“İhracatta 1 milyar doları aştık”

İhracatta kötü geçen yılları geride bırakan Türkiye’de, Akdenizli ihracatçı da atak yaptı. Akdenizli hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatçıları yılın 11 ayında satışları ile 1 milyar doları aştı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Akdenizli hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar ihracatçısı, yılın 11 aylık döneminde 1 milyon doları aşkın ürünü yurtdışına sattı. Bu yılın başından itibaren Türkiye ihracatta kara bulutları dağıtırken, Akdenizli ihracatçı da ihracat artışına önemli katkı sağladı.

Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AHBİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, birliklerinin 11 aylık performansına işaret ederek “Bu süreçte ihracatta 1 milyon doları aştık” dedi. Arslan, aynı dönemde Türkiye genelinde sektörün ihracatının 5.8 milyar dolara ulaştığını da kaydetti.

Başkan Arslan, “Sektörümüz 2017 yılı verilerine göre ülke ihracatımızın yüzde 4,3’ünü sağlıyor” dedi. 2017 yılı Kasım ayı sektörel bazda ihracat rakamlarına göre; Türkiye hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatının 567 milyon dolar olarak gerçekleştiğini ifade eden Arslan, sektörün bu dönemde Türkiye toplam ihracatındaki payının ise yüzde 4,2 olduğunu dile getirdi. Arslan, “Ülkelere göre incelendiğinde, Kasım ayında Irak 127 milyon dolarlık ihracat değeri ve yüzde 22’lik pay değeri ile ilk sırada yer alırken; bunu yüzde 8 ve yüzde 4 pay değerleri ile Suriye ve ABD takip ediyor” diye konuştu. Akdeniz İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği’nin 2017 yılı Kasım ayı sektörel bazda ihracat rakamları incelendiğinde ise; 102,5 milyon dolarlık hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildiğini ileten Arslan, bu bağlamda Birliğin ülke geneli hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatındaki payının yüzde 18 olarak gerçekleştiğini aktardı. Arslan, “Birliğimiz, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü ihracatında ilk 6 aylık dönemindeki payını 104 milyon dolarlık ihracat artışıyla yüzde 18’e yükseltmişti. Şu an geçirdiğimiz 11 aylık periyodu değerlendirdiğimizde ise Birliğimizin sektörel toplam ihracatının 1 milyar doları aştığı görülebilir” diye konuştu.

Birliklerinin “Türkiye’nin bakliyat üssü Mersin”i de kapsadığını anımsatan Arslan, şunları söyledi: “Sektörümüzde gösterdiğimiz başarı tesadüf değil. Mersin, hububat ve bakliyat üreticileri ile bu ürünleri işleyen firmalar için dünyaya açılan bir kapı. Hububat ve bakliyat gibi ürünleri işleyerek sanayi ürünü olarak dünya piyasasına sunan sektörümüz bu anlamda da yarattığı önemli katma değerle ihracatımıza net katkı sağlıyor. Biz de hem üretim, hem işleme tesislerinin hem de dış ticaretin Mersin üzerinden yapıldığı sektörümüzün ihracat yolundaki stratejik rolünü ve işlevini korumasını sürdürmesi için çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)’in ‘Atılım Yılı’ ilan ettiği 2017 yılını geride bırakırken başarı hanemize istikrarlı bir ihracat artışına yakışır rakamlar kaydetmenin gururunu yaşıyoruz. TİM ve Ekonomi Bakanlığımızın koordineli çalışmaları ihracatçı firmalarımız uluslararası piyasalarda rekabetçi bir yapıya kavuştu.”

