'Türkiye, ihracatçıların önünü açacak desteklerle 2023 hedeflerine yürüyor' (2)
Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, "Başta 2023 Türkiye İhracat Stratejisi olmak üzere uygulanan politikalar ile katma değer, inovasyon ve ileri teknoloji konularına öncelik veriyoruz" dedi.
İhracatçılarımızın engellerini aşmaya yönelik çalışmalarımız sürüyor
Bakan Elitaş, yassı çelik üretiminde ise sektörün ithalatta karşılaştığı haksız rekabet unsurlarının önlenmesine yönelik tedbirlerin uygulanmasına da devam edildiğinin altını çizerken, "7208.37.00.90.11, 7208.37.00.90.19, 7208.38.00.90.11, 7208.38.00.90.19, 7208.39.00.90.11, 7208.39.00.90.19, 7225.30.90.00.00 GTİP'li 'sıcak haddelenmiş yassı çelik' ürününe ilişkin olarak alınan bir başvuru üzerine, 28.01.2015 tarihli ve 29250 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2015/1 sayılı Tebliğ ile söz konusu ürünün Rusya Federasyonu, Japonya, ÇHC, Fransa, Romanya, Ukrayna ve Slovakya menşeli olanlarına yönelik bir damping soruşturması başlatıldı. Bu kapsamda, 28.08.2015 tarihli ve 29459 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin 2015/37 sayılı Tebliğ ile Slovak Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu, Japonya ve ÇHC menşeli söz konusu ürünlere geçici önlem yürürlüğe konuldu. Diğer taraftan sektörde dünyada artan korumacılık önlemleri kapsamında; ihracatçılarımızın karşılaştığı pazara giriş engellerinin tespit edilerek bertaraf edilmesine ve ülkemiz çelik ürünlerine karşı açılan soruşturmalarda ülkemizin ticari haklarının uluslararası platformlarda savunulmasına yönelik çalışmalar sürdürülüyor" dedi.
İhracattaki yavaşlama kalıcı değil
Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, 2023 Türkiye İhracat Stratejisi ve Eylem Planının, 500 milyar dolar mal ihracatını ve 1,1 trilyon dolar mal dış ticaret hacmine ulaşılmasını, dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmeyi ve ileri teknolojili ürün ihraç payını yüzde 4'lerden yüzde 15'e yükseltmeyi hedeflediğini belirtti. Türkiye ihracatının son on üç yılda gerçekleştirdiği performansla bu hedeflere yaklaşma yolunda önemli mesafe kaydettiğinin altını çizen Elitaş, "Ancak, unutmamalıyız ki; ekonomik kırılganlıkların, başta Rusya olmak üzere yakın coğrafyamızda ortaya çıkan olumsuz siyasi ve ekonomik gelişmelerin devam ettiği bir süreçten geçiliyor. Önemli ticaret ve yatırım ortağımız olan Avrupa bölgesinde halen ekonomik toparlanma devam etmekte. Bu çerçevede, küresel büyümedeki yavaşlama, petrol fiyatlarındaki düşüş sonrasında petrol ihraç eden ülkelerin gelirleri ve ithalatlarındaki azalma ve bilhassa yakın coğrafyamızda yaşanan gelişmeler gibi etkenleri de dikkate alıyoruz. Dış etkenlerden kaynaklanan söz konusu olumsuzlukların ihracat performansımızı yavaşlattığı görülmekle beraber, kalıcı olumsuz bir etkiye yol açacağını düşünmüyoruz" şeklinde konuştu.
Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşmayı özendiriyoruz
"500 milyar dolarlık ihracat hedefine aynı ihracat yapısını koruyarak, aynı politika ve stratejileri uygulayarak ulaşamayacağımız bir gerçek" diyen Elitaş, bu bilinç doğrultusunda fiyat bazlı rekabetten teknoloji, kalite, Ar-Ge, inovasyon ve tasarım yapan, markalı ve yüksek teknolojili ürünlerin ihracatını hedef alan bir sektörel yapıya geçmeye odaklanmak gerektiğine dikkat çekti. Başta 2023 Türkiye İhracat Stratejisi olmak üzere uygulanan politikalar ile katma değer, inovasyon ve ileri teknoloji konularına öncelik verdiklerine işaret eden Elitaş, ayrıca, bakanlık olarak yatırım-üretim-ihracat değer zincirinin her bir halkasına yönelik oluşturulan programlarla tüm ihracatçılara destekler sağladıklarını belirtti. Türkiye'de Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşma faaliyetlerini özendirecek şekilde uyguladıklarını aktaran Elitaş, "Bu noktada, gerek 2023 Türkiye İhracat Stratejisi ve Eylem Planı'nda, gerekse 10. Kalkınma Planı kapsamında Öncelikli Dönüşüm Programlarında ortaya konan yeni yaklaşımlar önem kazanıyor. Söz konusu eylem planında; ihracatçılarımızın Ar- Ge, patent, yatırım, tanıtım ve pazarlama destek programlarından faydalandırılmasının yaygınlaştırılması, ülkemiz ihracatçısının ihtiyaç duyduğu hammaddelerin ve ara mamullerin en hızlı ve ucuz şekilde yurt içinden tedariki ve yatırım ortamını iyileştirici politikaların uygulanması gibi birçok eylem yer alıyor. Söz konusu eylemler sorumlu ve ilgili paydaşlarla birlikte Bakanlığımız koordinasyonunda yürütülmekte ve yakından takip ediliyor" ifadelerinde bulundu.
Gümrüklere 'Tek Pencere Sistemi' geliyor
Elitaş, bu çerçevede; 64. Hükümet Programı Eylem Planında da belirtildiği üzere, ihracatta 2023 hedefine ulaşılabilmesi için 2016 yılında bir dizi yeni uygulama ve tedbir olacağını belirtti. 2016 yılında, Türk ihracatçısının üçüncü ülke pazarlarında karşılaştığı gümrük işlemleri ve bunların ortaya çıkardığı maliyetlerin asgariye indirilebilmesi için, Dünya Ticaret Örgütü kapsamında, Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşması'nın onaylanarak iç hukukun bir parçası haline getirilmesiyle, dış ticaret ve lojistik altyapısının güçlendirilmesini amaçladıklarını vurgulayan Elitaş, ayrıca, en kısa zamanda gümrüklerde uygulamaya koyacakları "Tek Pencere Sistemi" ile ilgili kurumlarca düzenlenen ve gümrük işlemlerinde kullanılan her türlü izin, belge ve onaya ilişkin işlemlerin elektronik ortamda gerçekleştirilmesi ve kontrol edilmesinin sağlanacağını söyledi. Bunlara ilave olarak, 2016 yılında girişimcilerin yurtdışı pazarlara açılması amacıyla elektronik ticaret hizmetlerinin geliştirilmesini sağlayacak bir e-İhracat Stratejisi hazırlanacağının altını çizen Elitaş, "Ülkemizin geleneksel ihracat pazarlarındaki konumunu güçlendirirken, aynı zamanda AB-dışı ülkelere olan mal ve hizmet ihracatını artırmak üzere gerekli tedbirler alınacak" dedi.
Uluslararası marka destekleri geliştirilecek
Katma değeri yüksek marka ürünlerin ihracatını teminen, tüketime yönelik ihraç ürünlerinde özgün tasarım faaliyetlerinin özendirileceğinin bilgisini veren Elitaş, nitelikli tasarımcı yetiştirilmesini sağlayacak düzenlemelerin getirileceğinin altını çizdi. Bu amaçla, ihracatçıların ihtiyaçları doğrultusunda, patent tescili ve uluslararası marka oluşturulmasını sağlayacak desteklerin daha da geliştirileceğine dikkat çeken Elitaş şunları kaydetti: "İhracatımızı güçlendirecek bir diğer alan da, savunma sanayiidir. Bu çerçevede geliştirilen projelere hız kazandırmak suretiyle, milli ihtiyaçlarımızın temininin yanı sıra, savunma sanayii ihracatında da kısa sürede ülkemizi küresel düzeyde önemli bir aktör haline getirmeyi hedefl iyoruz" dedi.
