'Dijital çağ çocukları'nın omurga sağlığı tehlike altında!

İnternet oyunlarının çocuklara sağladığı sanal sosyalleşme imkanı, kimilerine göre fayda olarak görülürken kimilerine göre çocukları hayatın gerçekliklerinden uzaklaştırıyor. Ayrıca çocukların kalkmadan, neredeyse hareketsizce gün boyu ekran başında oyun oynamasının, kas-iskelet sistemine olan olumsuz etkileri de uzmanların sıkça gündeme taşıdığı konuların başında geliyor.

AA
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sosyalleşme ihtiyacını karşılamak için gerçek ortamlarda arkadaşlarıyla vakit geçiren bir önceki neslin tersine, Z kuşağı daha çok sanal ortamda sosyalleşiyor. Çocuklar bilgisayar, oyun konsolu veya tablet aracılığıyla internet üzerinden erişilebilen çok oyunculu oyunlara yoğun ilgi gösteriyor. Bu oyunların çoğu, oyunculara işitsel ve görsel iletişim kurma imkanı sağlıyor. Fakat çocukların uzun saatler hareketsiz kalması, skolyoz gibi önemli sağlık sorunlarına davetiye çıkarabiliyor.

Skolyoz: Omurganın eğriliği

Omurganın yana doğru eğriliği olarak tanımlanan ve genellikle genetik ve hormonal etkenler nedeniyle oluştuğu düşünülen 'skolyoz' rahatsızlığı bu tartışmaların odağında yer alıyor. Önden ve arkadan bakıldığı zaman düz olması gereken omurganın yana doğru eğrilmesiyle ortaya çıkan skolyoz, duruş bozukluğu, bacak kısalığı ve omuzların birbirine eşit olmaması gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor.

Avrupa Omurga Derneği (EUROSPINE) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Alanay, bu asimetrinin ergenlik dönemi skolyozu, kas ve sinir hastalıklarına bağlı skolyoz, doğuştan skolyoz ve dejeneratif skolyoz olarak 4'e ayrıldığını anlattı. Alanay, omurgada 40 derecelik eğriliğin eşik kabul edildiği skolyozun nedeninin henüz net olarak belirlenemediğini, mekanik faktörlerin skolyoza neden olabileceğini dile getirdi.

Çocuklar çok hareketsiz

Çocukların artık daha sedanter (hareketsiz) bir yaşam tarzı seçtiğini ifade eden Alanay, bu nedenle 'tedaviye ihtiyaç duyma oranlarının artmış' olabileceğini söylüyor. Alanay, çocuklara spor yaptırarak onları aktif tutmanın, vücut dengesi açısından faydalı olabileceğini kaydetti. Alanay, bu eğriliğin göğüs hastalıklarına, kalp hastalıklarına ve eklem ağrılarına etki edebileceğini vurgulayarak, skolyozun tetiklenmesinden sonra geri dönüşünün pek mümkün olmadığına işaret etti.

 

'Mesaj boynu sendromu'

İtalyan pediyatri uzmanları, 'International Journal of Environmental Research and Public Health' adlı dergide yayımladıkları makalede, akıllı telefon ve tablet kullanımının çocukların sağlığına etkisini ele aldı. Yapılan araştırma kapsamında, 8 ila 17 yaşlarında boyun ağrısı çeken 180 çocuğun incelendiğine işaret edilen makaleye göre, bu çocukların tamamı, akıllı telefon veya tablet kullanırken boynunu öne eğdi. Çocuklar, günün 5 ila 7 saatini bu elektronik cihazlarla geçirerek boyun bölgesine baskı uyguladı; bu da boynun normalden daha ağır bir yük taşımasına neden oldu.

Çocukların yaşadığı rahatsızlığı 'mesaj boynu sendromu' olarak adlandıran uzmanlar, omur üzerindeki baskının, boyun ağrısının yanı sıra gelişimsel, psikolojik ve sosyal zorluklara neden olabileceğini ifade etti. Araştırma, telefon ve tablet kullanımının, çocukların omuz ve bel bölgelerinde de ağrıya sebebiyet verebileceğini gözler önüne serdi.

Hareketsizliğe karşı farkındalık önemli

Polonyalı uzmanların, 'Medycyna Srodowiskowa' adlı dergide yayımladıkları makalede de çocukların hareketsiz yaşam sürdürmesinin hastalıklara etkisi incelendi. Makalede, hareketsiz geçirilen vakit nedeniyle çocuklarda duruş bozukluğu ve eklemlerde kireçlenme gibi sorunların gözlemlendiğine dikkati çeken uzmanlar, hareketsizliğin neden olabileceği tehlikelere karşı toplumun uyarılması gerektiğini vurguladı.