Sektörün geleceği tartışıldı

Geçmişin, bugünün ve geleceğin gıdası olan hububat, bakliyat ve yağlı tohumların beslenme konusundaki değerinin farkındalığının gün geçtikçe arttığını savunan Mahmut Arslan, “ Bizler de sektörün birer temsilcisi olarak gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Bu alanda yakaladığımız her bir fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek yurt içinde ve yurt dışında sektörümüzü görünür kılmaya gayret ediyoruz” dedi. Bu fırsatlardan birisinin de 10 Kasım’da gerçekleştirdikleri “Hububat ve Bakliyat Sektörü Ortak Akıl Toplantısı” olduğunu kaydeden Arslan, şöyle devam etti: “AHBİB adına toplantıya başkanlık ederek, değerli fikirlerin paylaşılmasına vesile olduk. Sektörümüzün ileri gelen temsilcilerinin burada, bir arada olmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Bu toplantılarda görüşülen konular ile dile getirilen sıkıntılar ve çözüm önerilerine yönelik fikirler sektörümüze büyük katkılar sağlıyor. Önümüzdeki süreç için yol haritası çıkarmamızda, atılacak adımların tespit edilmesinde kaynak niteliği taşıyor. Türkiye’nin en eski sanayicileri olarak toplantıya katılanlar Türkiye’nin kalkınmasında çok büyük rol almışlardı. Temsilcilerin bu alanlardaki deneyimleri ile hububattaki verim artışları, nişasta ve glikozun kamuoyundaki algısı, un üretimi ve ihracatı, üretici ve perakende ilişkisi, bisküvi ve çikolata üretiminde yaşanan sıkıntılar ve çözüm önerileri ile gıdada markalaşma, AR-GE ve inovasyon gibi önemli konular ele alındı. Hemen hemen bütün alt sektörlerde faaliyet gösteren temsilcilerin bir araya geldiği bu tarz toplantılarda dile getirilen değerli görüşler sektörün hak ettiği yere gelmesinde köşe taşı niteliği taşıyor. Bu yüzden önümüzdeki dönemlerde daha sık bir araya gelmenin önemi de burada karşımıza çıkıyor.”

Helal sektörü küreselleşti

Son zamanlarda gündemde olan bir başka konunun ‘helal sektörü’ olduğunu anımsatan AHBİB Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, gıdadan giyime, ilaçtan turizme kadar içinde pek çok sektörü barındıran helal pazarının dünyadaki büyüklüğünün yaklaşık 4 trilyon dolar olduğunu anlattı. “Helal sektörü, artık küresel bir sektördür” diyen Arslan, bu anlamda helal ürünler konusunda bir farkındalık oluşturma amacıyla çalışmalar başlattıklarını aktardı. TC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde yapılan Dünya Helal Zirvesi’nin bu yıl 23-25 Kasım tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlendiğini hatırlatan Arslan, “Helal Gıda, İslami Finans, Helal Turizm, İslami Tekstil, Helal Tıp, Helal Kimya ve Ecza konularında 57’si İslam İşbirliği Teşkilatı OIC üyesi ülke olmak üzere 80’i aşkın ülkeden, üst düzey konuşmacının katıldığı fuar ile eş zamanlı gerçekleşen World Halal Summit uluslararası boyutta ses getirdi. 150’ye yakın yerli ve yabancı firmanın katıldığı fuarda ayrıca uluslararası ve yerli market zincirlerinden, gıda toptancılarından, turizm acentelerinden ve farklı sektör yatırımcılarından oluşacak satın alma heyetleri ile B2B görüşmeleri organize edildi” diye konuştu. Arslan, organizasyonun; helal konusunda farkındalık meydana getirmek ve helal ticaretini geliştirmek, dünya genelinde doğru helal standartlarının oluşturulmasına ortam oluşturmak maksadı ile kurgulandığını ifade etti.
Üç gün süren fuarda Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin faaliyetleri konusunda stant kurarak ziyaretçilere bilgi verdiklerini belirten Arslan, “Dünya üzerinde sayısı 2 milyara yaklaşan Müslüman nüfusu göz önünde bulundurursak helal gıda sektörünün büyük bir öneme sahip olduğunu belirtebiliriz. Bunun yanı sıra temiz ve güvenli olduğu için de büyük bir gayrimüslim kesim de tercih ediyor” diye konuştu.

