Kızıl Gezegen'de yapayalnız bir adam
NASA’nın açıklamasıyla bilim dünyasının gündemini değiştiren gezegen, bugün vizyona giren filmle sinemanın da merkezinde. Andy Weir’ın romanından uyarlanan “Marslı”da, öldü sanılarak Mars’ta bırakılan bir astronotun öyküsü anlatılıyor
Ülkemizde İthaki Yayınları tarafından okura sunulan Andy Weir'ın çoksatan romanı “Marslı”dan uyarlanan aynı adlı film, sinemalarımızda bugün vizyona giriyor. Bilimkurguya yeni bir soluk getiren “Marslı” (The Martian), “Gladyatör”ün yönetmeni Ridley Scott'ın imzasını taşıyor. Aksiyon ögeleri de barındıran filmin başrolünde ise Matt Damon var. Bir astronotu canlandıran Damon'a filmde; Jessica Chastain, Kristen Wiig, Jeff Daniels, Michael Peña, Kate Mara, Sean Bean, Sebastian Stan, Aksel Hennie, Donald Glover ve Chiwetel Ejiofor eşlik ediyor.
Dünyada bazen hepimiz yalnızlık hissini yaşarız, ancak Mars’ta yalnız olma hissini sadece filmin kahramanı Mark Watney biliyor. NASA’nın yaptığı açıklamayla tekrar gündeme gelen Mars’ın “mekân” olduğu filmde; astronotlar bir görev için bu gezegene gönderiliyorlar. Mark Watney (Matt Damon) isimli astronot, şiddetli bir fırtına sonrası öldü sanılarak ekibi tarafından terk ediliyor. Fakat Mark Watney hayatta ve Mars’ta yapayalnız. Elindeki sınırlı olanaklarla, zekasını ve dayanıklılığını kullanarak dünyaya yaşadığına dair bir sinyal göndermeye çalışıyor. Milyonlarca mil uzakta NASA ve uluslararası bilim adamı durmaksızın bu “Marslı”nın eve dönmesi için uğraşırken, ekip arkadaşları da cesur bir kararla kurtarma operasyonunda yer alıyorlar. Tüm dünya Mark Watney’nin güvenli bir şekilde evine geri dönmesi için kenetleniyor. “Bu bir nihai hayatta kalma hikayesi” diye sözüne başlıyor yönetmen Ridley Scott ve şöyle devam ediyor: “Mark hayal edilemeyecek bir uzaklıkta yapayalnızdır ve hayatta kalması tamamen kendi elindedir. Mark’ın kaderi paniğini kontrol etmesine, ölümün kaçınılmaz olduğunu kabullenmesine, eğitimine, mizah anlayışı sayesinde sakin kalmasına ve problem çözebilme yeteneğine bağlıdır.”
Matt Damon yorumluyor
Watney’nin espri anlayışı, tüm umutsuzluklarla ve zorlaşan şartlarla başa çıkmasını sağlıyor. Hep iyimser kalabilmesi, hikâye ve karakter için hayati önem taşıyor. Matt Damon’ı karakterine çeken bu yönü oluyor. “Sadece Watney değil, bütün karakterlerin espri anlayışına hayran kaldım” diyor Damon. “Filmin komik yönü asla üstünkörü geçilebilecek bir konu değil ve içerisindeki dramla birbirini tamamlıyor. Bu bilim kurgu filmlerinde sıkça rastladığımız bir durum değil.”
Filmin 'mars'ı Ürdün
“Marslı”’nın ilk fotoğraf çekimi 8 Kasım 2014’te Budapeşte’de başlıyor. Bu Orta Avrupa başkenti, birçok güzel mekânı yüzünden, pekçok Holywood filmine ev sahipliği yapıyor. Ancak özellikle film yapımcılarının dikkatini çeken unsur Korda Stüdyoları. Stüdyonun 6. sahnesinin dünyanın en büyüğü olduğu söyleniyor, bir Mars ortamı yaratmaya ve MAV’nin fırlatma ünitesi için uygun durumda. Set, diyalog sahnelerini, kapsül içi çekimleri ve büyük kum fırtınalarını çekmek için ideal. Büyük ölçekli çekimler daha sonra Ürdün’de tamamlanıyor. Filmin yapımcıları “Avustralya’nın en ücra yerlerini Mars yüzeyine benzer bir yer bulmak için keşfe çıktık. Ancak başarısız olduk. Öncelikle Mars’ta geçen iç mekân çekimlerini tamamladık ve Ürdün’de çektiğimiz dış mekân çekimleri ile birleştirdik. Prodüksiyon sırasında, uzay gemisi Hermes için, Korda’nın tüm altı seti kullanıldı" diyor.