Sektörde yüzde 12’lik büyüme öngörüyoruz
Abdülkadir KÜLAHÇIOĞLU / TÜRKİYE MAKARNA SANAYİCİLERİ DERNEĞİ BAŞKANI
1922 yılında kurulan ilk fabrikanın faaliyete geçmesiyle makarna sektörü, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Türk gıda sanayinin öncü sektörlerinden biri olmuştur. Makarna, durum buğdayından elde edilen irmiğin su ile karıştırılması ve istenilen biçimler verilip kurutulmasıyla elde edilen yarı hazır gıda maddesidir. Makarna kalitesini etkileyen faktörlerin başında, irmiğin üretildiği durum buğdayının kalitesi gelmektedir. Durum buğdayının gen merkezi olan Türkiye, bu buğdayın üretiminde dünya sıralamasında 4. sıradadır.
Dünya makarna üretimi 14,6 milyon ton civarındadır. Yıllık 2 milyon ton üretim kapasitesi ile ülkemiz; dünyanın en büyük 3.üreticisi, 2.büyük ihracatçısıdır. 2016 yılında gerçekleştirdiğimiz 831.000 ton ihracat, dünya makarna ticaretinin %14,7’sine denk gelmektedir. 2017 yılının Ocak-Ekim döneminde 860.000 tona yaklaşmış olup bu yılsonunda toplam ihracatın 1.000.000 ton olacağı tahmin edilmektedir. Bugün buğdaydan yapılan sanayi ürünleri içerisinde makarna, üretim miktarı ve beslenmedeki önemi bakımından birinci sırada gelmektedir. Makarnanın uzun süre muhafaza edilebilmesi, çeşitliliği, kolayca hazırlanması, lezzeti, besleyici ve ekonomik bir gıda maddesi olması nedeniyle son yıllarda dünyada buğdayın makarna şeklinde tüketimi sürekli olarak artmaktadır. İç tüketimde de ciddi bir artış yaşanmaktadır. 90’lı yılların başında 4,3 kg olan Türkiye’nin kişi başı tüketimi 2016 yılı itibariyle 8,5 kg’a yükselmiştir. Bu miktarla dünyada kişi başı makarna tüketiminde 8.sıradayız. Bunda hem Derneğimizin yaptığı çalışmaların hem de halkımızın sağlıklı tüketim hakkında bilinçlenmesinin büyük payı vardır.
Hiç kuşkusuz en önemli etkende sektörün kabuk değiştirmesidir; son yıllarda tüm arkadaşlarımız yatırımlarını, teknolojilerini yenileyerek kapasitelerini önemli oranda artırdılar.
Bu da makarna kalitesine ve çeşitliliğine yansıdı; dünya pazarlarında rekabet açısından önümüz açıldı, iç tüketimde de halkımıza daha güzel, daha kaliteli ürünler sunabilir hale geldik.
AB kotayı kaldırmalı
İhracattaki artışın yanı sıra iç tüketimdeki artışla beraber, sektörümüzün geçen yıla göre %12 ‘lik bir büyüme göstereceğini öngörmekteyiz. Son yıllarda ulaştığı kaliteli üretim, çeşit ve ihracatta yakaladığı yükselişini hız kesmeden devam ettiren sektörümüz, 154 ülkeye yaptığı ihracatla, dünyanın ikinci büyük makarna ihracatçısıdır. Makarna üreticilerimiz bu başarılarını, küresel tüketimin yaklaşık yarısını oluşturan AB ve ABD pazarlarına girişte karşılaşılan engellemelere rağmen elde etmişlerdir.
