10 tane sezaryen yapabiliyor. Durum böyle olunca doktorlar sezaryen ameliyatı tercih ediyor. Normal doğumun önünün açılabilmesi için klinik hizmetlerinin koşullarında iyileşmeye gidilmesi ve performans sistemlerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekir.”