Bana bir trend ver dünyayı değiştireyim

Sistematik değişimin sinyalini veren trend avcılığı bir gölde balık tutmaya benziyor… Sabırlı, bilinçli ve hızlı olanlar gölden mideleri dolu olarak ilk ayrılanlar oluyor. Şirketler tüketici beklentilerini ne olduğunu, nereye doğru everildiğini anlamak bu sayede de yükselen beklentileri karşılamak için ürün ve hizmetlerini çeşitlendirmek zorunda. Bu noktada, tek bir kişinin çabasıyla trendleri anlamak değil, bir ‘trend kültürü’ yaratmanın önemi üzerine duruluyor. Bugünün başarılı şirketleri tek bir trendi yakalayanlar arasından değil, bu kültürü yakalayanlar arasından seçiliyor. Bugün trendlere göre şekillenmeyi başaran bir şirketin en büyük kültürel özelliği ‘herkesi bu sürece dahil etme kapasitesi, yani bir kişi değil o şirkette çalışan herkesin trendleri yakalama ve ona göre harekete geçmeye yetkili olması… Bu konuda şirketleri yönlendirmek için özel bir rapor hazırlayan trendwatching hem iç hem de dış etkenlerin önemine dikkat çekmiş. İçerde trend kültürü oluşturmak ve dış dünyaya güçlü bağlantılar kurarak bu değişimleri yakalamak olarak özetleyebileceğimiz bu yol haritasını ihtiyaçlarınıza göre uyarlayabilir, şirketin değişime ayak uydurmasını sağlayabilirsiniz. Günün sonunda bütün bu karmaşa, değişimin kodunu doğru yakalamaktan geçmiyor mu? 

İç politikada devrim yapmak 

Büyük resme baktığınızda bir müşteri trendini oluşturan üç ana faktör görürsünüz, birincisi, temel ihtiyaçlar, iki değişimin dinamikleri ve inovasyonlar. Yeni trendlerin gizemi genelde temel ihtiyaçlara hizmet edecek yeni yöntemler geliştirmekte – iletişim, güvenlik, eğlence vs. gibi- saklı. Bunu da bu temel ihtiyaçları karşılamak için yeni yollar bulanlar karşılıyor. Şirkette trend yönlendiren kültür inşa etmek için bu iç kavrama odaklanmanın ardından, çalışanları bu oyununu bir parçası yapmayı başarmak gerekiyor. Sürekli olarak yeni ürün, hizmet ve servislere odaklanan çalışanlarınızın, “Bu inovasyon temel bir ihtiyaca cevap veriyor mu? Yeni beklentiler yaratır mı? Bu bizim için ne anlama gelir” gibi soruları hem kendilerine hem de birbirlerine soruyor olmaları gerekiyor. 

İlham vermek kritik 

Çalışanlarınızın trendlerin önemini anlamaları için, onların bu konudaki heveslerini artıracak yollar bulmalısınız. Bu konuda hazırlayacağınız bir sunum bu alanda atılacak ilk adım olabilir. Değişimi yakalamanın ve bunun şirketin bir parçası olmasının önemi konusunda onları ikna etmek oldukça önemli. Hazırlayacağınız sunumda değişimin dinamiği olarak gördüğünüz bazı dinamikleri açıklayın, düşüncelerini sorun. Sonunda mutlaka soru işareti koyun ve bu dinamikleri yakalamak için neler yapabileceğinizi tartıştırın. Günün sonunda trend kültürünü oturtmak için süreklilik önemli. Mesela içeriye özel newsletter, inovasyonunun önemini hatırlatan bilgisayar koruyucular veya ofis posterleri de yardımcı olabilir. Kısaca trend yakalamak konusunda eğlenceli, kolay ve herkesin sorumluluk almasını sağlayacak her araç sizin… 

Birlikten kuvvet doğar 

Günlük iş hayatı insanların yaratıcı olması için çok da fazla zaman bırakmıyor, genelde çoğu çalışan o gün içinde yapacağı aktivitelere yoğunlaşıyor ve inovasyon ikinci planda kalıyor. Eğer şirketinizde trend kültürünü oturtmak istiyorsanız, bunun işbirliği ile kalıcı hale geleceğini akılda tutmak gerekiyor. Böyle bir kültür herkesin çalışma hayatını daha anlamlı, mutlu ve etkin geçirmesini sağlayabilir. İşbirliği platformları farklı formatlarda olabilir, sizin için doğru olan şirketinizin ihtiyaçlarına uygun olanları seçmekten geçer… Mesela küresel medya şirketi PHD oyunlaştırma stratejisinden faydalanarak Source (kaynak) adlı bir platform kurguladı. Source, müşterilerin medya satın alma ve planlamaları için hazırlanan, ve çalışanların online işbirliği yapmasını sağlayan bir platform. Çalışanlar arasında tatlı bir rekabetin olması ve kullanıcıların platformda aksiyon aldıklarında diğer kullanıcıları uyaran platform sayesinde, çalışanlar sıralamalarını görerek, başarılarına göre yıllık hediyeler kazanmaya başladılar. 3 ay sonunda, çalışanların yüzde 75’i platformu kullanmaya başladı… Ajans daha sonra 3 milyar dolarlık bir müşteriyi almalarının platformun başarısı olduğunu söyleyecekti. 

