Çikolata aşkıyla 'Proje 15'in kazananlarından biri oldu

SABAH YÜRÜYÜŞLERİ / Yasemin SALİH

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Yasemin SALİH

Fransızların ünlü aktrisi Juliette Binoche’un tutucu bir Fransız kasabasında çikolata sattığı için “günahkâr” ilan edildiği “Çikolata” filmi, vizyona girdiği 2000 yılında büyük ses getirmişti. Binoche’un hayat verdiği Vianne karakteri, filmin geçtiği dönemin özgürlükleri kısıtlayan tüm baskıcı figürlerine 6 yaşındaki kızını da yanına alarak savaş veriyor ve bu mücadelede çikolatayı âdeta mitleştirerek simge haline getiriyordu. Çikolata bugün herkes tarafından baştan çıkarıcılığı kabul edilen bir mutluluk kaynağı. Etkisini 4 yıl önce gayet başarılı profesyonel bir kariyer hayatı olan gıda mühendisi Özge Yücesoy üzerinde de göstermiş ve onu baştan çıkarmış. Öyle ki yöneticilik kariyerini bırakıp çikolatanın peşinden Belçika yollarına düşmüş Yücesoy. Çikolata atölyelerine katılan ve bugün ustalık belgesi de olan Yücesoy, 4 yıllık bir çalışmanın sonunda, eşiyle birlikte, Glories markasıyla “lüks çikolata segmenti"nde emin adımlarla ilerliyor.

Glories ve Özge Yücesoy geçtiğimiz haftalarda KAGİDER’in “Proje 15” ödülünü alanlar arasına girerek dikkatleri çekti. 250 kadın girişimci projesi arasından sıyrılınca Yücesoy için yeni bir kapı açıldı. 1984’te Zonguldak’ta doğan Yücesoy, önünde uzun bir yol olduğunu söylüyor. Bu yolda ne hedefl erinden ne de hayatın getirdiklerinden kopmak gibi bir niyeti var. Yücesoy’la günlük yürüyüşünü yaptığı Bebek sahilinde bir araya geldik.

Nasıl başladı bu macera?

Marmara Üniversitesi Gıda Mühendisliği mezunuyum, arkasından da İTÜ’de yüksek lisans yaptım ama stajlarımda aslında sahada olmak istediğime karar verdim. O nedenle farklı şirketlerde ihracat müdürü olarak görev yapıyordum. Bunlardan biri de çikolata şirketiydi. Onun adına yurtdışı fuarlara katıldığımda Türkiye’de kakao oranı yüksek çikolata üretimi konusunda açık olduğunu fark ettim. Lüks segmentte tüketici yabancı markaları tercih ediyor ama yerli markalar yoktu. Fikir buradan doğdu.

Peki nasıl tepkiler aldınız bu kararı duyurunca?

Biz 2 kız kardeşiz. Kız kardeşim ve eşi çikolataya çok düşkün. Yurtdışına gittiğimde benden çikolata istiyorlardı, çünkü; oralarda gerçekten farklı ürünler vardı. Yani aslında ailem beni bu işe yöneltti. Eşim de işletme mezunu. Güçlerimizi bir araya getirip şirketi kurduk. Önce bir çikolata firmasını devraldık. Bir ortağımız vardı. Ben Belçika’ya gittim, dersler, sertifikalar aldım. 6 kişilik bir ekiple Bomonti’de üretime başladık. Eğitim aldım ama şunu söyleyebilirim ki çikolata deneyimle öğreniliyor. Eşim ve kız kardeşim tadımcı, yeni ürün geliştirdiğimizde onların onayından geçiyor.

Yeni ürün derken, çikolatada bu yelpaze ne kadar geniş olabilir ki?

Çok, sınırsız aslında. 100’den fazla çeşidimiz var. Biz ciddi anlamda Ar-Ge yapıyoruz. Odak noktamız Avrupa’daki ürünlere fark atmak için Anadolu lezzetlerini çikolatayla birleştirmek. Obruk peynirli, damla sakızlı, güllü, acılı çikolata yapıyoruz. Şu anda 20 kişilik bir ekip olduk.

Peki pazarda birçok rakip var, onların yanında nasıl yer bulacaksınız?

Bunun için sabırlıyız. Önümüzdeki haftadan itibaren Macro’lara giriyoruz. Üstelik onların teklifiyle girdik. Reyonda çok mücadele verdik. Önce Liv Hospital’da bir reyon açtık. Burada ürünler çok beğenilince başka yerlerden teklif geldi. Fiyat olarak da aynı segmentteki ürünlerden daha avantajlı durumdayız. Yakında Ortadoğu pazarına ihracata başlıyoruz.

