Esnek çalışma bize uyar mı?
İngiltere'de bir milyondan fazla çalışan "sıfır" saatli sözleşme ile çalışmakta. Esnek çalışma ile hem işveren hem çalışan memnun olabilir mi?
Esnek çalışma İngiltere'de ekonomik gidişatın doğal bir sonucu olarak çalışma yaşamına girmiş durumda. Esnek çalışma şartlarını ise, sıfır saat sözleşmeleri belirlemekte. Sıfır saat sözleşmeleri İngiltere'de işverenler tarafından sıkça tercih edilen bir iş sözleşmesi. Çalışan ve işveren arasında sabit saatli bir anlaşma yapmak yerine, çalışana çalışacağı saatler üzerinden maaş ödeniyor. Bu sözleşmeyle çalışan, işveren ne zaman gerek duyarsa o zaman çalışmaya uygun olacağını taahhüt ediyor. İşveren ne zaman ekstra işgücüne gerek duyarsa çalışana haber veriyor ve çalışan işverenin belirlediği program çerçevesinde çalışmaya başlıyor.
Sıfır saat sözleşmelerinin en önemli özelliği işverenlere her an çalışmaya hazır esnek bir işgücü sağlaması. İşveren olarak SaaS adı verilen bulut üzerinde aldığınız hizmete göre fiyatlandırması yapılan yazılım hizmetleri gibi dönemsel çalışanlardan aldığınız hizmetin bedelini ya da çalıştığı saatlerin karşılığını ödüyorsunuz. İşverenin çalışana karşı herhangi bir sorumluluğu yani belli bir dönem içinde iş verme mecburiyeti yok.
İşveren lehine esnek çalışmak
Sıfır saat sözleşmeleri tamamen esnek çalışmaya açık öğrenciler ve emekliler için ideal bir çözüm olabilir ancak evine düzenli bir gelir getirmek zorunda olan çalışanlar için pek de avantajlı değil. Ne zaman iş olacağı, ne kadar çalışılacağı, ne kadar para kazanılacağının garantisi yok. Kısacası, sıfır saat sözleşmelerinde en büyük avantaj işi yapılan işverenin ancak sözleşmelerde çalışanı koruyan herhangi madde yok. Sıfır saat sözleşmeleri İngiltere'de özellikle sosyal hizmetler, perakende ve otelcilik sektörlerinde yaygın.
Resmi kayıtlara göre geçtiğimiz sene İngiltere genelinde 583.000 çalışan sıfır saat sözleşmesi imzalama durumunda kalmış. Ekonomideki durgunluk ve işsizliğin artmasıyla çalışanlar bir zamanlar marjinal bir yöntem olarak kabul edilen bu esnek iş sözleşmelerini kabul etmek zorunda kalmış. 2012 yılında sayıları 200.000-250.000 arasında olan sıfır saat sözleşmeleri 2013 yılında iki katından fazla artmış. Hayat pahalığının günden güne arttığı bir dönemde iş güvencesi vermeyen sözleşmeler geçim derdindeki çalışanları korkutuyor.
İngiltere'nin en büyük sendikası Unite'nin açıklamasına göre, Chartered Institute of Personnel and Development (CIPD)'nin çalışması 1 milyonun üzerinde çalışanın bu kontratlara tabii olduğunu göstermekte. Unite'nin görüşüne göre, sıfır saat sözleşmeleri adil olmayan, güvensizlik yaratan ve çalışanları sömürmeye açık olan şartlar içermekte. Çalışan için herhangi bir iş güvenliği garanti edilmezken, çoğu sözleşmede çalışanın sadece bir işveren için çalışma zorunluluğu bulunmakta.
Bir de bardağın dolu tarafına bakalım
Sadece bir işverene bağlı olma maddesi kaldırıldığı takdirde, bu sözleşmeler çalışanlara farklı firmalar için çeşitli işler üretme fırsatı verecektir. Bu sayede çalışanların birden fazla işte yarı zamanlı çalışarak geçimini idame etme veya farklı dönemlerde farklı işverenler için iş yapma olasılığı artacaktır. Tüm kararların sadece işverenin takdirine kaldığı durumlar çalışanı mağdur duruma düşürmektedir. Örneğin, işverenin çalışana ihtiyaç duyduğu anda çalışanı haberdar etmesi ve çalışanın bu doğrultuda heran çalışmaya hazır olma zorunluluğu tamamıyla işveren lehinde bir durumdur. Bu şartın çalışanın da söz hakkının bulunduğu bir noktaya çekilmesi yerinde olacaktır.