Demir-çelik sektöründe katma değer artmasına azami katkı sağlayacağız
Demir-çelik sektörünün ayrı bir öneme haiz olduğunu vurgulayan Elitaş, Avrupa kıtasından Amerika kıtasına, Orta Doğu ülkelerinden Afrika ülkelerine kadar 180'den fazla ülkeye (serbest bölgeler hariç) ihracat gerçekleştiren sektörün gerek Avrupa'da, gerekse dünyada önemli bir yeri bulunduğunu aktardı. "Dünyanın dört bir tarafında ürünlerimiz tercih edilip kullanılıyor" diyen Elitaş, 2023 Türkiye İhracat Stratejisi doğrultusunda hedef olarak belirlenen 500 milyar dolar ihracat kapsamında, demir- çelik sektörünün 55 milyar dolar ile yüzde 11'lik bir paya sahip olmasının hedeflendiğini dile getirdi. Katma değer yaratma açısından sektörde özellikle sürdürülebilir ihracat artışı sağlayacak rekabetçi yapının geliştirilmesi ve yenilikçiliğin desteklenmesi gerektiğini anlatan Elitaş, dünya standartlarında, katma değeri yüksek, nitelikli ürünler sunulmasının büyük önem taşıdığını dile getirdi. Elitaş, "Sektörün dünyada rekabetçiliğini ve ürettiği katma değeri artıracak politikaların önemli olduğuna inanarak, yapılacak çalışmalarda Bakanlık olarak azami katkıyı sağlamaya hazırız" dedi.
Gümrük Birliği'nde güncelleme müzakereleri 2016 sonunda başlayacak
AB ile ticari ilişkilerin daha adil ve çağın gereklerine uygun hale getirilmesi ve TTIP sürecine katılım hedefi çerçevesinde Gümrük Birliği'nin güncellenmesi sürecine büyük önem verdiklerini aktaran Elitaş, Gümrük Birliği'nin güncellenmesine yönelik çalışmaların Hükümet Programı'nda da yer aldığını anlattı. Elitaş, 29 Kasım 2015 tarihinde gerçekleştirilen Türkiye-AB Zirvesi'nde de Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerine 2016 yılı sonuna doğru başlanacağının ifade edildiğini belirtirken, gerek Türkiye gerek AB tarafında Gümrük Birliği'nin güncellenmesine yönelik güçlü bir irade bulunduğunu vurguladı. Üyelik müzakerelerinin canlanması ile söz konusu sürecin ivme kazanacağını belirten Elitaş, güncellenme müzakerelerinin başarı ile sonuçlanmasının ise üyelik sürecine katkı sağlayacağını kaydetti. Elitaş, bu kapsamda, 2014 yılı Ocak ayında Avrupa Komisyonu ile bir diyalog başlatıldığını aktarırken, "Burada Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerinde ele alınacak hususlara ilişkin teknik ve üst düzey görüşmeler gerçekleştirildi. 2015 yılı Mayıs ayında müzakerelerin kapsamına ilişkin AB tarafı ile mutabakat sağlandı. En erken 2016 yılının son çeyreğinde başlaması öngörülen resmi müzakerelerden önce taraflarca etki analizi çalışması, iç istişare ve onay süreçlerinin tamamlanması gerekiyor. Bu kapsamda ilgili Kurumlar, Sivil Toplum Kuruluşları ile bir iç istişare süreci başlatılmış olup, etki analizi çalışması ve müzakere hazırlık raporu hazırlanmasına yönelik olarak konu bazlı çalışmalar yürütülüyor." ifadelerinde bulundu.
STA sorunu büyük ölçüde çözülecek
Bakan Elitaş, bir taraftan sistemik sorunlara çözüm bulunması, diğer taraftan günün koşullarına uyarlanması amacıyla Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin artık zorunluluk arz ettiğini vurguladı. Türkiye'nin AB ve ABD arasında müzakere edilen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) sonucu ortaya çıkacak ekonomik blok içinde yer alma hedefinin Gümrük Birliği'nin güncellenmesi sürecine aciliyet kazandırdığını aktaran Elitaş, "GB güncellenmesi süreci kapsamında tarım, hizmetler ve kamu alımları gibi alanlarda yapılacak reform niteliğindeki açılımlar ülkemizi TTIP sürecine katılım için daha hazır hale getirecek, TTIP gibi kapsamlı bir ticari entegrasyona dahil olan ülkemizin STA sorunu ise büyük ölçüde çözülecektir" şeklinde konuştu.