Verimlilik için öğrenmeye devam

Dünyadaki en kurak yer neresi?

Antarktika. Evet, Antarktika’nın bazı bölgeleri Sahra Çölü’nden daha kurak çünkü Sahra senede 25 mm yağış alırken, Antarktika’nın Kurak Vadiler olarak bilinen bölgesinin %2’lik kısmına 2 milyon yıldır yağmur yağmıyor.

Fransız Devrimi’nin sembolü olarak bilinen Bastille Hapishanesi’nin basılması sonucunda kaç mahkum serbest bırakıldı?

Filmlerde yüzlerce isyancının Fransız bayraklarıyla hapishaneye yürüyüşünü ve mahkumları serbest bırakmasını izleriz. Oysa, 14 Temmuz günü Bastille Hapishanesi’nde yatan sadece 7 mahkum vardır. Hapishanenin mahkumların içler acısı koşullarını bu tarihten kısa süre önce Paris sokaklarında satışa sürülen gravürlerle kamuoyu duyurmuş ve eşitsizliklere son verilmesi adına hapishanenin isyancılar tarafından basılması devrimin sembolü haline gelmiştir.

Beynimiz ne renktir?

Yaşadığımız sürece beynimizin rengi pembedir. Rengini damarlarımızdan alır, oksijen yüklü taze kan olmadan (vücuttan çıkarıldığında) beyin griye dönüşür. Beynin beyaz veya gri olduğunun yaygın kanı olmasının sebebi, beynin %40’ının gri madde, %60’ının ise, beyaz maddeden oluşmasıdır. Bu renk ile ayrıştırılmış bölge tanımları renkten çok beyin dokularının farklılıklarına işaret eder. Bilgisayarı kullanarak bir benzetme yapacak olursak, gri madde işlemci, beyaz madde kablo bağlantısını oluşturur. Zeka bu iki dokunun hem birlikte uyum içinde, hem de belli bir hızda çalışmasını gerektirir.

Bu bilgiler bilmediklerimizi ve yanlış bildiklerimizi araştırmış ve doğru bilgileri ortaya koymuş John Lloyd ve John Mithinson’un Cahillikler Kitabı’ndan. Bilgi, birçok yanlış bilgi, yanlış algı, yanılsama ve bilgi kirliliğinin arasından yerin yüzlerce kilometre altında elmas arar gibi aranmalı, bulunduğunda ise, hayata geçirilmeli ve paylaşılmalıdır.

Bilgiyi hayata geçirmek

Bilgiyi hayata geçirmek o bilgiyi kendi yararınız ve toplumun yararı için kullanmak demektir. Bilgi kullanıldığında işe yarar. Genel kültür, fen bilimleri veya sosyal bilimlerle ilgili edinilen bilgiler insanın kendini, varoluşu, doğayı, dünyayı, insan ilişkilerini anlamlandırmasına, neden-sonuç mantık silsilesi kurmasına, durumları ve olayları değerlendirmesine yardımcı olur. Zekamızı geliştirir, farkındalığımızı arttırır. Büyük resmi görüp analiz yapmamıza, çevremizde olup bitenleri daha iyi anlamamıza olanak sağlar.

Bilgi, paylaştıkça büyür

İnternet ve sosyal medyanın domine ettiği bir çağda bilgiye ulaşımın kolaylaştığını ancak doğrunun çoğu zaman yarı doğru, yanlış ve tamamıyla popüler kültürün doğurduğu efsanelerle seyreltilmiş ve farklı bir form almış olduğunu görüyoruz. Yanlışı doğrudan ayırmak, okuduklarımızı iyi incelemek, analiz ettikten sonra sonuca varmak önemli bir değer haline geliyor. Karmaşık bilgiyi alıp anlaşılabilir sade bir dille anlatmak büyük bir yeti. Hem kişisel anlamda hem de profesyonel dünyada karmaşığı basite çevirebilen insanların başarı sağladığını görüyoruz. Bu sayede karmaşık bilgiler birer sır olmaktan çıkıp insanların birbirleriyle paylaştıkları ve kendilerini geliştirdikleri bilgiler haline geliyor. Bilgi bilginin üzerine konuldukça büyüyor, yeni fikirlerin doğmasına, gelişmesine, yeni inovasyonların hayat bulmasına olanak veriyor.