Doğru bir hukuki çerçevenin çizilmesi durumunda esnek çalışma hem işverene hem de çalışana yararlar sağlayacaktır. Esnek çalışma sayesinde profesyoneller proje bazlı çalışıp emeklerinin karşılığını alacak, ailelerine zaman ayırabilecektir. Esnek çalışma ile daha fazla sayıda kişi işgücüne katılabilecek, emekliler, öğrenciler, anneler zaman ayırabildikleri ölçüde çalışma hayatına devam edebileceklerdir. Esnek çalışma üretimi arttıracak, kişilerin bilgi, yetenek ve deneyimlerini kullanmaları için tam zamanlı işe göre daha çok fırsatla karşılaşmalarını sağlayacaktır.
Türkiye'de esnek çalışma var mı?
Datassist İnsan Kaynakları Genel Müdürü Ayşe Nazmiye Uça ile sıfır saat sözleşmeleri ve esnek çalışma düzeninin Türkiye'de uygulamaları üzerine konuştuk:
- Ayşe hanım, sıfır saat sözleşmelerine benzer ne gibi uygulamalar var Türkiye'de?
4857 sayılı İş kanunu esnek çalışmayı düzenleyen maddeler getirdi, bu maddelerden sıfır saat sözleşmesine en azından niyet olarak uyan, İş Kanunu Madde 14'te düzenlenen Çağrı Üzerine Çalışmadır. Yasa koyucunun niyeti bu olsa da çağrı üzerine çalışma için aksi belirtilmez ise 20 saatlik haftalık çalışma süresi belirtilmek zorunda. Genellikle haftalık 5 saat gibi en az süre ile bir sözleşme yapılıyor pratikte. Yapılan çağrının ispatının zor olması da ayrı bir sorun, daha sonra ihtilaflara yol açması ve işverenin yapılan denetimlerde zor duruma düşmesi söz konusu. Bir yandan çalışarak harçlığını çıkarmak isteyen üniversite öğrencileri için uygulanabilir bir durum ama, pratikte neredeyse kullanılamıyor. Şirketler bu düzeni sağlayacak standardizasyonu yapamıyor ve şirket bağlığı oluşturamayacağından çekiniyor.
-İdeal dünyada esnek çalışma hem işverene verim sağlayacak hem çalışanı memnun edecek bir düzen vaad ediyor. Pratikte bu çalışma düzeninin oturması için işverene ve çalışana ne gibi sorumluluklar düşüyor?
-Avrupa'da flexicurity diye bir kavram var, dilimize güvenliesnek olarak çevrilebilir bir yandan çalışana esnek istihdam olanakları sunmak aynı zamanda çalışanın özlük haklarını muhafaza etmek, bu arada işverenin de maliyetlerini kontrol edebilmesini sağlamak. Avrupa'da yaygın olarak kullanılan Agency Work denen, Türkiye'de Özel İstihdam Büroları Karşılığı olan firmalar istihdam politikalarında hem iyi bir araç hem de iş bulması daha zor olan kesimlerin hızlı iş bulabildikleri aynı zamanda özlük haklarının korunduğu mekanizmalar. Ne yazık ki Türkiye'de Özel İstidam Bürolarına geçici iş ilişkisi kurma yetkisi verilemedi. Bu yöntem kayıt dışı çalışmayı kısmen azaltacak, istihdam yapan firmalara yasal ve teminat zorunlukları getiren bir mekanizma idi. Avrupa'da İstihdam Bürolarında sendikalı olarak çalışmak da mümkün iken bizde sendikalar sorgulamaksızın bu mekanizmayı köle ticareti olduğunu söyleyerek reddediyor.
-Gelecekte durum ne olacak?
-Aslında ulaşım ve iletişim olanakları arttıkça ve küreselleşen ekonomilerde sınırlar en azından teorik olarak ortadan kalktıkça, özellikle iyi eğitim almış yeni kuşaklarda bir işverene bağlı olarak çalışma olgusu gidererek azalacak. Yeni kuşak, özellikle birkaç disiplini barındıran iyi eğitim almış şanslı kesimler esnek çalışmayı üstelik kendi koydukları şartlarla gerçekleştirecek. Eğitim olarak bu kadar şanslı olmayan kesimlerde yine işverenin yine hem esnek çalışmayı özendiren hem de işverenin maliyetini düşüren esnek çalışma şartları ile çalışacaktır.