Tarihe ilgi bakanlığın kesesini doldurdu

Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü, 5 yıl önce 70 milyon lira olan müze gelirlerini, 2012'de 280 milyon liraya yükseltti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Türkiye'nin tanıtımına ve kültürel varlığın korunmasına destek sağlayan Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM), 5 yıl önce 70 milyon lira olan müze ve ören yeri gelirlerini, 2012'de 280 milyon liraya yükseltti.
 
DÖSİMM Merkez Müdürü Murat Usta, kurumun, kendi kanunu olan ve gelirini elde eden Türkiye'deki nadir döner sermaye işletmelerinden birisi olduğunu hatırlattı.
Ağırlıklı olarak müze ve ören yerleriyle arazi tahsislerinden elde ettikleri gelirleri yine Türkiye'nin kültürel varlığının ortaya konulması, korunması ve geliştirilmesi için harcadıklarını belirten Usta, son 4 yılda Türkiye'nin tanıtımına 56,5 milyon lira kaynak ayırdıklarını bildirdi.
Gelirlerinin artmasının yönetim anlayışındaki değişiklikle paralel olduğuna dikkati çeken Usta, bu değişikliğin, geleneksel el sanatlarını sattıkları mağazaların ve müzelerin içerisindeki kafeterya, satış yeri gibi müze içi eklentilerden elde ettikleri gelirleri etkilediğini söyledi.
İşlettikleri mağaza sayısının 2009 yılına kadar 9 olduğunu ve geçmiş yıllarda zarar ettiklerini belirten Usta, "Şimdi 55 müze mağazamız, 37 müze kafeteryamız var. 55 mağazada 11 binin üzerinde ürün çeşidine ulaştık. Müze gelirimiz 5 yıl önce 70 milyon civarındaydı, 2012'yi 280 milyon lira gelirle kapattık" dedi.
 
2013'de 370 milyon lira gelir bekleniyor
 
Müze ve ören yerlerindeki gelir yükselişinin çağdaş müzecilik anlayışının etkisiyle arttığını vurgulayan Usta, "DÖSİMM'in 2008'de yaklaşık 150 milyon bütçesi vardı. 2013 bütçemizi ise 370 milyon lira üzerinden Maliye Bakanlığı'na sunduk. Müze ve ören yerlerinden elde edilen gelir çağdaş müzecilik anlayışına gidilmesi nedeniyle önemli oranda arttı. Müze giriş kontrol sistemleri, turnikeler, kamera sistemleri, gişeler yenilendi. Oradaki personelin kılık kıyafetinden ziyaretçilerle kurdukları iletişime kadar pek çok şeyi değiştirdik."
 
"Müzeler sosyal alanlar olmalı"
 
Türkiye'deki müzelerin mekanlarının da tarihi özellikler taşıdığı için paha biçilemez değerde olduğuna işaret eden Usta, şunları kaydetti:
"Müze ziyaretçisi gişeden başlayarak ziyaretini tamamladığı ana kadar keyif almak, hoş vakit geçirmek, bilgisini ve görgüsünü arttırmak için geliyor oraya. Dolayısıyla sistemin güzel işlemesi gerekiyor. Müzeler artık daha yaşayan yerler. Yurt dışındaki gibi müzeler kurmaya başladık. Gelişmiş ülkelerde müzeler insanların birbirine randevu verdikleri yerler. Biz de maalesef okul gezilerinden hatırladığımız dar, sıkıcı çerçevelerde sunulan mekanlar gibi algılanıyor. Halbuki müzeler en popüler sosyal alanlar olmalı."
 
Bakanlık, geleneksel el sanatları üretimine teşvik edecek
 
DÖSİMM'in geleneksel el sanatı mağazalarında (GES) satılan ürünlerin hem kültürel mirası canlı tuttuğunu hem de geliri arttırdığını belirten Usta, şunları söyledi:
"Şu anda 8 mağazamız var. Geçmişte geleneksel el sanatının koruma misyonunu bakanlık, üreticiden ürün satın alma olarak yerine getirmiş. Bu süreçte önemli olan üreticiye bir pazar bulmak, üreticinin önünü açmak. O dönemlerde alınanlar hala duruyor. 4 yıldır hiç ürün almadan onları satmaya devam ediyoruz. Şimdi istiyoruz ki başka bir ürün alım davetinden tutun da gençleri geleneksel el sanatı üretmeye teşvik edecek, eğitimli tasarımcıları geleneksel el sanatının içine sokabilecek bir model düşünüyoruz. Tasarımcılara ilham kaynağı olabilecek ürünlerimiz var. Dünyaya bu ürünleri, renkleri, desenleri, hikayeleri ihraç etmek istiyoruz."
 
GES'lerde kar 3 yılda 2 misline çıktı
 
Mağazalarda satılacak ürünler için sanatçılara, öğrencilere, tasarımcılara, hocalara, ev hanımlarına ve el sanatı ustalarına çağrıda bulunacaklarını belirten Usta, şöyle konuştu:
"Geçmişte bu alım süreçleri bürokratlarla yapılmış ancak biz tüm sektörü hatta büyük şirketleri, yöneticilerini de sürece dahil ederek pazara güçlü gireceğiz. Sanatçılarımızı ve özünden hiçbir şey kaybetmeden el sanatlarımızı, kültürümüzü dünyaya açacağız. Piyasadaki sıradan bir aracı kendi kazancını artırma kaygısında olabilir ama devlet hem kendi kazancını hem de vatandaşın kazancını düşünecek. Biz Anadolu'nun en ücra yerlerindeki zanaatkarlarımızı bile dünya pazarına açmayı hedefliyoruz. GES 2012'yi 2 milyon 956 bin 974 lira gelirle kapattı. Faaliyet karımız 3 yılda neredeyse 2 misline çıktı. Bu yapılan yatırımların karşılığı."