Tanıtım atağı devam etti

Arslan, Helal Fuarı ile yurtiçinde tanıtıma katkı sağlarken yurtdışında da Türkiye’nin tanıtımını yapmak amacıyla, Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle AHBİB olarak Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ile beraber Kudüs ve Tel Aviv’de Türk Tanıtım Günleri etkinliğinin yapılmasını desteklediklerini vurguladı. 28-30 Kasım 2017 tarihleri arasında ise Tel Aviv’de düzenlenen “34. ISRAFOOD Uluslararası Gıda, İçecek ve İkramcılık Ticari Fuarı”na Ekonomi Bakanlığı'nın destekleri ile milli katılım sağladıklarını anlatan Arslan, “Süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri, balık ve deniz ürünleri, sebze, meyve ve kuru meyveler, bakliyatlar; makarna, pirinç, yağlar, hayvansal yağlar, şeker, çay, kahve, dondurulmuş gıdalar, konserve gıdalar, unlu mamuller, bisküviler, ekmekler, şekerler ve çikolatalar, organik ürünler, krakerler, dondurmalar, alkollü ve alkolsüz içecekler, yiyecek ve içecek malzemelerinin sergilendiği fuara ihracat yapan firmalarımız büyük önem verdi” dedi.

Şubatta Gulfood’a çıkarma yapacaklar

Son dört yıldır yürüttükleri projelere, bu yıl bir yenisini daha eklediklerini ifade eden Mahmut Arslan, “AKİB Hububat Birliği’nin URGE projesiyle iddialıyız. Proje kapsamında 18-22 Şubat 2018 tarihlerinde Dubai’de 23. kez gerçekleşecek dünyanın en büyük gıda fuarı Gulfood’a 75 kişilik sektörel ticaret heyetiyle katılacağız ve yeni bir başarıya imza atacağız” dedi. “Kuzey Afrika ülkeleri dahil olmak üzere tüm Körfez ülkeleri, tüm Arabistan Yarımadası ve diğer tüm ülkelerin katılım sağlaması nedeniyle çok büyük bir potansiyele sahip olan Gulfood’a her yıl katılıyoruz. Türkiye’nin etkisini daha çok hissettireceğiz” diyen Arslan, “Dubai özellikle Ortadoğu ülkeleri, Afrika ve Asya ülkeleri açısından oldukça önemli bir noktada. Gulfood uluslararası gıda sektörünün buluşma noktası ve 4 bin 500 uluslararası firmanın katılımcı olarak temsil edildiği bir platform. Sektör temsilcisi olarak anavatanı olduğumuz bakliyat ürünlerinin dünya üzerinde hak ettiği değeri bulabilmesi için büyük bir inançla ve gayretle çalışıyoruz Birlik olarak ülkemizin ticari etkisinin artmasını sağlayacağız” şeklinde konuştu.

“Ordino ihracatçı üzerindeki yükün küçük bir kısmı”

AHBİB Başkanı Mahmut Arslan sektörün sorunlarından da bahsederek, şunları söyledi: “Dış Ticaret Haftası etkinlikleri kapsamında TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin dile getirdiği talepler arasında nakliye acentelerinin ordino veya başka isimler altında tahsil ettikleri evrak teslim ücretlerinin kaldırılması da yer alıyordu. TİM ve Birlikler aracılığıyla girişimlerde bulunuldu. 22 Kasım Çarşamba günü Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ve Müsteşar Cenap Aşçı’yla yapılan görüşmede ordino bedelinin kaldırılması yönünde görüş alışverişi yapıldı. Yapılan girişimlerin sonucunda bakanlık 24 Kasım’da adım atarak Gümrük İdarelerine gönderilen resmi yazıyla artık gümrük işlemlerinin herhangi bir aşamasında idarelerce ordino belgesi aranmayacağını bildirdi. Yoğun rekabet ortamında faaliyetlerini yürütmeye çalışan ihracatçılarımız için ordinonun kaldırılması haberini memnuniyetle karşıladık. Ancak ordino ihracatçı üzerindeki yükün küçük bir kısmıdır. Sadece ordinodan kaynaklı maliyet yaklaşık 700 milyon lira, konşimento ücreti, geçici kabul ücreti, free in, manifesto ücreti, tahliye ücreti ve terminal güvenlik ücreti gibi diğer işlemlerin maliyeti ise bunun 4-5 katı. Fahiş olarak nitelendirdiğimiz bu ücretlerin de makul bir seviyeye inmesi için konunun takipçisi olacağız.”