Sanat alışverişle buluştu
Deneyim mağazacılığında yeni adımlar atmaya devam eden Boyner, yenilenen İstinyePark İstanbul mağazasında sanatla nefes alan bir alışveriş deneyimi tasarladı. Farklı disiplinlerden sanat eserlerinin yer aldığı Boyner İstinyePark İstanbul, ziyaretçilerine sergi deneyimi yaşatıyor.
Boyner, İstinyePark İstanbul mağazasını yeniden tasarlayarak moda, sanat, teknoloji ve deneyimi bir araya getirdi. Farklı dallardan pek çok sanatçının eserlerine ev sahipliği yapan, modayı sanatla iç içe bir şekilde sunan mağaza, ziyaretçilerine sergi hissi yaratıyor. Aslı Şarman, Burak Tozkoparan, Büşra Kölmük, Cansu Dinç, Gamze Araz Eskinazi, Yiğit Yazıcı, Nohlab, Lalin Akalın ve Distcollective’in Boyner İstinyePark İstanbul’a özel tasarladığı eserleri, mağazanın dört bir yanında sergileniyor. Sanatçıların seramik, ayna, tel, epoksi, atık cam ve atık metal gibi farklı materyaller ile yenilenen mağazanın mimarisine ve ruhuna uygun olarak tasarladığı eserler moda ile sanatın birleşimini yansıtıyor.
“Boyner İstinyePark İstanbul’u modanın sanatla birleşimi olarak tasarladık”
Boyner Büyük Mağazacılık Pazarlama ve Marka Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Nurçin Koçoğlu; "Sanat, insanın kendini en doğal şekilde ifade ettiği alanlardan biri. Dönüşen perakende trendleri içinde de oldukça geniş bir yer buluyor. Biz de son dönemde hem mağazalarımızla hem de farklı projelerimizle sanatın içinde yer alıyor, sanat, moda ve deneyimi bir araya getiriyoruz. Boyner İstinyePark İstanbul'un yenilenen modern mağazacılık anlayışında da sanatın izlerini keşfedeceğimiz bir alışveriş deneyimi tasarladık. Burada çok değerli sanatçılarla iş birliği yaptık. Mağazamızdaki eserler, sanat ve moda arasında kurduğumuz yoğun ilişkiyi hayatla iç içe bir şekilde yansıtıyor. Yarattığımız hikayede alışveriş ve sanatın bir arada nasıl bir harmoni yaratabildiğini deneyimle bir arada göstermek istedik. Sonuca geldiğimiz de ise muhteşem bir uyum yakaladık. Şimdi; hayatın içinden, dinamik, keyifli ve iyi hissettiren bir deneyimi ziyaretçilerimizle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Boyner’in sanatla nefes alan yönünü gösterdiğimiz farklı projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz” dedi.
Doğanın özünden gelen ilham: Goddesses
Mağazanın üst girişinde göz alıcı bir şeker pembesi fon üzerinde, zarafet ve neşeyle el sallayan 8 Tanrıçayı simgeleyen seramik portreler ziyaretçileri karşılıyor. Seramik sanatçısı Aslı Şarman'ın hayal dünyasının hayata gelmiş hali olan Tanrıçalar; Güneş, Rüzgar, Bilgelik, Çiçek, Cümbüş, Deniz, Bereket ve Ay’ı yansıtıyor. Bu eserler Aslı Şarman’ın hayatı doğa, neşe, güzellik, bilgelik ve bereket ile yaşamaya dair bizlere verdiği ilhamın simgelerini oluşturuyor. Aynadan yansıyan sanat: Surge Mağazanın alt katındaki kasa arkasında illüstratör Burak Tozkoparan'ın eseri "Surge", 9 metrekarelik dev bir ayna üzerinde hayat buluyor.
Çevre dostu yaratıcılık: Aurora, Bamboo, Gate
Cam sanatçısı Gamze Araz Eskinazi'nin tasarladığı Kuzey Işıkları "Aurora" enstalasyonu, yürüyen merdivenlerin üzerinde parlayan rengarenk camlarıyla ziyaretçilerin kendi içindeki ışıkları görmelerine ilham veriyor. Metal ve heykel sanatçısı Büşra Kölmük'ün "Gate" adlı eseri, Carl Jung'un varoluşsal inançlarından birini fiziksel olarak yansıtıyor: “Görünmez ipliklerle birbirine bağlı olan her canlı birbirinin hayat akışını değiştirebilme potansiyeline sahiptir". Tek tek elde tasarlanmış portrelerin yer aldığı bu metal kapı, izleyicinin hayatındaki insanları temsil ediyor. 2.30 metre yüksekliğe ve 1.80 metre genişliğe sahip olan heykel, atık metallerin kullanımıyla geri dönüşüm sanatının yaratıcı eserleri arasında yer alıyor.
Dijital eserlerin büyüsü
Mağazanın her iki katında heykelimsi led paneller ile sergilenen dört farklı dijital eser, Boyner’in yenilikçi yüzünü temsil eden modern bir soluk olarak ön plana çıkıyor. “Nohlab” sanatçıları tarafından tasarlanan ve birbirine değerek belli bir senkrona uymaksızın adeta tek bir ekranmış gibi yorumlanan kare ekranlar üst katta yer alıyor. Aktif spor alanında yer alan “Pinscreen” eseri ise heykelimsi bir yapıya sahip. Eserin iç ve dış cephesindeki led ekranlar sahip oldukları eğrisel yapıyla ortamın dinamik havasına ayak uyduruyor. Mağazanın alt kat giriş cephesini kaplayan ve Lalin Akalın tarafından tasarlanan yapay zeka destekli “Mercurai”ın içinde yer alan led paneller ise Distcollective’in “Scales” adlı dijital eserine ev sahipliği yapıyor.