En çok Oscar kazanan oyuncular hangileri?

Hakan SONOK

Dört Altın Küre, iki Oscar kazanan, dört çocuk babası Tom Hanks bu yıl Dan Brown'ın yarattığı roman karakteri Profesör Robert Langdon'ı üçüncü kez beyazperdede canlandıracak...

Daha önce "Da Vinci Şifresi-The Da Vinci Code" (2006) ve "Melekler ve Şeytanlar-Angels & Demons"da (2009) karşımıza çıkan bu karakterin "Cehennem-Inferno"daki maceralarının dekorlarından biri bin beş yüzyıllık Aya Sofya olacak...

Ekim 2016'da sinemalarda gösterilecek olan "Cehennem"in yönetmeni "A Beautiful Mind-Akıl Oyunları"nın (2001) yapımcısı ve yönetmeni olarak iki Oscar kazanan Ron Howard...

Tom Hanks'e 26 Şubat 2017 Pazar gecesi üçüncü Oscar'ını kazandırabilecek filmin adıysa "Sully"..."Sully" Eylül 2016'da sinemalarda gösterilecek...

15 Ocak 2009'da kaptan pilot Chesley Burnett "Sully" Sullenberger yönetiminde 1549 sayılı uçuş New York'daki LaGuardia Havalimanından başladı...Kalkıştan hemen sonra uçak bir kaz sürüsüyle çarpıştı, kazlar motorlara girdi, motorlar durdu...Kaptan pilot, bu korkunç olay karşısında paniğe kapılmayıp, sakinliğini koruyarak dev makineyi Manhattan'daki Hudson Nehrinin soğuk sularına yumuşak bir şekilde indirmeyi başardı, uçak batmadı, kısa sürede uçaktaki herkes tahliye edildi ve kaptan pilotun kendisi dahil 155 insanın hayatı kurtuldu...İkişer Oscar'lı yönetmen Clint Eastwood ve oyuncu Tom Hanks işte bu gerçek öyküyü / mucizeyi beyazperdede canlandırmak için bir araya geldi...

Eastwood "Unforgiven" (1992) ve "Million Dollar Baby"le (2004), Tom Hanks ise "Philadelphia" (1993) ve "Forrest Gump"la (1994) Oscar sahibi...

350 milyon dolarlık bir serveti olan Tom Hanks’in ataları Portekiz ve İngiltere kökenli…Bugüne kadar canlandırdığı karakterler arasında Hollywood'un kurucu babalarından Walt Disney de ("Mr. Banks" 2013) bulunuyor... Oyuncu dört filmde iki kez yılın en iyi yönetmeni Oscar'ına layık görülen Steven Spielberg'le çalıştı...Hanks uzun yıllar abur cuburla kötü beslendiğinden, filmlerdeki rolleri için aşırı kilo alıp verdiğinden ve bel çevresi kalın olduğundan dolayı diabet 2 hastası olduğunu söylüyor...

En çok Oscar kazanan oyuncular:

*Katharine Hepburn (dört kez)

Morning Glory (1933)

Guess Who's Coming to Dinner (1967)

The Lion in Winter (1968)

On Golden Pond (1981)

*Walter Brennan (üç kez)

Come and Get It (1936)

Kentucky (1938)

The Westerner (1940)

*Ingrid Bergman (üç kez)

Gaslight (1944)

Anastasia (1956)

Murder on the Orient Express (1974)

*Jack Nicholson (üç kez)

One Flew Over the Cuckoo's Nest (1975)

Terms of Endearment (1983)

As Good as It Gets (1997)

*Meryl Streep (üç kez)

Kramer vs. Kramer (1979)

Sophie's Choice (1982)

The Iron Lady (2011)

*Daniel Day- Lewis (üç kez)

My Left Foot: The Story of Christy Brown (1989)

There Will Be Blood (2007)

Lincoln (2012)

Tom Hanks'in ilgilendiği proje: "Canavarların Bahçesinde"

Erik Larson’ın yazdığı ve Türkiye’de Hemen Kitap Yayınevi tarafından okurlara sunulan “In the Garden of Beasts: Love, Terror, and an American Family in Hitler's Berlin- Canavarların Bahçesinde” (2011) adlı roman, yönetmen Luchino Visconti'nin "The Damned-Lanetliler" adlı filmi (1969) gibi 1934'te Hitler'i "Tek Adam" haline getiren "Uzun Bıçaklar Gecesi"ni konu alıyor...

Bu kitap gerçekten yaşamış karakterlere sahip; 30 Ağustos 1933-29 Aralık 1937 tarihleri arasındaki ABD’nin Berlin Büyükelçisi William Edward Dood (1869-1940) ile kızı Martha baş karakterler…

Tom Hanks büyükelçiyi, Natalie Portman büyükelçinin çapkın kızını canlandırabilir...

Hitler, Herman Göring, Başbakan Yardımcısı Franz von Papen kitabın diğer karakterleri…

Roman tümüyle Ian Kershaw gibi Nazi dönemi uzmanlarının o dönemle ilgili yazdıklarına dayanıyor… “Canavarların Bahçesinde” Adolf Hitler’in hem Cumhurbaşkanlığı ve hem Başbakanlık yetkilerini üzerinde topladığı, yanı sıra Alman Ordusu’nun tüm kontrolünü eline aldığı, en ufak bir muhalefet girişimini yargısız infazla ortadan kaldırdığı, çalkantılı ve kanlı günleri konu alıyor…Roman tarihçilerin ve olayları yaşayanların günlükleri ile anılarını takip ederek, milyonlarca silahlı adamıyla (“eşkıyasıyla”, “zorbasıyla”) Hitler’i iktidara taşıyan Ernst Röhm’ün 1 Temmuz 1934’te öldürülmesiyle başlayan ve 2 Ağustos 1934’te Cumhurbaşkanı Mareşal Hindenburg’un ölümüyle Hitler’in “Tek Adam”, “Diktatör”, “Führer” olmasına odaklanıyor…Nazilerin iktidarı tamamen ele geçirmesini konu alan en iyi romanlardan biri olan “Canavarların Bahçesinde” o dönemin liderleri Hitler ve Herman Göring’in sınır tanımayan kibrini, hırsını, abartıya, gösterişe, lüks yaşama düşkünlüğünü kusursuz bir şekilde canlandırıyor…