Her gün bin kişiye sağlıklı 'sefer tası'

Rafinera, Türkiye’de kapıya teslim diyet yemek konseptinin ilk oyuncusu. Günde bin kişiye servis veriyor. Ancak sistem yayılıyor. Şirket farklı bir ambalajlama yöntemi ile dış pazarları hedefliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME


Türkiye'de okutulan hemen, hemen bütün İktisada Giriş kitaplarında iktisadın tanımı aynı şekilde yapılır. Bu tanım, bütün öğrencilere hatmettirilir; "İktisat; kıt kaynaklarla sınırsız ihtiyaçları en iyi şekilde karşılamaya çalışan bilimdir." Burada 'ihtiyaç' kavramı önemli.

İhtiyaçlar şiddetlerine göre, zorunlu ihtiyaçlar ve zorunlu olmayan ihtiyaçlar olarak iki gruba ayrılır. Zorunlu ihtiyaçlar, insanın yaşamını devam ettirebilmesi için gerekli olan hava, gıda ve su gibi karşılanması zorunlu olan gereksinimlerdir. Öte yandan karşılanmaları yaşamsal olmayan, ancak tatmin edildikçe insanlara haz veren eğlenme, seyahat etme ve müzik dinleme gibi ihtiyaçlar ise zorunlu olmayan ihtiyaçlardır. Şimdi niye bunları anlatıyorsun diyeceksiniz? Bu konuyu tüm yeniliklerin, yaratıcılıkların kaynağında ihtiyaçların olduğunu söylemek için açtım.

Örneğin hiç aklınıza gelir miydi cep telefonunun ya da internetin neredeyse zorunlu bir ihtiyaç haline geleceği. Bunun gibi pek çok örnek var. Sayıları da artacaktır. Şirketler, bizim pek de farkında olmadığımız ihtiyaçları keşfetmek ve karşılayacak mal ve hizmetleri üretmek için varlar. İşte bu hafta Sağlık Notları köşesinde bu tür bir girişimden bahsedeceğim. Rafinera, böyle bir girişim. Ne yapıyor? Hangi ihtiyacı karşılıyor? Nasıl, neden ortaya çıkmış? Hadi anlatmaya başlayalım.

İhtiyaçtan doğan şirket

Rafinera, Türkiye'de kapıya teslim diyet yemek konseptinin ilk oyuncusu. Yani günlük sağlıklı beslenme planlarının adrese teslimini yapan bir şirket. 2007 yılında kuruluyor. İhtiyaçtan doğmuş bir girişim. Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmiş ve yeni bir sektör yaratmış. Deyim yerindeyse modern sefer tası hazırlayıp yoğun çalışanların masasına gönderiyor. Bu, bir trend şimdilerde. Profesyoneller, yöneticiler 'Nerede sağlıklı yemek var, bugün ne yemeliyim?' diye sormaktansa Rafinera gibi şirketlerden günlük beslenme planları alıyorlar.

Hikâye nasıl başlıyor Rafinera Yönetici Ortağı Didem Altınbaşak Tulgan şöyle anlatıyor: "Hamilelik dönemimde bebeğin beslenememesiyle ilgili bir problemle karşılaştım. Tedavi için ABD'ye gittim. Oradaki doktorum beslenmeme çok dikkat etmem gerektiği için beni böyle bir sistemle tanıştırdı. Türkiye'de emzirme döneminde zorlandım. Hamilelik kilolarımı vermek için ölçülmüş gıdalarla beslenmek için böyle bir servis aradım, bulamadım. Rafinera tamamen kişisel ihtiyaçtan doğdu" dedi. Peki, sistem nasıl işliyor?

4 beslenme programından biri

Rafinera'nın ekibinde diyetisyenler ve gıda mühendisleri var. Kalorilerine göre ayrılan (Bin 100, bin 500, bin 600 ve bin 900 kalori) 4 farklı beslenme planı oluşturulmuş. Bir kişi Rafinera'ya gittiği zaman yaş, boy, kilo, cinsiyet ve fiziksel aktivite gibi çeşitli verileri alınıyor. Bu verilerle kişinin bazal metabolizma hızı ve DMI'ı hesaplanıyor. Hedefte ne varsa yani kişi kilo mu vermek istiyor yoksa sadece formunu mu korumak istiyor buna göre kişinin günlük alması gereken kalori miktarı belirleniyor. 4 beslenme programından bir tanesi ile Rafinera servisi başlıyor. Menüler kişinin kendi damak tadından çok fazla uzaklaşmadan hazırlanıyor. Hava sızdırmayan polipropilen ambalajlara konuyor.

İşte bu şekilde hazırlanan menüler özel bir kutuyla her sabah kişinin kapısına teslim ediliyor. Frigolu araçlara yüklenen ürünler adreslerine gidiyor. Sabah, öğle, akşam ve iki tane de ara öğün kapıya teslim ediliyor. Rafinera şu anda bu şekilde günde bin kişiye servis veriyor. Ancak sistem yayılıyor. Tulgan, "Bu sene yoğun döneme girdik. Çok hızlı artıyoruz. Nisan sonunda bin 500'e kişiye ulaşmış olacağız" dedi.

Şu anda İstanbul'un yüzde 90 bölgesine hizmet götürdüklerini aktaran Tulgan, "Amacımız nisan başında tüm Türkiye'ye açılmış olmak. Şu anda farklı bir paketleme, ambalajlama yöntemi üzerine çalışıyoruz. Menülerimizde raf ömrünü uzatan katkı maddelerini kullanmıyoruz. Tüm Türkiye'ye açıldığımız zaman da kullanmayacağız. Farklı paketleme teknolojilerinden faydalanarak teslimat bölge alanımızı genişleteceğiz. Bununla ilgili yatırımlarımızı yapıyoruz. Kurye ile gönderimi olmayacak. Lojistik bazı farklılıkları olacak. Üretim tek merkezden olacak" diye konuştu.

İran ve Bakü'ye gönderecek

Türkiye'de sağlıklı beslenme bilincinin hızla arttığına dikkat çeken Didem Altınbaşak Tulgan yurtdışına açılacaklarını da söyledi. Tulgan, "Paketleme ile ilgili özel teknolojiyi çözüp kendi bünyemize aldığımız zaman önce Türkiye'ye açılacağız. Daha sonra dış pazarlara gideceğiz. 2015'te Türkiye operasyonu oturacak 2016'da yurt dışı pazarlara açılacağız. Şu anda planlaması yapılıyor. İran, Bakü potansiyel pazarlar. Buralarda bu bilinç gelişiyor ve iş büyüyecektir" şeklinde konuştu.

kk-001.jpg

Bu konularda ilginizi çekebilir