Müzikal efsanesi gün sayıyor

25 yılı aşan geçmişiyle dünya çapında 40 ülke, 110 şehirde, 65 bin performansla 80 milyonluk bir izleyici kitlesine sahip olan “Operadaki Hayalet”, 7 Nisan-17 Mayıs tarihlerinde Zorlu Center PSM’de yorumlanacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sahnede çeyrek asrı deviren Broadway efsanesi “Operadaki Hayalet” (The Phantom of the Opera) ilk kez Türk seyircisi ile buluşmak için gün sayıyor. 7 Nisan-17 Mayıs tarihlerinde Zorlu Center PSM’de sanatseverlerle buluşacak olan “Operadaki Hayalet” ekibi, yoğun bir tempoyla hazırlıklarına devam ediyor. 

Efsanevi İngiliz besteci Sir Andrew Lloyd Webber’in en sevilen eseri “Operadaki Hayalet”, Paris Operası’nda hayalet olarak tanınan, yüzü ileri derecede deforme olmuş bir müzik dâhisinin, yetenekli ve güzel soprano Christine’e olan saplantılı aşkını konu alıyor. “Operadaki Hayalet”; kıskançlık, çılgınlık ve ihtirasın kesiştiği bir hikayeyi konu alıyor. Fransız yazar Gaston Leroux’ın aynı adlı romanından uyarlanan müzikal, sayısız başarısının yanı sıra, ilginç prodüksiyon detaylarıyla da dikkat çekiyor. 

Gelmiş geçmiş en başarılı ve uzun soluklu müzikal olarak nitelendirilen “Operadaki Hayalet” gişe hasılatıyla “Titanic”, “E.T.” ve “Star Wars” gibi filmleri geride bırakarak, “dünyanın en çok gişe hasılatı yapan performansı” olma unvanını elinde bulunduruyor. 

Efsanevi şarkılarıyla da akıllara kazınan “Operadaki Hayalet” albümüyle, İngiltere müzik tarihinde listelere bir numaradan giriş yapan tek müzikal olma özelliğini taşıyor. Albüm satışları dünya çapında 40 milyonu aşan müzikalin, içlerinde Tony ve Oliver Ödülleri de olmak üzere 50’den fazla tiyatro ve müzikal ödülü bulunuyor. 

Oyuncular, teknik ekip ve orkestra da dahil olmak üzere 130 kişilik bir ekipten oluşan gösterinin her bir performansında; 230 kostüm, 281 mum, 14 şifonyer, 250 kg kuru buz ve 10 adet sis makinesi kullanılıyor. Ayrıca her bir performansta 22 sahne değişimi bulunuyor. “Operadaki Hayalet”in dekorunun en önemli parçalarından biri olan 1 tonluk tamamı kristalden yapılma avizesi ise izleyicilere her performansta unutulmayacak bir deneyim yaşatıyor. 

25 yılı aşan geçmişiyle dünya çapında 40 ülke, 110 şehirde, 65 bin performansla 80 milyonluk bir izleyici kitlesine sahip olan “Operadaki Hayalet”, dünya turneleri kapsamında 15’ten fazla dile çevrildi. 

İlk olarak 1986 yılında Londra’da sahnelenen müzikal, aradan geçen 28 yıl boyunca sadece Broadway’in en uzun soluklu şovu olmakla kalmadı, birçok kez beyaz perdeye de uyarlandı. Bu uyarlamalardan biri de Joel Schumacher’ın yönetmenliğinde çekilen ve 2004 yılının sonlarında vizyona giren müzikal-film oldu. Film, 3 dalda Oscar’a, 3 dalda ise Altın Küre’ye aday gösterilirken Hayalet rolünde yer alan Gerard Butler’ı da sinema dünyasına kazandırdı. 

Gösterinin biletleri www. zorlucenterpsm. com.tr internet sitesinden alınabilir.

En görkemli sahneler 

• “Operadaki Hayalet”in en bilinen sahnesinde Hayalet’in operaya saldırısıyla salona “düşen” dev avize başrolde. 1 tonluk avizenin tamamı kristalden yapılma. 
• Bir başka önemli sahne tüm oyuncuların katılımıyla gerçekleşen karnaval sahnesi. “Masquerade” şarkısının söylendiği karnavala “Kızıl Ölüm” (üstte) kıyafetindeki Hayalet damga vuruyor. 
• Hayalet’in Christine’i operada saklandığı bölüme götürdüğü sahne de çok görkemli. Mum ve sislerle yaratılan su kanalı, cazip bir görsellik sunuyor.