'Down sendromlu çocuğu sevgiyle kazanın'
Down sendromlu çocukların, sevgiyle öğretilmesi halinde müzik aleti çalabileceği, çeşitli alanlarda çalışabileceği bildirildi
EDİRNE - Down sendromlu çocukların sevgiyle öğretilmesi halinde müzik aleti çalabileceği, arşiv veya kütüphane gibi yerlerde çalışabileceği belirtildi.
Trakya Üniversitesi (TÜ) İnterdisipliner Engeli Çalışmaları Anabilim Dalı ile Zihin ve Hareket Özürlü Çocukları Koruma Derneği Başkanı Prof. Dr. Yeşim Fazlıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, down sendromunun yaklaşık bin doğumda bir görüldüğünü söyledi.
Sendromun özellikle 35 yaşın üzerindeki gebeliklerde önemli bir risk faktörü olarak ortaya çıktığını belirten Fazlıoğlu, gebeliğin 15 ya da16. haftasından sonra yapılan testlerle çocuğun hasta olup olmadığının öğrenebileceğini ifade etti.
Dünyada 6 milyon civarında, Türkiye'de ise yaklaşık 100 bin civarında down sendromlu birey olduğunu belirten Fazlıoğlu, şöyle konuştu:
"Down sendromlu bebek doğduktan sonra özellikle aileye psikolojik destek çok önemlidir. Çocuk doktoru, psikolog, çocuk gelişimi ve özel eğitim uzmanları ile fizyoterapistlerin birlikte ailenin eğitim programına dahil edilmesi gerekiyor. İlk durum, ailenin bu bebeği nasıl kabul edeceği ve kendi içine nasıl adapte edeceğiyle ilgilidir. Ailelere erkenden eğitim verilmesi çok önemlidir."
"Çocuklarınızı sevgiyle büyütün"
Prof. Dr. Fazlıoğlu, down sendromlu çocukların yetiştirilirken sevgiyle öğretilmesi halinde müzik aleti çalabileceğini, arşiv, kütüphane gibi yerlerde çalışabileceğini söyledi.
Down sendromlu bir çocuğun iki yabancı dil öğrendiğini anlatan Fazlıoğlu, şunları kaydetti:
"Çocuklarınızı sevgiyle büyütün. Sevgi teması eğitim ve hayatın içerisinde olması gereken bir şey. Down sendromlu çocuğun yetiştirilmesi açısından sevgiyle öğretme çok önemlidir. Ailelere hep şunu söylüyorum. Eğer çocuğa tutarlı bir sevgi veriyorsanız, yeterli bir zaman ayırıyorsanız, bir takım kuralları ve yaşam stilinizi ona aktarabiliyorsunuz, çocukla ilgili çok büyük korkularınız olmasın."
Fazlıoğlu, ailenin ve eğitimcinin çocukla ilgili ön yargısının olmaması gerektiğini ifade etti.
Down sendromlu çocuklar için yaşam merkezi isteği
Fazlıoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının otizmli çocuklara yönelik güzel çalışmaları olduğunu, İstanbul'da otizmli çocuklar için yaşam merkezleri bulunduğunu söyledi.
Down sendromlu çocukların topluma kazandırılması amacıyla yaşam merkezlerinin çoğaltılması gerektiğini belirten Fazlıoğlu, "Milli Eğitim Bakanlığı düzeyinde olabilir, erken eğitim konusunda çalışmaların yaygınlaşması ve yine ev düzeyinde çalışmalar Türkiye genelinde artırılabilir" dedi.
Fazlıoğlu, Türkiye'de iş yerlerinde yüzde üç oranında engelli çalıştırıldığını, engellilerin çoğunun bedensel engelli olduğunu, zihinsel engelli bireylerin toplumda yer alması için çalışma alanlarının genişletilebileceğini kaydetti.