Gösteriş arttıkça sağlıklı pasta zorlaşır

Birçok kaliteli katın birleşmesiyle oluşan bir bombadır pasta. Ancak albenisi arttıkça bu malzemeler yenilebilir olmaktan uzaklaşır.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

YAVUZ DİZDAR

Pastaya genel anlamda "sağlıksız" diye bakmak çok da doğru değil. Eğer iyi malzemelerle yapılmışsa elbette pasta güzel bir şeydir. Bir kere zahmetli bir üründür. Aslında tek bir ürün de değildir, kaliteli ürünlerin üst üste getirilmiş bir bileşimidir. Masrafl ı olması da bu bileşenlerin kalitesi ve işçiliğinin maliyetine bağlıdır. Düşününüz keke benzer bir baz hamur hazırlanıyor, bu kat kat kesiliyor, sonra arasında krema, meyve, çikolata ya da her ne istenirse o konuluyor ve sonra yine kremayla kaplanıyor. Burada eğer gerçek krema kullanır, malzemeyi sakınmazsanız ürün kaliteli ama ister istemez de pahalı olacaktır. Pasta konusunda ısrarlı isek buna katlanmak zorundayız.

Her ürünle iyi pasta yapılamaz mı?

Maalesef hayır. Bunu pasta seven herkes bilir. Pastayı kendine özgü yapan malzemenin kalitesinin ötesinde, bileşenlerin arasındaki ahenktir. Diyelim ki çikolatalı pasta yapacaksınız ya da alacaksınız, bunun içine konulan parça çikolatanın ya da kullanılan kakaonun kaliteli olması yetmez, bütününde bir uyum sergilemeli. Pasta kat kat tabakalardan oluştuğundan bu tabakaların her biri ayrı tat olarak hissedilmeli, biri diğerine baskın olmamalı. Kaliteli bir pasta bu beklentinin karşılanmasıyla ortaya çıkar, o nedenle pasta yapmak her pastanenin harcı değildir. Bizim İstanbul çerçevesinde bile düşündüğümüzde sayabileceğimiz pastane sayısı bu anlamda üçü-beşi geçmez. Elbette diğerleri de pasta görünümlüdür, lakin ya çok ağır ya da kalitesizdir. İşin kötüsü pastanelerin zincirleşmeleri bu kaliteyi ciddi biçimde bozar.

Şeker hamuru sağlıklı mı?

Öncelikle evde yapılan pastalar da mükemmel olabilir, bu yapanın becerisine bağlı bence. Mesela meyveli pasta yapmak, eğer krema yapmayı becerebiliyorsanız zor değil. İsterseniz kabaklı da yapabilirsiniz, çilekli de. Genellikle hafif ve lezzetli bir ürünle sonuçlanır emeğiniz. Pastaneden alınanlar ise bu kadar hafif olmaktan ister istemez uzaklaşır, zira karman çorman bir içerik, albenili görünmesi için kalın bir kabukla kaplanır. Hepimiz biliriz, aslında bu kabuğu kimse yemez, muhtemelen pastanın kutuda parçalanmaması için başvurulan bir yöntemdir. Son on yıldır özellikle çocukların doğum günlerine yönelik hazırlananlarda, bu kabuğa gıda boyları, baskı makineleri vb. sayesinde istenen şekil ve görünüm de kazandırılabiliyor. Bunlar son derece pahalı ürünler ama yenilebilir olmaktan giderek uzaklaşıyorlar, zira artık pastadan çok çocuğu mutlu etmeye yönelik bir oyuncağa dönüşüyorlar. Oysa çok daha iyi bir pasta evde de yapılabilir.

Butik pastane kalite garantili mi?

Butik pastaneler pahalı olsalar da, imkânları olanlar için bir seçenek oluşturabilir. Gördüğüm kadarıyla butik olmaları pastanın kalitesi açısından bir güvence sunmuyor, daha çok “masallardaki görünümde” pastalar hazırlanıyor. Pasta aslında sembolik bir şeydir, kutlamanın ruhunu yansıtır, ama bu, kaliteden ödün verilerek yapılmamalıdır. Böyle bakınca dekor düğün pastaları bile var, hem de hiç akılınıza gelmeyecek lüks mekânlarda bile seçenek olarak sunuluyor. Şunu söyleyebilirim ki, pastanın süslemesi ne kadar sıra dışı hale gelirse kullanılan malzeme de yenilebilir olmaktan o kadar uzaklaşıyor.

Kraliçeyi yanlış anladık!

Pastayla ilgili tarihe geçmiş maalesef en üzücü yaftalamalardan biri de Marie Antoinette ile ilgili. Arkadaşım Faruk Şüyün bahsetmiş, ben de değinmeden edemeyeceğim; olayın aslı bize öğretildiğinden çok farklı. Tarih yazanlar bazı şeyleri saptırır, Marie Antoinette’in böyle bir şey söylediği tartışılır olmakla birlikte, pasta Fransızca'da zaten makarna anlamına gelir. Maksat kraliçenin onu seven halk içindeki itibarının sarsılmasıdır ama beri yandan hikayenin bütünü sekiz yaşındaki çocuğunun hapishanede ölüme terk edilmesi dahil son derece üzücü ve insanlık dışıdır.

Bu konularda ilginizi çekebilir