Yaşamın yönünü çizen anılar

Cannes'da “Altın Palmiye” için yarışan “Düş ve Gerçek”, günümüzün önemli aktörlerinden Benicio Del Toro ve Mathieu Amalric’i buluşturuyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Mayıs ayının gelmesiyle birlikte vizyonda yaz durgunluğu yavaş yavaş kendisini göstermeye başlıyor. Sinemalarımızda bu hafta vizyona giren filmler arasında en ilginci, bir doktor ile hastasının ilişkisine odaklanan “Düş ve Gerçek” (Jimmy P.) Fransız yönetmen Arnaud Desplechin’in yazıp yönettiği “Düş ve Gerçek”, 66. Cannes Film Festivali’nde büyük ödül “Altın Palmiye” için yarışmış bir yapıt. “Düş ve Gerçek”te II. Dünya Savaşı’nda yaralanan ve savaş sonrasında yoğun başağrıları yaşayan hastayı “Traff ic”, “Kapışma” ve “Olağan Şüpheliler”in aktörlerinden Benicio Del Toro, onun iyileşmesine yardımcı olan antropolog-psikilogu ise “Kelebek ve Dalgıç”la hatırladığımız Mathieu Amalric canlandırıyor. Georges Devereux’un alanında çığır açan etnografik psikanaliz çalışması “Reality and Dream: Psychotherapy Of A Plains Indian”dan uyarlanan “Jimmy P.” durgun ilerleyen hikâyesine rağmen, usta iki aktörün başarılı oyunu ile özellikle insan psikolojisiyle ilgilenen seyircilerin ilgisini çekebilecek nitelikte. “Düş ve Gerçek”te; II. Dünya Savaşı’nda Fransa’da savaşmış olan kızılderili Jimmy Picard, savaş sonrasında çektiği şiddetli baş ağrıları, ani görme ve işitme kayıpları üzerine özel bir nöroloji hastanesine yatıyor. Doktorlar Jimmy üzerinde çeşitli testler uygulamalarına rağmen rahatsızlığının nedenini bir türlü bulamıyorlar. Psikianaliz seanslarıysa, doktorlar Kızılderililer'in kültürlerine yeterince hakim olmadığı için başarısızlığa uğruyor. Bunun üzerine Jimmy için Fransız bir antropolog, psikolog ve Yerli Amerikan Kültürü Uzmanı George Devereux hastaneye geçici görevle çağrılıyor.

Beyazperdenin Kızılderilileri...

Pek çok western’in tek boyutlu olarak “vahşi” klişesiyle tanımladığı Kızılderililer, bazı filmlerde daha derin işlenerek seyirciye sunulmuştu. İşte hemen akla gelen beyazperdenin bazı Kızılderilileri: 

Maskeli Süvari (2013): Ataları arasında Kızılderililer de olan Johnny Depp, “The Lone Ranger”ın son çekiminde, beyaz adamı bayağı ezen, hatta onu yüzeysel bulan Tonto karakterine hayat vermişti. 
Pocahontas (1995): Animasyon dünyasına Kızılderilileri derinlemesine işleyerek taşıyan bu çizgi film o kadar sevildi ki devamı da çekildi.  
Guguk Kuşu (1975): Beyazperdenin belki de en karizmatik Kızılderilisi, Jack Nicholson’ın tımarhanede arkadaş olduğu, devasa boyutlu, hiç konuşmayan yerliydi. 
Son Mohikan (1992): 1757’de yaşanan Fransız-Yerli savaşını konu alan film, Daniel Day-Lewis’in oyunuyla ölümsüzleşmişti.