Şehrin caz hali için geri sayım başladı

Zühre KURT

34. Akbank Caz Festivali, caz dünyasının önde gelen isimlerini ve heyecan verici müzik projelerini bir araya getirmeyi hedefliyor. Festival, 28 Eylül–13 Ekim tarihleri arasında müzikseverleri 200’den fazla müzisyen ve özgün performanslarla buluşturacak.  

Festivali’nin kültür sanat dünyası için büyük bir önem taşıdığını belirten Akbank Genel Müdürü Kaan Gür; “Akbank olarak, sanatın tüm renklerini sahipleniyoruz ve sürdürülebilir projeler geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Caz festivalimiz de bu bağlamda bizim en uzun soluklu projelerimizin başında geliyor. Cazın birleştirici, özgürleştirici ve yaratıcı gücüne inanıyor, bunu geleceğe taşıyıp yeni nesillerle buluşturmak için çalışıyoruz” dedi.  Organizasyonu ve içerik planlaması Pozitif iş birliğiyle gerçekleştirilen 34. Akbank Caz Festivali, 28 Eylül’de Müze Gazhane’de Kenan Doğulu’nun konseri ile başlayacak.

Akbank Caz Festivali Direktörü Gözde Sivişoğlu festival öncesinde DÜNYA Gazetesi’nin sorularını yanıtladı:

Caz festivalinde müzikseverleri nasıl sürprizler bekliyor?

Festival bu yıl 34 konsere ve 200’e aşkın sanatçımıza ev sahipliği yapıyor. Bunun yanı sıra birçok atölye çalışmaları, eğitim programları, tartışma alanları yarattığımız farklı komünitelerle ve sanat kurumları ile bir araya geldiğimiz birçok içerik festivalimizde mevcut. Bu yıl festivale farklı müzik türlerinden sanatçılarımızı da davet ederek cazı diğer müzik türleriyle buluşturmak için yola çıktık.

İstanbul’un 10 farklı bölgesinde 20 farklı mekanda seyircilerimizin karşısına çıkıyoruz. Sabah konserlerimizle, akşamüstü konserlerimizle ve ücretsiz konserlerimizle dolu dolu bir festival geçireceğiz. Festival, Beyoğlu’ndan Yeniköy’e, Moda’dan Kuzguncuk’a kadar uzanacak. Beyoğlu’nda yer alan caz kulüplerinde birbirinden değerli sanatçılarımız “Caz Kulüpleri Gecesi’nde sahne alacak. Klasik müzik ile cazın kesişim serüvenine kapsamlı bir bakış sunan Klasikten Caza söyleşisi, özgür caz tarihinin önemli anlarını ve bu hareketin Amerikan tarihindeki sosyopolitik etkilerini kayıtlarla inceleyecek olan Özgür Caz söyleşisi çok bilgilendirici ve keyifli söyleşilerimiz. İsmet Sıral’ı ve onun sıra dışı müzikal vizyonunu yeniden keşfetmeye davet eden Çağının Ötesinde Müzisyen İsmet Sıral ve “Belgeselin Belgeseli” de oldukça sürprizli bir söyleşi olacak.

Katılımcılara dinledikleri müziklerle bir paylaşım alanı yaratan Caz Dinleme Kulübü, müzik dinlemeye, ilham almaya ve üretmeye çağıran Müzik Yolculuğunun Peşinde ve akademiden, sahneden ve müzik sektörünün içinden gelen konukların katılımıyla, caz ve doğaçlama müziği eğitiminde akademi ve sahne konusunu ele alacak Caz Ağı Paneli olan Akademiden Sahneye, BAU Konservatuvar ve Zuhal Müzik iş birliğiyle yeni yeteneklere alan açmak ve genç müzisyenlerin desteklenmesini hedefleyen JamZZ Masterclass programı düzenlenecek.

Festivalde, Türkiye'ye ilk kez gelecek sanatçılar var

Türkiye’ye ilk kez gelecek olan sanatçılar var mı?

