Hintli doktorla raw food'u anlatacaklar

KEZBAN KARABOĞA

Gedik Holding’e bağlı şirketlerden Gedik Sağlık, iki yeni yatırıma hazırlanıyor. Bunlardan biri İstanbul Teşvikiye’de açılacak The Reborn Wellness Healty Food Cafe & Restaurant, diğeri ise Kartal Dragos’ta planlanan The Reborn Wellness Hotel. ‘The Vegist’, markasıyla bitkisel kaynaklı gıda üretimine de giren Gedik Sağlık'ın başına Hint kökenli Dr. Koshlendra Pratap getirilmiş. Dr. Pratap, Hindistan'da Uttaranchal Eyaleti'nde Himalayiye Ayurvedik Tıp Fakültesi'nden mezun olmuş, Ladun Üniversitesi 'Science of Living’ (Yaşam Bilimi) Programı'nda yüksek lisansını yapmış bir isim. Uzmanlık alanı Ayurvedik Tıp, Wellness ve detoks.

Dr. Pratap ile son dönemin yeni trendlerinden raw food (çiğ beslenme) felsefesini konuştuk. İnsanların ateşi bulmadan önceki beslenme tarzlarına gönderme yapan Dr. Pratap, teknolojiden uzak "öze dönüş yapan" yaşam tarzının artık şirketleri de şekillendirdiğini anlatıyor. Bu felsefeyle oluşturulan The Vegist markası için için Dragos’taki tesislerde üretim yaptıklarını anlatan Dr. Pratap, “İyi tarım uygulamaları kullanıyoruz. Ürünlerimizde kimyasal, koruyucu ya da katkı maddesi kullanmıyoruz” diyor.

Yerel organik üreticileri desteklemeyi ve ürünleri iç pazardan tedarik etmeyi üretim felsefesi olarak benimsediklerini anlatan Dr. Pratap, “Bu felsefe dünyayı ve çevreyi düşünmeyi, yüzde 100 geri dönüşümlü ürünler kullanmayı, üretimde koruyucu ve katkı maddesi, işlenmiş ürün, rafine şeker kullanmamayı da içeriyor” diyor.

Bitkisel yiyecekler zihin açar

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre yanlış beslenmenin kalp hastalıkları, kanser, diyabet gibi ciddi hastalıklara yol açabildiğine dikkat çeken Dr. Pratap, vegan mutfağın önemini de şöyle açıklıyor: “Sağlığımız için ilk adım doğru beslenmek. Bunun içinse doğru yiyecekleri seçmek gerekiyor. Sağlıklı beslenme üzerinde yapılan çok sayıda bilimsel araştırmaya göre bitkisel yiyecekler tüketmek vücut, zihin ve duygusal sağlığımız açısından çok önemli. Buda insanlığı vegan mutfağa götürüyor.”

‘Filizlendirme ve kurutma yapıyoruz’

Raw food'un bir ayağı da tohumları filizlendirmekten geçiyor. Dr. Pratap, filizlendirmeyi “baklagil, tahıl, tohum, çekirdek ve badem gibi sert kabuklu yemişlerin çimlenmeye başlaması süreci" olarak tanımlıyor. Yenebilir bütün tohum, sert kabuklu yemiş ve ay çekirdeği gibi bazı çekirdeklerin filizlendirilebildiğini anlatan Pratap, bu şekilde besinlerin vitamin, protein ve enzim değerlerinin arttığı görüşünde.

'Raw Food; çiğ beslenme’ dersi veriyor

İstanbul Gedik Üniversitesi’nde Hayat Boyu Eğitim ve Araştırma Merkezi’nde (GUYEM) Raw Food Courses; yani Çiğ Beslenme Dersleri veriliyor. Bu derse "Besin değerlerini bozmadan yapılan yeni yemek sanatı" da deniliyor. Dr. Pratap sertifika programını şöyle anlatıyor: “Gelişen teknolojiye rağmen dünyada her geçen gün popülaritesi artan ve gittikçe daha çok kişi tarafından benimsenen raw food, insanın ateşi bulmadan önceki beslenme tarzına dayanıyor. Gittikçe karmaşıklaşan high-tech yaşamdan uzaklaşma-öze dönmedoğalı arama arayışları raw food sistemini dünya çapında yeni trend yaşam tarzı olarak karşımıza çıkarıyor. Raw food sertifika programını bu nedenle geliştirdik. 1 modül 14 saatten oluşuyor.”

'Uyuyan tohum canlı bitkiye dönüşüyor'
Tohumların kendilerini uzun süre koruyabilmek için değerli besinleri anti-besinsel maddelerin içinde koruma altına aldıklarına ve bu nedenle filizlendirmenin çok önemli olduğuna işaret eden Dr. Pratap, “Filizlendirme, uyuyan tohumu canlı bitkiye dönüştürür ve anti-besinsel maddeler açılarak içindeki değerli besinleri sunmaya başlar. Filizlendirilmiş yiyecekler, vitamin, mineral, fitobesin, enzim, protein ve yağ asitleriyle doludur” diyor.