Bilginin gücünü ve hayatımıza katkısını görmek için gündelik iş hayatımıza değer katacak bilgilere odaklanalım. Kendi kendimize şu soruları sorarak yola çıkalım.

Hangi bilgiye sahip olsanız işinizi daha etkin ve hızlı bir şekilde yapabilirsiniz? Mesleki yeniliklere hakim olmak mı, sektör bilgisi mi, rakiplerin ne yaptıkları, yakın gelecek için hedefledikleri mi? Yoksa gündelik kullandığınız yazılımları daha iyi bilmeniz size zaman kazandırarak işinizi daha iyi yapmanızı sağlar mı? Örneğin, Excel’i veya Google Sheets’de kısa yolları bilmek, formülleri derinlemesine öğrenmek ve uygulamak kısa ile orta vadede performansınıza katkı sağlar mı? Zaman kazanıp gününüzü raporlama yerine daha analitik ve stratejik işlere ayırabileceğiniz doğru.

Peki, yaptığınız işin kalitesini ve etkinliğini arttıracak, raporlama, takip ve planlamanızı kolaylaştıracak araçlarla ilgili bilgiyi nasıl edinebilirsiniz? Nasıl konuşmaya, yazmaya, yürümeye hakim olduğunuz seviyede iş yaşamınızda sıklıkla kullandığınız yazılımlara hakim olabilirsiniz?

Öğrenmek istedikten sonra her bilgiye giden kapı size açılır

Bilgi kirliliği ve karmaşasından sıklıkla söz etsek de, bilgi günümüzde son derece ulaşılabilir. Üstelik ya da ücretsiz ya da çok cüzi ücretler karşılığında kişisel ve profesyonel yaşamınıza birçok şey katabilirsiniz.

Ne öğrenmek istiyorsunuz? Öğrendiğiniz yeni bilgi ile ne yapmayı amaçlıyorsunuz? Öğrenmek ve öğrendiğinizi uygulamak için nasıl bir süre ön görüyorsunuz?

Planlayın. Yeni bir yeti edinmek ve bilgi sahibi olmak için birkaç ay her gün bir iki saatinizi geçirmeniz, bilgiyi kullanmaya başladıktan sonra her gün bir iki saat kazanmanıza, daha akıllı ve verimli bir şekilde çalışmanıza, daha sağlam planlar ve projeksiyonlar elde etmenize zemin hazırlayabilir. Kısacası, birebir öğrenmek için yaptığınız fazla mesainin sadece birkaç ay sonrasında meyvelerini toplayabilirsiniz. Hem de daha verimli çalışarak, kendi öz güven ve öz saygınızı pekiştirerek ve pek tabii ki iş çevrenizdekilerin, mesai arkadaşlarınız ve patronunuz da dahil olmak üzere, takdirini kazanarak.

O halde, “Ben nasıl ihtiyacım olan bilgiye ulaşabilirim?”, “Hangi adreste ne öğrenebilirim?” gibi sorular soruyorsanız hemen yola koyulmak için birkaç web bazlı kariyer yetileri kazanma odaklı eğitim portalını inceleyin:

Lynda.com

2015 yılında Linkedin 1.5 milyar dolara eğitim videoları platformu Lynda.com’u eğitim kolu olarak bünyesine kattı. Bugün lynda.com üzerinden işletmeden tasarıma, bilgi işlemden pazarlamaya birçok alanda bilgi sahibi olabilir, iletişim, liderlik, yönetim, proje yönetimi, verimlilik ve başarılı sunum yapma gibi konularda profesyonel yetilerinizi geliştirebilirsiniz. Kendinizi geride kalmış hissettiğiniz yazılımlarda geliştirebilir, ne zaman Excel tablolarında formüllerde problem olduğunda veya Google Analytics raporlarını anlamlandırmada boşluklar olduğunda başvurulan bilirkişiye dönüşebilirsiniz. 6200 üzerinde güncel videoya erişebileceğiniz lynda.com üyeliği ayda basic 19.99 ve premium 29.99 dolar.