Türk makarna üreticilerinin Avrupa Birliği pazarına girişi, Türkiye-AT Ortaklık Konseyi Kararları çerçevesinde yıllık 20 bin tonluk tarife kotası ile sınırlıdır. AB pazarının talep ettiği kalitede makarna üretim kapasitemiz bulunmaktadır.1 Ocak itibariyle açılan 20 bin tonluk tarife kotası hemen dolmaktadır. AB pazarında kotanın kalkması halinde Türkiye dünya liderliğine bir adım daha yaklaşacaktır. Sektör olarak kısa sürede dünya birinciliğe çıkmak için gereken hazırlıklarımızı ve yatırımlarımızı yapıyoruz. Bu, sadece modern ve son teknoloji makarna üretim tesislerine yatırım yapmak anlamına gelmiyor. Katma değeri daha yüksek, yeniliğe açık, değişen beslenme eğilimlerine uyum sağlayan ürünler geliştirmeyi de kapsıyor. Sektörümüz buna odaklanmış durumda. Çünkü dünya makarna pazarı rekabetin yoğun olduğu bir pazar. Böylesi rekabetçi bir pazarda elde ettiğimiz avantajlı konumumuzu daha ileriye taşımak istiyoruz. Önümüzdeki 10 yılda ihracat hedefimizi 2 milyon ton olarak belirledik. Bütün çalışmalarımızı bu hedefe göre planlıyoruz.
10. yılsonunda, dünyanın her ülkesinde her sofrasında Türk makarnasının olması için gayret göstereceğiz. Bu büyük hedeflerimizi gerçekleştirecek potansiyelimiz var. Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği olarak sektörümüzün bu hedefl ere ulaşmasında bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da en büyük katkıyı vermeye devam edeceğiz.
Dünyada her yıl 25 Ekim tarihinde kutlanan Dünya Makarna Günü’nden bahsedecek olursak; Türk makarna sektörü temsilcilerinin teklifi ile, 1998 yılından itibaren kutlanmaya başlanan ‘25 Ekim Dünya Makarna Günü' etkinlikleri bu yıl tüm makarna üreticisi ülkelerin katılımı ile Brezilya’nın Sao Paulo şehrinde gerçekleştirildi. Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu ve üyeleri olarak etkinliğe geniş bir katılım sağladık. Ayrıca Dünya Makarna Örgütü 'nün (IPO) davetlisi olarak Dünya Makarna Günü Konferansına katılan Biruni Üniversitesi Beslenme Ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevin Şanlıer “Makarna Sağlığın İçin İyidir” konferansında “Sağlıklı Makarna Öğünleri” konulu bir konuşma yaptı.
Kültürel gıda gelenekleri ve yaşam tarzları ile sağlıklı beslenmeye ilham vermek misyonuyla kurulan ve kar amacı gütmeyen gıda ve beslenme eğitimi kuruluşu Oldways tarafından hazırlanan ve 25 Ekim 2015 tarihinde Arjantin, Brezilya, Fransa, Yunanistan, İtalya, Meksika, Portekiz, İspanya ve Amerika Birleşik Devletlerinden 19, 25 Ekim 2016 tarihinde Rusya’dan 4 bilim insanı tarafından imzalanan Bilimsel Mutabakat Bildirgesini, bu yıl Brezilya’dan 3 ve Türkiye’den bir bilim insanı imzaladı. Prof. Dr. Nevin Şanlıer, dünyanın değişik ülkelerinden 27 bilim insanının imzaladığı Bildirgeye Türkiye’den imza koyan ilk bilim insanı oldu. Daha önce İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce dilinde hazırlanan Bilimsel Mutabakat Bildirgesinin Türkçe versiyonu da IPO’nun kayıtlarına girmiş oldu. Bu mutabakat bildirgesi, makarnanın obeziteye neden olduğuna dair yanlış algının giderilmesinde son derece etkili olacak .
Bilimsel mutabakat bildirgesi
Mutabakat Bildirgesindeki temel bulgular ve sonuçlar ise şu şekildedir:
Bilimsel araştırmalar; tüm besin ögelerini içerisinde barındıran dengeli bir diyetin, tek tip besin türünü içeren diyetten daha önemli olduğunu desteklemektedirler.
