Düzenli hareket kemik erimesinin de ilacı

Pek çok hastalığın ilacı olduğu gibi osteoporozun yani kemik erimesinin de ilacı hareket etmek. Osteoporozun esas nedeni kemikteki kalsiyumoranının azalması

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

kezban_saglik-006.jpg

Osteoporoz yani kemik erimesi hastalığı yaşla birlikte herkeste meydana gelebilen bir hastalık. Hastalığın nedeni esas olarak kemikteki kalsiyum oranının azalması. Türkiye’de de gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi yaşam süresinin uzaması ile önemli bir problem haline gelmiş. Uzmanlar, Türkiye’de daha önceleri çok konuşulmayan kemik erimesi yani osteoporoz hastalığının son yıllarda belirgin olarak bilinmeye ve tedavi edilmeye başlandığını söylüyor. Kimlerde daha sık görülüyor? Genellikle 40-45’li yaşlardan sonra başlıyor. Yaşla birlikte görülme sıklığı artıyor. İlginç bir araştırma var. Türkiye’de yapılan çalışmalarda 50 yaş üzeri kişilerin yarısında kemik erimesi başlangıcı ve 4’te 1’inde ise kemik erimesi tespit edilmiş. Osteoporozda kemiğin darbelere olan karşı direnci azalıyor. Yani basit düşme çarpmalarla kırıklar meydana gelebiliyor. Yine aynı araştırmaya göre Türkiye’de ostoeoporoza bağlı kalça kırığı oranları yıllar içinde artış gösteriyor. Emsey Hospital’dan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Bülent A. Taşbaş tam da bu noktada uyarıyor. Taşbaş, “Osteoporozu bir sorun haline getiren tarafı kırıkla olan bağlantısıdır. Kemik erimesine bağlı kırıklar genellikle omurga, kalça, el bileği ve omuz bölgelerinde olmaktadır” diyor. 

Menopoz sonrası önemli 
Nasıl ortaya çıkıyor? Bazı risk faktörleri osteoporozun ciddi hale gelmesine neden oluyor. Bu risk faktörlerinin bir kısmı değiştirme imkânımızın olmadığı yaş, ırk ve genetik yapı gibi faktörler. Bir kısmı ise beslenme tarzı, hareketsiz yaşam ve sigara gibi değiştirilebilir faktörler. Doç. Dr. Bülent A. Taşbaş şöyle anlatıyor: “Çocukluk döneminde yeterli kalsiyum alımı büyüme ve gelişme döneminde sağlıklı kemik gelişimi açısından önemlidir. İleri yaşlarda da kemik kitlesinin korunması açısından da büyük öneme sahiptir. Yetersiz miktarda alınan kalsiyum, magnezyum, çinko, bakır, fl orid, vitamin C-K-A gibi çeşitli vitamin ve mineraller veya aşırı miktarda tüketilen protein, sodyum, kafein, alkol, sigara gibi maddeler osteoporozun gelişimini hızlandırır. Örneğin yürüyüş, hafif ağırlıklar ile kol kemiklerinin güçlendirilmesi gibi düzenli yapılan egzersizler osteoporozu engeller.” Belirgin bir meslek ayrımı tanımlanmamakla birlikte, bir kişide osteoporozun görülmesindeki belirleyici faktör, yaşam tarzı. Ancak kadın ve erkeklerde bazı faktörlere bağlı olarak görülme sıklığı değişebiliyor. Doç. Dr. Bülent A. Taşbaş kemik erimesi hastalığının kadınlarda daha fazla olmak üzere kırklı yaşlardan itibaren kemik kaybı başladığını söylüyor. Kadınlarda menopoz sonrası ilk birkaç yılın kaybın en fazla olduğu yıllar olduğunu vurgulayan Taşbaş, “Kırk-kırkbeş yaşını geçmiş kişiler için kalsiyum (1200mg/gün) ve D vitamini (400–800 IU/gün) günlük alımı büyük önem taşır. Ayrıca fiziksel olarak aktif kalma, kasların kuvvetli tutulması, eklemlerin esnekliği kemik kuvveti açısından önemlidir” şeklinde konuşuyor. 

Düzenli yürüyüş iyi geliyor 
Peki, nasıl korunmak gerekiyor? Osteoporozdan korunma; yeterli düzeyde kalsiyum alımı, düzenli egzersiz, kadınlarda yeterli östrojen hormonu ve erkeklerde ise yeterli testosteron hormon düzeylerinin sağlanmasını kapsıyor. Çocukluk ve gençlik dönemlerinde güçlü kemiklerin oluşturulması, ileri yaşlarda osteoporoz gelişiminden korunmak için önemli hale geliyor. Düzenli fiziksel aktivite, örneğin yürüyüş kemik kuvvetini arttıyor. Emsey Hospital’dan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Bülent A. Taşbaş’tan bir reçete istiyorum. Bülent A. Taşbaş, “Öncelikle günlük yeterli kalsiyum ve D vitamini alımı gereklidir. Günlük ihtiyaç için önerdiğimiz; 1 bardak süt, 1 kase yoğurt, 1 dilim peynir ve bir tabak yeşil yapraklı sebzedir. Dikkat edilmesi gereken husus bazı yiyeceklerin kalsiyum ile etkileşerek vücuttan alınan kalsiyumun emilimini azaltabileceğidir. Yüksek miktarda oksalat (ıspanak, pancar gibi) ve fitat (bakla, bazı fasulye ve tahıllar) içeren besinler aynı anda alındığında kalsiyum emilimini bozarlar. D vitamini normal gün ışığına maruz kalma sonucu deride üretilir. Günde 15 dakika sadece yüz bölgesinin bile güneş ışığına maruz kalması, vücudun yeterli D vitamini oluşturma ve depolaması için yeterlidir” diyor. 

Gelişmiş ülkelerde daha fazla 
Avrupa ile karşılaştırıldığında henüz uzun dönemli, yeterli verilerin olmaması karşılaştırmayı doğru olarak yapmayı engellese de ülkelere göre 10 yıllık kalça kırığı geçirme ihtimalinde Türkiye’nin henüz alt sıralarda olduğu görülüyor. Gelişmiş ülkelerde ise bu oran daha yüksek. Taşbaş, “Osteoporozu bir gelişmişlik örneği olarak ele alabiliriz. Yaşam süresinin artması, tedavi edilmeyen kemiklerin basit düşme-çarpmalarla kırılacak kadar erimesine neden olmaktadır”- şeklinde konuştu.

oste.jpgoste2.jpg

Bu konularda ilginizi çekebilir