İçindeki yıkıcı avcıyı ortaya çıkarın 

Şimdi artık her bir çalışanın içindeki ‘yıkıcı inovasyon avcısını’ ortaya çıkarma zamanı… Mükemmel bir dünyada çalışanlar sadece trendleri belirlemekle kalmaz, bunların geliştirilen ürün, servislere entragre edilmesi için canla başla çalışırlar… Ama rutin günlük hayatımızda çalışanlar genelde günlük işlerin koşturmacasında boğulurlar. Onları motive etmek ve birer inovasyon avcısına dönüştürmek de kazara olmaz, tam tersine yoğun bir odaklanma gerektirir. Kendilerini geliştirmek, rekabeti tetiklemek için özel programlar, yeni fikirlerin gelişimi için de doğru ortamı hazırlar. Yazılım geliştirme şirketi Adobe, çalışanlarını motive etmek için Adobe Kickbox adlı bir uygulamayı hayata geçirdi. Pratikte kırmızı bir kutu… Her çalışan bu kutuyu talep edebiliyor ve müdürlerin reddetme hakkı yok. Alıcılara, içinde çikolata, 10 dolarlık Starbucks kartı, post it notları, bir bloknot, adım adım inovasyon rehberi ve 1000 dolarlık harcama limiti olan kredi kartı olan bir inovasyon kutusu gönderiliyor. Çalışanlardan istenilen ise belirli bir süre sonunda bu kiti kullanarak üst düzey yönetime inovatif bir fikri sunmaları.. 

Yaratıcı fikri çekmek 

Ne kadar büyük, ne kadar etkileyici bir şirketiniz olursa olsun günün sonunda akıllı insanların hepsini bir araya toplayamazsınız. Haas İşletme Okulu Profesörü Henry Chesborough, ‘açık inovasyon’ kavramını işte bu fikrin üzerine inşa etti. Açık inovasyon çok fazla yaklaşımı içerse de özünde dışarıdan gelecek inovasyon fikirlerine açık olma yatıyor. Yine Haas İşletme Okulu’nun bir araştırmasına göre büyük şirketlerin yüzde 78’i açık inovasyon’a kapılarını açmış durumda. Yeni insanların inovasyon sürecinize katkıda bulunması, veya sizin için bir platformda toplanması için yeni yollar düşünün. Küresel crowdsourcing platformu eYeka, markalarla yaratıcı profesyonelleri bir araya getiriyor. Markalar, sayılır 300 bini aşan yaratıcı profesyonelin bilgi birikiminden faydalanmak için buraya geliyor. Mesela Unilever, kirlenmek güzeldir kampanyasında, annelerin hijyen konusuna bakışlaıyla ilgili bir değişim yaratmak için platformu kullandı. Bir ay boyunca bu konuda 88 fikir topladı. Oral B, Citroen, Carrefour gibi çok sayıda şirket platformu kullanıyor. 

Günün sonunda teknolojiyi de günlük rutine entregre ederek, trend kültürünü daha hızlı yakalamak mümkün. Şirketler tüketicinin ihtiyaçlarını onlar bile farketmeden algılayarak harekete geçmek zorunda. Bunu da ancak sağlam bir trend kültürünü oturtarak çözmek mümkün. İçi son yıllarda iyiden iyiye boşaltılan inovasyon kavramını - ister içerden ister dışardan destekle- çözmek müşterilerinize ulaşmanın anahtarı…

Başarılı örnekler

Westfield laboratuvarları yeniliğin peşinde

Westfield ABD, Avrupa ve Avusturalya’da etkin olan bir AVM yönetim şirketi. San Fransisco’da kurdukları Westfield Laboratuvarları ile amaçladıkları şey, dijital ve gerçek zamanlı perakende için uygun inovatif fikirlerin ortaya çıkması. Burada şu anda yürüyen projelerden biri yemek ısmarlama uygulaması Dine on Time. Kullanıcılar, uzun sıralar beklememek için AVM’deyken yemek ısmarlayıp bunu ofislerine veya evlerine gönderebilmelerini sağlayan bir uygulama.

Crowd Companies birleştiriyor

Crowd Companies, büyük şirketleri küçük şirketlere tanıştıran ve bu sayede işbirliği ekonomisine katkıda bulunan bir online platform. Üç tane ana görevi var; şirket yöneticilerinin oluşturduğu ve etkinliklerde veya online platformda denetimlerini paylaşmalarını sağlayan bir marka konseyi oluşturmak, üyelerin startup kültürünü öğrenmeleri için eğitici faaliyetler düzenlemek ve büyük şirketlerle girişimler arasında yeni birlikleri doğmasına ön ayak olmak. Kurucu kurumsal şirketler arasında Walmart, Nestle, Ford gibi devler bulunuyor. Diğer tarafta ise crowdfunding uygulaması Indiegog, TechShop ve araç paylaşım uygulaması Lyft gibi üyeler var.