Makarna, dünyadaki pek çok geleneksel sağlıklı beslenme şekli için temel bileşendir (örneğin bilimsel olarak kanıtlanmış Akdeniz Diyeti gibi). Pek çok bitkisel kaynaklı diyet şekli majör kronik hastalıkların önlenmesine ve yavaş ilerlemesine yardımcı olup günümüzdeki Batı tarzı diyet şekillerinden çok daha fazla yarar sağlar. Klinik çalışmaların birçoğunda obezitenin nedeninin karbonhidratlar değil, gereksinimden fazla alınan enerji olduğu doğrulanmıştır. Vücut ağırlığı kaybını sağlayan sağlıklı diyetler; karbonhidrat, protein ve yağdan oluşan dengeli bir diyetin önemini vurgulamaktadır. Karbonhidrat, yağ ve protein açısından dengeli olarak hazırlanmış bir diyet, sağlıklı bir hayatın temeli için şarttır. Bu tür bir diyet kişinin tüm yaşamı boyunca takip edilebilir. Düşük karbonhidrat içeren diyetler, özellikle uzun vadede güvenli olmayabilir.
Makarna doyurucudur ve uzun süre tokluk sağlar. Makarnanın enerji içeriği doğru porsiyon miktarı ile tüketildiği ve enerji içeriği yüksek bir sos seçilmediği sürece ayarlanabilir.
Obezite ve diyabetin dünyada yaygınlık gösterdiği bir dönemde, makarna yemekleri ve diğer düşük glisemik indekse sahip besinler, özellikle vücut ağırlığı normalin üstünde olan bireylerde kan şekerini ve vücut ağırlığını kontrol etmeye yardımcı olabilir. Glisemik indeks, karbonhidrat bakımından zengin olan besinlerin sağlıklı olup olmadığını etkileyen bir faktördür. Makarnanın üretilme aşamasında yararlı etkiler oluşmaktadır. Makarnanın üretim prosesinde glisemik etki azaltılır. Tam tahılla yapılmış makarna diyet posası içeriği sebebiyle iyi de bir seçenektir.
Makarna bütün toplumlarda her kesimin erişebileceği sağlıklı bir seçimdir. Makarnanın satın alınabilirliği ve erişilebilirliğini desteklemek, sağlıklı yiyeceklerin pahalı olduğuna dair yanlış algıyı bertaraf etmeye yardım edebilir.
Sağlıklı makarna yemekleri; sebze, kuru baklagiller ve az tüketilen sağlıklı besinlerin daha fazla tüketilmesini sağlayan lezzetli bir yoldur. Makarna, bilhassa çocuklar ve adölesanlar için Akdeniz diyetindeki diğer besinlerinde (kültürel geleneklerin dışında) gündeme gelmesini sağlar.
Dünya üzerinde geleneksel anlamda pek çok makarna yemeği mevcuttur. Geniş bir kullanım alanı olması sebebiyle makarna çok yönlülük arz eder ve rahatlıkla ulusal/bölgesel/mevsimsel besinlerle bir arada kullanılabilir.
Toplumun genelinde makarna rahatlıkla tüketilebilen bir besindir. Doğru tanı almış gluten ile ilintili bir hastalık yoksa glütensiz bir ürün seçilmemelidir.
Makarnanın, gluten hassasiyeti/ alerjisi veya alerjileri çölyak hastalığı için glütensiz alternatifl eri mevcuttur. Makarna bitkisel temelli bir besindir ve düşük çevresel etkiye sahiptir. Makarna tüketimi fi ziksel aktivite ve aktif spor yapan kişiler için son derece uygundur. Makarna diğer tahıl yiyecekleri gibi karbonhidrat içerir ve aynı zamanda protein kaynağıdır. Makarna, egzersizlerden önce tek başına ya da az miktarda sosla kullanılabilir ya da egzersiz sonrasında diğer yemeklerle birlikte fi ziksel performansı artırmak üzere tüketilebilir. Yüksek protein ve düşük karbonhidratlı diyetlerin aktif bireyler tarafından tüketilmesi uygun olmayabilir.
Doktorlar, beslenme uzmanları ve diğer sağlık uzmanları sağlıklı bir yaşam için çeşitlendirilmiş ve dengeli makarna yemeklerini yiyebilecekleri konusunda tüketiciyi bilgilendirmelidir.