İspanya'da krallık sarsılıyor mu?
Ahmet Coşkunaydın
Dünya'da demokrasiye öncülük eden Kıta Avrupa bugün sorunlarla boğuşuyor. En ileri demokrasileri yaşamasına karşılık bu yaşlı kıtanın bir çok ülkesi de 3 bininci yılda hala krallıklarla idare ediliyor. İşte bunlardan biri de İspanya.
1975 yılına kadar tam tamına 36 yıl boyunca acımasız bir diktatörün emrinde yaşayan İspanya bu yıl yeniden demokrasiye dönerek kralına (Juan Carlos) kavuşmuştu.
Yeni döneminde ekonomide, demokraside de olduğu gibi ciddi atılımlar yapan İspanyollar komşularına ve Avrupalılara parmak ısırtmıştı.
İspanyollar 1980'li yıllar içinde 47 milyona ulaşan turist sayısı ve konut inşaatında ki akıl almaz sayı ile bu mucizeyi taçlandırmışlardı.
İşte bu ülke bu günlerde işsizliğin pençesinde kıvranıyor. Ülkede son 8 aydır sürekli yükselen işsizlik sonunda Avrupa rekorunu kırdı. İspanya da işsiz sayısı en son verilere göre 5.6 milyona ulaşmış durumda.
Yaklaşık 47 milyon nüfusa sahip İspanya'da çalışanların yüzde 24.4'ü işsiz. Diğer bir deyimle çalışan nüfusunun her dört kişisinden biri iş arıyor.
Bir zamanların mucize ülkesi İspanya'nın her an Yunanistan'ın geçtiği yoldan geçmesi ve 'kurtarılmak' için diğer ortaklarının kapısını çalması göz ardı edilmiyor.
İspanya Krallığını işte bu işsizlik sorunu sarsıyor.
Avrupa'da sorun sadece İspanya ile sınırlı değil, yaklaşık 6 aydan bu yana sürekli düşüş eğilimi gösteren işsizlik Almanya'da da artış eğilimine girdi.
Avrupa birliğinde toplam işsiz sayısı 17 milyonu bulmuş durumda. Bu sayı Avrupa Birliğinin Euro'ya (Avro) girdiği yıl olan 1999'dan bu yana ulaşılan en yüksek değer.
Yaşlı kıtada aynı olmasa bile İspanya'ya yakın düzeyde ekonomik sorunlar yaşayan bir diğer ülke de İtalya. İtalya'da işsizlik son 12 yılın zirvesini yaparak yüzde 9. 8' ulaşmış durumda…
Sonuçta Avrupa'yı birkaç ülke hariç işsizlik sarsıyor…
Sarsılmayanlar arasında da AB'nin genç (Yeni) üyeleri arasında sayılabilen Estonya Latviya ve Litvanya dikkat çekiyor. Bu ülkelerde son aylarda işsizlik sayında azalma eğilimi söz konusu. Tabii Baltık ülkeleri diye de adlandırılabilen bu ülkelerin nüfusunun azlığı ve ekonomilerinin çok büyük olmadığını da göz ardı etmemek gerekiyor…