Yapay zeka akıllı pazarlama devrini başlattı

‘Konuşan, hisseden, düşünen robotların hayatımızın her alanında yaratacağı devrim’… İnsan oğlunun en sevdiği konularından biri gizemli robot dünyası -biraz rötarla da olsa – bugün artık bize bir tık daha yakın. Aralarında Twitter, Facebook, Google, Apple, Yahoo ve Intel gibi devler, özellikle son yıllarda çok sayıda yapay zeka şirketini bünyelerine kattı ve deyim yerindeyse ‘büyük resmin’ peşine düşmüş durumdalar. 2015 yılında 2.5 milyar dolar olan yapay zeka pazarının 2019 yılında 12.5 milyar dolara çıkması öngörülüyor. Bilim kurgu severlerin kült filmlerinden biri olan 1927 yılı yapımı Metropolis’den, bugünün Matrix, Terminatör, Ex-Machina gibi geniş bir yelpazeyi kapsayan filmler, bize ‘yapay zeka’nın vazgeçilmez tutkumuz olduğunu söylüyor… Ancak artık günlük yaşamlarımızda yapay zeka fütürstik bir iddia olmaktan çoktan çıkmış durumda… Makinelerin öğrenme teknolojisi geliştikçe, yapay zeka bir bilim kurgu olmaktan çıkıp, genele yayılıyor.

40 yılı aşkın bir süredir üzerinde çalışılan yapay zeka, son yıllarda gündemimize iyice yerleşen büyük veri, gelişen bilişim gücü, yeni yöntemler ve algoritmalar ile daha önce hayali dahi zor kurulan bir noktaya geldi. Ses tanıma, sentetik konuşma, görüntü işleme, otonom öğrenme ve mantık yürütme kabiliyetleri artık işe yarar ve hayatımızda kritik rol oynayan düzeyde. Yapay zekanın sundukları ve sunacakları bir çok sektörde dönüşüm yaratması kaçınılmaz görünüyor. Pazarlama dünyası ise çoktan yola koyuldu bile… Yapay zekanın ilk kullanıcıları arasında yapılan bir IBM araştırması bize bu kurumların yüzde 64’ünün yapay zekayı pazarlama amacı ile kullandığını gösteriyor. Bu şirketler yapay zekayı en çok yeni müşterilerle etkileşim sağlamak, büyüyen hacmi analiz etmek ve veriyi hedef kitleyi tavlamak için kullanıyorlar. Bilginin işlenmesi hızlandırmak, sentez yapmak, karar vericilik sürecini etkilemek ve müşteri ilişkilerinin devamlılığını sağlamak diğer kullanım alanları arasında… Sektörde nelerin yapıldığını görmek için de gözlerimizi dünyaya çevirmemiz gerekiyor.

Öneriler sunmak, içerik toplama

Dünyanın en büyük internet televizyon ağlarından biri olan Netflix kestirimsel çözümleme sayesinde izlediğiniz filmlere göre öneriler yapıyor ve kullanıcıların üyeliklerinden en üst düzeyde faydalanmalarını sağlıyor. Yine farklı veri setlerinden belli bilgileri birleştirmek yapay zekânın bir diğer kullanım alanı. Spor giyim markası Under Armour,IBM’in yapay zeka yazılımı Watson ile çalışarak, kullanıcıların bilgilerini üçünü partilerden toplayarak onlara fitness, diyet konularında tavsiye veren Record (kayıt) app’ini yarattı. Bu sayede marka müşterilerine kişiselleştirilmiş içerik sunmayı sağladı.

Arama motorlarının yapay zeka tecrübesi artıyor

Google Rankbrain algoritmasını Google’ın yapay zeka algoritması… Şirketin algoritmayı kullanmasının temel sebebi makine öğrenmesi ile birlikte arama sonuçlarının daha iyi bir şekilde sunabilmek. Google yapay zeka uygulamalarını gerek arama gerekse diğer servislerinde son 3 yıldır aktif bir şekilde kullanıyor. Google’da yapılan aramaların her gün yüzde 15’ini, daha önce yapılmayan aramalar oluşturuyor. Google’ın bu arama öbeklerini anlamlı bir hale getirmesi ve daha kaliteli sonuçlar sunabilmesi, soru yazarak yaptığımız aramalara doğru cevaplar vermesi de mümkün hale gelecek.

Web sitesi yapmak hiç bu kadar kolay olmamıştı

The Grid bir akıllı zekayla oluşturulan web sitesi tasarım programı. Akıllı görsel tanıma, kesme, algoritmalı palet ve yazım seçenekleri sunan program yapay zekanın belli alanları kullanılarak yaratılmış etkin bir otomasyon sistemi sayesinde web sitesi yapılabiliyor.