Her sene programı oluştururken yenilikçi ve çeşitliği korumaya çok dikkat ediyoruz. Klasik caz, modern caz, hip-hop ve caz birliktelikleri, avangard tarzlar, Türk makamlarının cazla harmanlanan projeleri gibi birçok örneği barındırıyoruz. Muhteşem bir mekân olan Ses 1885 - Ortaoyuncular Tiyatrosu’nda Vanity Fair’in “caz sahnesini silkeleyen milenyal” olarak tanımladığı Tatiana Eva-Marie, 70’lerinde olmasına rağmen hiçbir yavaşlama belirtisi göstermeyen ve Ethnic Heritage Ensemble’ın 50 yıllık birikimini sahneye taşıyacak olan Khalil El Zabar, soul, R&B ve funk gibi müzik türleri ile dinleyiciyi ayağa kaldıran Adi Oasis, 25 yaşında kelimenin tam anlamıyla bir virtüöz olan Isaiah Collier, caz geleneklerini modern yaklaşımlarla buluşturarak orijinal bir tını yaratan EABS, Grammy ödüllü caz ve elektronik müziği birleştiren Blue Lab Beats ve şarkılarıyla geleneklerini, köklerini yaşatmayı arzulayan Dave Okumu & 7 Generations Türkiye’ye ilk kez gelecek isimlerden.

Özel projeleri de saymadan geçmemek gerekiyor çünkü çok değerli isimleri ağırlıyoruz. Şehir gürültüsünden beslenen Tophane Noise Band, 2 önemli davulcu ile Rana Uludağ ve Berke Can Özcan’la festivale özel bir proje gerçekleştiriyor. Ayrıca Birdman film müzikleri ile tanınan ve Grammy ödülüne sahip olan Antonio Sanchez ve dörtlüsü, 13 Ekim’de Zorlu PSM’de olacak. Bu dörtlüde dünyanın ve Türkiye’nin en önemli piyanistlerinden Aydın Esen de yer alıyor.

Festivale katılanların demografik yapısı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Festival, 1991 yılında İstanbul’da düzenlenen konserler ile başladı ve o günden beri dünyanın en önemli caz müzisyenlerinin yanı sıra, gelecek vadeden genç kuşaktan yeni isimlere de programlamasında yer vermeye devam ediyor. Bu değerleri kaybetmeden dünyanın değişen, yenilenen beğenilerini ve tatlarını da festivale eklemek gerekiyor. Biz de geçmiş ve gelecek arasında bir denge kurarak ilerliyoruz. Her seyircimiz mutlaka kendilerine uygun farklı içerikleri festivalimizde takip edebiliyor.

Öğrenciler için her zaman erişebilir bir festival olmayı amaçlıyoruz; oldukça fazla öğrenci izleyicimiz oluyor. Çocuk atölyeleri ile 7-12 yaş arası çocuklarımızı misafir ediyoruz. Festival, gelecek vadeden genç kuşaktan yeni isimlere de programlamasında yer vermeye devam ediyor. Gençlerin takip ettiği isimleri de festivalde ağırlamak bu bağlamda çok önemli. Çünkü gençler artık teknoloji ile birçok isme kendisi ulaşabiliyor, yeni isimleri keşfedebiliyor ve takip ettikleri isimleri festivalde görmek onları çok heyecanlandırıyor. 

“Festival kültürel gelişimi odağına alıyor”

Sürdürülebilir bir festival yapmanın altını çizen Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı, festival öncesinde gazetemize değerlendirme yaptı.

Uzun soluklu bir festival yapıyorsunuz. Türkiye’de caz müziğine olan ilgi nasıl?

Festivalimizin hem yerli hem de uluslararası sanatçılardan oluşan zengin kadrosuyla, müzikseverlere ilham verici bir deneyim sunacağına inanıyoruz. Akbank Caz Festivali ile sadece bir müzik etkinliği olmanın ötesinde, toplumsal kültür gelişimine katkı sağlayan kültürel ve sanatsal bir platform olma misyonumuzu sürdürüyoruz. Kültürel gelişimi odağına alan ‘insan için sürdürülebilirlik’ bakış açısıyla özel eğitim programlarına ve eğitici projelere yer veriyoruz. Festivalimiz hem geçmişin hem de geleceğin müzikal mirasını yaşatmak için büyük bir rol oynuyor. Festival, caz müziğinin zengin tarihini ve çeşitliliğini kutlayarak, bu kültürel mirası yeni nesillere aktarıyor.

Toplumumuzun caz müziğine olan ilgisi yıllar içinde sürekli olarak artış gösterdi. Başlangıçta daha niş bir kitleye hitap eden caz, Akbank Caz Festivali gibi etkinlikler sayesinde daha geniş bir dinleyici kitlesine ulaşmayı başardı. Bugün Türkiye’de caz müziği, sadece dinlenilen değil, aynı zamanda üretimi de yapılan ve genç müzisyenler tarafından benimsenen bir müzik türü haline geldi. Akbank Caz Festivali de bu gelişimde öncü bir rol oynuyor, caz müziğini sadece büyük sahnelere değil, şehrin farklı noktalarına da taşıyarak buluşturuyor.