İlaçta yerelleşme mayası tuttu
İlaçta yerli üretim programı olumlu sonuçlar veriyor. Bu kapsamda olmayan ilaçlar için dahi yerli üretim başvurusu yapıldı. Bu arada ithal ilaçların yerli üretimi programında 6.1 milyar TL olumlu etki bekleniyor.
MEHMET KAYA
ANKARA - Hükümetin uygulamaya koyduğu yerli üretimi mümkün olmasına hatta eşdeğeri olmasına rağmen ithal edilen ilaçların yerli olarak ürettirilmesi programında 230 adet ilaca ulaşıldı. Bu ilaçların yerli olarak üretilmesiyle kamuya toplam faydasının 6,1 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin ediliyor. DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar yerli üretim programı dışında, 2017 yılı itibariyle 39 ilaç için daha yerli üretim için başvuru alındığını belirttiler. Türkiye, 2 aşama halinde firmalardan çeşitli ilaçlar için Türkiye’de üretim yapmalarını istemişti. Bu ilaçlar Türkiye’de üretilmezse SGK alım sisteminden çıkarılacak. Bu program kapsamında toplam 5 grup yapıldı. Halen 3 grupta daha ilaçların yerli üretim taahhüdü alınması planlanıyor. Bunlara yönelik çalışmalar da sektörle görüşülerek devam ediyor.
Türkiye, başta ilaç olmak üzere tıbbi cihaz ve sarf malzemelerinin olabildiğince yerli üretiminin yapılması ve bu alanlardaki teknolojilere sahip olunması yönünde bir program uyguluyor. Bu çerçevede, kamu alımları etken olarak kullanılıyor. Hatta Sağlık Bakanlığı Sanayi İşbirliği programı kapsamında teşkilatlanmasını sağlayan tek bakanlık konumunda.
Bu alanda geliştirilen uygulamalardan biri de yüksek teknolojili olmayan, hatta koruma önlemleri kalkmış, eşdeğerleri bulunan ancak yerli üretimi olmadığı için hala ithal edilen ilaçlara yönelik oldu. Kamu, bu tür ilaçların yerli üretimi yapılmaması halinde SGK ödeme listesinden çıkarılacağını açıkladı.
İlaç endüstrisi de bu kapsamdaki yerelleşme çalışmalarına sıcak yaklaşınca, Şubat ve Mayıs aylarında iki ayrı ilaç grubu için firmalardan taahhüt alındı. Şubat ayında satılan ilaçların yüzde 50’sine denk gelen ve en az 3 eşdeğeri bulunan; Mayıs ayında ise pazar payı yüzde 10 düzeyinde ve 2 eşdeğeri olan ilaçların yerli üretimi için firmalar taahhütlerini verdiler.
Kapsamda olmayan ilaçlar için de başvuruldu
DÜNYA’nın edindiği bilgilere göre, ilk iki aşamada taahhüt veren firmalar 1 yıl içinde ithal ruhsatlarını, üretim ruhsatına çevirecek. Bu kapsamda Ağustos 2017’ye kadar firmalardan toplam 230 adet yerelleşme taahhüdü alındı. Taahhütlerden 53 tanesi için varyasyon başvurusu yapıldı. 53 varyasyon başvurusundan 21’ine üretim ruhsatı verildi. Halen 32’si devam ediyor.
Öte yandan, 2017 yılı Ağustos ayı itibariyle yerli üretim taahhütleri kapsamında olmayan 39 ilaç için de imalat ruhsatı başvurusu yapıldı. Bunlardan da 21’inin ruhsatı verildi ve 18’i için ise inceleme sürüyor. Toplamda ise 92 başvuru alındı ve 42’sinin ruhsatı verildi.
Yüksek teknolojili ilaçlar ve biyoteknoloji
DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, yerelleşme çalışmalarında yüksek teknolojili ilaç ve biyoteknoloji ürünleri ile orijinal ve patent korumalı ilaçlara yönelik çalışmaların da sürdüğünü vurguladılar. İlaçta ilk iki aşaması tamamlanan taahhüt alma sürecinde, 5. aşamada bu tür ilaçlara geçilecek. Bununla ilgili Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan ve ilgili paydaşların tamamının katıldığı Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesi (SEYK) inceleme çalışmalarını sürdürüyor.
Çeşitli teşvik modellerinde yatırım başvuruları var
Öte yandan, başta süper teşvik olarak adlandırılan proje bazlı teşvik sistemi olmak üzere, sağlık alanında yerelleşmeye yönelik çok sayıda projenin gündemde olduğu öğrenildi. Proje bazlı teşvik kapsamında yatırım için yüksek teknolojili ilaç vb. alanında bazı projelerin SEYK gündeminde olduğu öğrenildi.
Ayrıca, tıbbi cihazlarda da ilerleme sağlandığı; öncelikli olarak ele alınan manyetik rezonans görüntüleme, bilgisayarlı tomografi, dijital röntgen, ultrasonografi cihazı ve hastabaşı monitörünün şehir hastaneleri alımlarının yerli üretime dayalı olmasının planlandığı, bu konuda istekli firmaların SEYK’e sunumlarını tamamladığı öğrenildi.
Cazibe Merkezleri programı kapsamında da tıbbi sarf malzemelerinin üretimi konusunda proje başvurularının da yapıldığı öğrenildi.