Para otoritesine destek çıkan Finansbank Grup CEO'su Ömer Aras: Merkez, hedeflerini revize ederek kredibilite kazandı

ERZURUM - Finansbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Grup CEO'su Ömer Aras, Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflerini revize ederek son derece doğru bir karar verdiğini anlatarak "Bence bu kredibilite kaybı değil, kredilibite kazancı. Bunu yapmasaydı bir müddet sonra artık hedeflere ilişkin inanç kaybedilmiş olacaktı" diye konuştu. Finansbank'ın Erzurum'daki operasyon merkezi açılışı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ömer Aras, "Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflerini revize etmesi son derece doğru bir karar" diyerek, bazı kesimlerce gecikmiş gibi sorgulandığını, ancak MB'nin enflasyondaki aşağı inme direncin sistematik bir risk olarak, global ekonomiden kaynaklanan birtakım trendden olduğuna ikna olduktan sonra bu revizeyi yaptığına işaret etti. Enflasyon hedeflerine ilişkin bu yıl yüzde 9 seviyesinde, belki daha da yukarı gidebileceğini öngören Aras, bundan sonra izlenecek para politikalarının da önemli olduğuna dikkat çekti. Aras, MB'nin faiz artırımlarına devam edeceğini, gecelik faizlerde yüzde 1'lik artışın kesin gibi gözüktüğünü dile getirdi. Aras, "Önümüzdeki yıl daha önemli, piyasa beklentisi yüzde 8.1 seviyesinde, MB hedefi 7.5 olarak belirledi. Dolayısıyla orada da bir tutarlılık söz konusu" diye konuştu. Türkiye'nin artık bundan sonra mikro reformlar dönemine geçmek durumunda olduğunu söyleyen Aras, her segmentte her sektörde yapılması gereken mikro reformlar olduğunu, bunların hayata geçirilmesinde yarar olacağını dile getirdi. Aras şöyle konuştu: "Ancak şu an için en büyük soru siyasi belirsizlik. Türkiye uzun süre siyasi istikrarı yakalamış ülke olarak, dünyadaki olumlu ekonomik hava ile yürüttü. Dünyadaki olumlu hava olumsuza dönüştü. Türkiye'deki siyasi istikrar devam ediyor, ancak birtakım belirsizlikler var. Bunun ekonomiye etkisi kaçınılmaz. Umarım bu belirsizlikleri en az hasarla aşabiliriz. Dünyadaki global krizin de Türkiye üzerindeki etkileri hissedilmeye başlandı. Dışardaki kriz dengeye girdi gibi gözüküyorsa, Batı'daki finansal sistem içinde büyük bankaların bilançolarında reailize edecekleri bir miktar daha zarar olduğunu düşünüyorum. Zaman zaman kötü haber dalgalar şeklinde dış piyasadan içeriye doğru gelecektir. Ekonomimiz o bakımdan ne kadar direnç gösterebilirse, o kadar önümüzdeki dönemi iyi göreceğiz. Politik durumu daha stabil hale getirilebilirsek ve mikro reformlara devam edelirse, başarılı gelişme sürecek." Faize müdahale ekonomik popülizm Kredi kartı faizlerine müdahaleyi 'ekonomik popülizm' olarak değerlendiren Aras, "Sonuçta kontrol edilen, müdahale edilen bir ekonomiye dönüşürüz. Bunun da çıkmaz bir ekonomi olduğu dünyada ispatlandı" dedi. Aras, "Faize müdahale ettiğiniz zaman 'bugün bu faize müdahale edersin, yarın başka biri gelir başka bir faize müdahale etmeye başlar.' Sonuçta kontrol edilen, müdahale edilen bir ekonomi haline dönüşürüz ki, bunun çıkmaz bir ekonomi olduğu dünyada artık ispatlanmış vaziyette" dedi. Türkiye'nin serbest kur politikasıyla bugüne kadar iyi bir noktaya geldiğine işaret ederek, " Onun için kredi faizi yüksekti alçaktı bunu biz piyasadan daha iyi biliriz iddiasında olmak son derece yanlış" yorumunu yaptı. Döviz dirençli çıktı Maliye politikalarının genel olarak başarılı bulan, faiz dışı fazla hedefindeki düzeltme nedeniyle politikalarda bir gevşeme olduğu görüşüne ise katılmadığını vurgulayan Aras, bunun kanıtı olarak da döviz kurunu gösterdi. Aras, "Görüyorsunuz bu kadar olumsuz habere rağmen Türkiye'nin en önemli göstergelerinden biri döviz kurudur. Bir hastanın ateşini ölçen alet gibi ekonomide döviz kuru ve faizler oldukça istikrarlı ve herkesin beklentisinden daha dirençli çıktı. Faizlerde son dönemde biraz hareket görüyoruz. Biraz da likidite sıkışıklığı mevcut. Bu belli bir süre devam edecek" dedi. KOBİ kredilerinde tıkanma Bankaların 2000'li yıllarda olduğu gibi piyasada ekonomik çalkantılara karşı çok kırılgan olmadığını savunan Aras, bundan sonra gelebilecek en önemli riskin kredi riski olduğunu vurguladı. Aras, bu yüzden kredi politikalarını etkili politikalarla yönetmeye çalıştıklarını belirterek, "Önümüzdeki dönemde sorunlu kredi portföyünü minimum tutan bankalar ön plana çıkacak. 2007 yılına oranla baktığımızda belli bir miktar özellikle KOBİ segmentinde biraz daha fazla sıkışma var. Sorunlu kredi oranında şu an için yüzde yüzde 1'lerin altında bir artış sözkonusu" diye konuştu. Erzurum'a 11 milyon YTL'lik operasyon merkezi yaptı kadın istihdamını artırdı Finansbank, Erzurum'da 11 milyon YTL'lik yatırımla gerçekleştirdiği operasyon merkezini önceki gün hizmete açtı. Toplam 4 bin 350 metrekare kapalı alan üzerine kurulan merkez 700 kişiye iş imkanı sağlayacak. İstihdamın önümüzdeki dönemde 1.000 kişiye çıkartılması hedefleniyor. Finansbank bu merkezden yurt çapında 400 bin müşterisine hizmet sunacak. Finansbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Grup CEO'su Ömer Aras, açılış töreninde yaptığı konuşmada, "Erzurum'da kurduğumuz bu merkez, bölgeden göç etmeyi tercih etmeyen, yükseköğrenim görmüş ve modern bir yapıda çalışmak isteyen gençlerimize bir yuva olacaktır. Gençlerimiz, çağrı merkezlerinin genel yapısı olan esnek çalışma saatleri nedeniyle daha üniversite okurken, çalışmaya başlayabilecek" dedi. Türkiye'de istihdam sorunundan en çok etkilenen kesimin kadınlar olduğuna da değinen Aras, "Türkiye'de bankacılık sektöründe çalışanların yüzde 49'u kadınlardan oluşuyor. Biz bu merkezde kadınlarımızın özellikle de genç kızlarımızın potansiyellerini kullanmalarına imkan sağlayacağız. Bu merkezde kadın istihdamı yüzde 80'ler seviyesinde" diye konuştu.