Skillshare.com

Kurucu Michael Karnjanaprakorn’un bu online öğrenme platformunu kurarken misyonu netmiş: Teknoloji kullanarak eğitimi ve öğrenimi dünya genelinde demokratikleştirmek. Skillshare’in diğer eğitim portallarından farkı, derslerin kısa ve pratiğe dayalı bir üslupla öğretim üyeleri tarafında değil, o mesleği belli bir süredir yapan profesyoneller tarafından verilmesi. Yani, hayatın içinden, uygulamaların püf noktalarından, birebir o işi yaparken karşınıza çıkacak problemlerden haberdar olmanız ve onları aşmak için profesyonellerin çözüm önerilerini dinlemeniz mümkün oluyor. Ayrıca, Skillshare’nin diğer portallardan bir diğer farkı, ders verenler açısından açık bir platform olması, bu, ders vermek isteyen herkesin ders verebilmesi anlamına geliyor. Öğretmenler alanlarında isim yapmış kişiler ancak hızla yükselen trendler göz önüne alındığında o yükselen trendin sözcüsüne hızla imkan veriyorsunuz. Sayfa kullanıcının kolay kullanımına odaklı. Ufak bir test sürüşünden sonra, evet ne zaman başlıyorum diye içinizden geçiriyorsunuz. Sınırsız üyelik ayda 10 dolar.demokratikleştirmek. Skillshare’in diğer eğitim portallarından farkı, derslerin kısa ve pratiğe dayalı bir üslupla öğretim üyeleri tarafında değil, o mesleği belli bir süredir yapan profesyoneller tarafından verilmesi. Yani, hayatın içinden, uygulamaların püf noktalarından, birebir o işi yaparken karşınıza çıkacak problemlerden haberdar olmanız ve onları aşmak için profesyonellerin çözüm önerilerini dinlemeniz mümkün oluyor. Ayrıca, Skillshare’nin diğer portallardan bir diğer farkı, ders verenler açısından açık bir platform olması, bu, ders vermek isteyen herkesin ders verebilmesi anlamına geliyor. Öğretmenler alanlarında isim yapmış kişiler ancak hızla yükselen trendler göz önüne alındığında o yükselen trendin sözcüsüne hızla imkan veriyorsunuz. Sayfa kullanıcının kolay kullanımına odaklı. Ufak bir test sürüşünden sonra, evet ne zaman başlıyorum diye içinizden geçiriyorsunuz. Sınırsız üyelik ayda 10 dolar.

MOOC’lar (Massive Open Online Course)

EDx, Coursera gibi online eğitim platformları Harvard, MIT, University of Geneva gibi birçok prestijli uluslararası üniversitenin dünya genelinde milyonlarca öğrenciye ulaşmasına olanak veriyor. Derslerin bir kısmı birkaç haftalık modüllerden ve ödevlerin teslim edilmesi gereken tarihlerin önceden belirlendiği bir ders programını takip etmekte, diğer bir kısmı ise, self-pace adı verilen kişinin kendi belirlediği sürede bitirebileceği bir seyir izliyor. Aklınıza gelebilecek her alanda MOOC dersi almak mümkün. Bir bilgisayar ve internet bağlantısı bu derslere ulaşmak için yeterli. MOOC’ların çoğuna kısa zaman öncesine kadar ücretsiz katılmak mümkündü, eğer dersi bitirdiğinize dair sertifika almak istiyorsanız, 45 ila 100 dolar arasında bir ders ücreti ödemeniz gerekiyor.

Seth Godin’in geçen günkü blog yazısı düşündürücüydü: İş yerinde kitap okumayı tartışıyordu blogunda. Sizi işinizde daha ilerilere götürecek bir kitabı okumak kaytarmak mıdır yoksa kendinizi geliştirmek mi? Gerçekten bir düşünün: Masasında oturmuş kendini işle ilgili bir kitap okuyarak geliştiren bir yöneticiyi mi tercih edersiniz? Yoksa çok meşgulmüş gibi bilgisayarına gömülmüş online alışveriş yapan birini mi? Hangisi daha verimli? Hangisi daha cesur? Ve tabii can alıcı soru: Hangisi şirketinize daha fazla değer katar?

Sanki görüntüye çok takılıyor, işin içinde ne olup bitiyor pek ilgilenmiyoruz çoğu zaman. Yüzeyde kalmayalım, derine inelim. Değerli bilgi de başarıda derinlerde. Gerçek değerleri görüntü uğruna kaybetmeyelim.