"Çalışanannelerin hayatını kolaylaştırmak istiyorum"

Kadın girişimci olarak ödül aldınız, dikkat çektiniz… Diğer kadınlara da ilham vermek adına neler yapmayı planlıyorsunuz?

Birçok sivil toplum kuruluşuna üyeyim ve aktif olarak rol almayı önemli buluyorum. Kadınların iş hayatında daha fazla görünmesi gerektiğini, yükselmeleri gerektiğini düşünüyorum, bunun yaratacağı etkiye çok inanıyorum. Bizim şirkette de birçok genç kadın var. Henüz içlerinde anne yok, benim de çocuğum yok. Ancak çalışan annelerin iş hayatında karşılaştıkları zorlukların farkındayım. Şirketimde bir kreş açmayı, annelerin çalışırken rahat etmelerini sağlamayı planlıyorum. İş hayatında kadın-erkek eşitliğini yaygınlaştıracak, daha da büyük noktalara getirecek işler yapmak istiyorum.

Başka kadınların hikâyelerini dinlemek müthiş bir deneyim"

KAGİDER nasıl bir deneyimdi?

Yarışmaya ben başvurdum. 250 proje vardı. Önce 150’ye indik ve tüm kadın girişimcilerle 2 günlük kampa girdik. Müthiş bir deneyimdi. Orada yaptığımız çalışmalar ve sunumlar sonrasında 30 kişiye indik. Jüriye yaptığımız sunum sonrasında da Proje 15 arasına kabul edildim. Benim için harika bir süreçti, çevrem genişledi. Firma ve girişimci bir kadın olarak nerede olduğumu gördüm, kendimi başkalarıyla kıyaslama fırsatı buldum. Bazen öyle bir an geliyor ki “Ben neden buradayım” diyorsunuz, bu süreçte gördüm ki birçok girişimci kadın benimle aynı duyguları yaşamış. Başka başarı hikâyeleri dinlemek de bana farklı bir vizyon kattı.

"Bitter çikolata metabolizmayı hızlandırır"

Çikolata neden bu kadar çok seviliyor, sihri nerede?

Gerçek bitter çikolatanın vücuda birçok faydası var ama sihri serotonin hormonunu artırmasında. Bu da mutluluk veriyor. Diğer yandan çok güçlü bir antioksidan. Vücutta kansere neden olan serbest radikallerin dışarı atılmasına yardımcı oluyor. Elbette neyi tüketirsek tüketelim abartmamak gerek. Ölçülü yenildiğinde çikolata kilo yapmıyor, tam tersi metabolizmayı hızlandırdığında kilo kontrolüne destek oluyor. İdeali yüzde 70 kakaolu olanları tercih etmek. Ama bu bazı insanlara acı gelebilir, onlar için ideal başlangıç oranı yüzde 54 kakao.

"Uzun yürüyüşler yapmayı seviyorum"

Her şirketin ilk yılları uzun mesailer gerektirir. Kendinize zaman ayırabiliyor musunuz?

Evet, çok çalışıyoruz. Hâlâ çok heyecanlıyız, hâlâ işimizi bir an olsun bırakamıyoruz ve hâlâ çok çikolata yiyoruz. Ancak hayattan kopmak da istemiyoruz. Haftanın 7 günü işle geçiyor ama artık eşimle bir günümüzü kendimize ayırmaya karar verdik. Öncelikle işte çok eğleniyoruz ama sokakta olmayı da seviyoruz. Uzun yürüyüşler yapmayı çok seviyoruz. Arabayı bir yerlere park edip Boğaz boyunca yürümek çok keyifli. Uzun yıllar yoga yaptım. Şimdi kız kardeşimle yeniden yogaya başlamaya karar verdik.

"Odaklandığım işin peşini bırakmam"

Hırslı biri misiniz?

Bilmiyorum, bazen çok hırslı biri olduğumu düşünüyorum. Belirlediğim plana sıkı odaklanırım ve bir şeye odaklanmışsam onu başarmayı severim, peşini bırakmam, hedefe ulaşırım. Öte yandan şanslı biri olduğumu da düşünüyorum. Bence hırs kötü bir şey değil, iş hayatında vazgeçmemek, pes etmemek adına iyi bir özellik hırslı olmak.

Bu konularda ilginizi çekebilir