Ürün fiyatlamada etkin

Binlerce ürün ve satışları etkileyen bir çok faktör satış ve fiyat arasındaki dengeyi kurgulamak her zaman kolay değil… Dinamik fiyat optimizasyonu kullanan bir makine bu alanda destek sunabilir, bir algoritmayla fiyat ve satış trendleri arasındaki korelasyonu kurup ardından da kategori yönetimi, stok seviyeleri gibi etkenlerle birleştirebilir

Kestirilebilir müşteri hizmeti

Bir müşterinin hangi kanalla ve neden şirketle irtibata geçeceğini bilmek şüphesiz kıymetli… Kaynakların doğru kullanılmasını (telefona bakacak adamamız var mı?) ve iletişimin kişiselleştirilmesini sağlayabilir. Finans şirketi USAA Intel’in birimi olan Saffron ile geliştirdiği yapay zeka aracılığıyla müşteri davranış modellemelerini çıkarıyor. 7 bin farklı faktörü göz önünde bulunduran algoritma sayesinde, müşterilerin davranışlarını yüzde 88 oranında doğru öngörüyor. Mesela müşterinin kanalla ulaşacağı (web, telefon, email) ve hangi ürünlerle ilgilenecekleri…

Yüz tanıma özelliği şaşırtıyor

Bugün yüz tanıma bir çok sosyal ağın bir parçası oldu… Facebook ve Snapchat bu konuda başı çekiyor. Ancak önünüzdeki manzarayı tanıyan ve size anlatan bir tanıma sistemi hoş olmaz mıydı? Özelikle de görme engelliler için… Baidu’nun hayata geçirdiği DuLight tam da bu amaca hizmet ediyor. Test aşamasında olan ürün kişinin yürürken önünde karşılaşacağı bir engeli tanıyıp söylüyor vea buz dolabından çıkardığı bir ürünü tarayıp bilgi verebiliyor. Görme engellilerin hayatını değiştirebilecek muhteşem bir uygulama! Pazarlama perspektifinden bakıldığında yine çok fazla potansiyel olduğunu görebiliriz.

Satın almalar hız kesmiyor

► Salesforce - MetaMind, Aralık 2014’te Kaliforniya’da kuruldu. Khosla Ventures’ın desteği ile fikir, proje ve fon aşamalarını atlatarak kurulan şirket Salesforce tarafından satın alındı. Derin öğrenme yöntemleri konusunda iddialı olan şirket, otomatik görüntü tanıma uygulamalarına eğilerek, yapay zeka için olumlu ve etkili uygulamaları üzerinde çalışıyor.
► Intel- Indisys Eylül 2013’te Seville’de kurulmuş olan bir dil öğrenme ve çeviri projesi. Yapay zeka, doğal yollardan dil öğrenme ve bilişsel teknolojileri birleştirerek oluşturdukları teknoloji ile müşterilerin dil öğrenme ve ihtiyaçları doğrultusunda dil bilmeme gibi engelleri kaldırmayı amaçlıyor. Intel’in Indisys için gözden çıkardığı rakam ise 26 milyon dolar.

► Samsung- Geçtiğimiz günlerde Samsung’un Siri’nin yapımcıları tarafından geliştirilen yeni nesil yapay zeka asistanı Viv’i satın alması da önümüzdeki günlerde daha akıllı ‘şey’lere kavuşacağımızın göstergesi…

► Yahoo- 2008 yılının Ağustos ayında kurulan IQ Engines, artık Yahoo bünyesinde. Fotoğraf ve resim düzenleme olgusunu yapay zekâ ile harmanlayarak bir proje oluşturan şirket, fotoğrafl arda otomatik yüz tanıma, nesneleri isimlendirme, sahneleri ve mekânları tanıma gibi fonksiyonları olan bir uygulamaya yoğunlaşmış durumda.

► Google- 2010 yılının Eylül ayında kurulan DeepMind, oldukça iddialı. Bir makinenin insan gibi düşünebileceğini iddia eden DeepMind’ın geliştirdiği AlphaGo isimli yazılım, geçtiğimiz dönem içerisinde pek çok usta Go oyuncusunu yenmeyi başarmış. AlphaGo’nun diğer yapay zekâ programlarından en önemli farkı anlık tecrübelerle öğrenebiliyor olması.

► Ebay- Dünyanın en büyük pazar yeri girişimlerinden biri olan ebay, yapay zeka teknolojilerine odaklanan İsveçli girişim Expermaker.com'u satın aldı. 2006 yılında kurulan Expertmaker, makine öğrenmesi ve yapay zeka teknolojilerine odaklanan bir girişim. Akıllı otomasyon ve optimizasyon alanında entegre çözümler sunuyor ve ölçeklenebilir büyük veri platformuyla ebay’in oldukça işine yarayacak gibi görünüyor.

Dil tanıma ile gelecek

Konuştuklarımızı anlamak bir özellik, dili anlamak ise bir diğer… Ne söylediğimizi duymak değil de, ne anlam ifade ettiğini anlamak… Bu konuda yapılan ve piyasa olan çalışmalar mevcut. Hala bizi anlamayan birine seslenir gibi telefonlara bağırıp çağıran tüketiciler, bize erken safhalarda olduğumuzu gösteriyor…Ancak dil tanıma, yapılandırılmamış, kategorize edilmemiş bilgiyi kullanmak isteyen markaların çok işine yarayabilir. Akıllı seyahat platformu WayBlazer, IBM’in Watson yapay zeka yazılımıyla çalışarak bir turizm endüstrisi için bir uygulama yarattı. Uygulama sayesinde kişilerin verilerine göre seyahat önerileri yapabiliyor.

Günün sonunda dünya teknoloji değişip dönüşürken, yapay zeka, büyük veri, nesnelerin interneti gibi önemli gündemleri konuşmalı, bunun için girişim dünyasını beslememiz gerekiyor. Kısır tartışmalar, sığ gündemler yerine öğrenen makinalar, Endüstri 4.0’ın yaratacağı dönüşüm içinde yer almak için harekete geçmeliyiz… Yoksa gelişmekte olan ülkeler liginde bile daha geri sıralara düşmemiz kaçınılmaz görünüyor.