Borusan Sanat, Türkiye’den dünyaya uzanan müzik köprüsü
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Borusan Quartet ve Borusan Müzik Evi ile Türkiye’nin önemli sanat etkinliklerinin sahibi Borusan Sanat, 2025 yılında da yenilikçi projeleri ve uluslararası başarılarıyla sanatseverlerle buluşmaya devam edecek.
Günay DEMİRBAĞ
Türkiye’nin sanat dünyasına üç markasıyla değer katan Borusan Sanat, yenilikçi projeleri ve evrensel müzik anlayışıyla sınırları aşma hedeflerini sürdürüyor.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Borusan Quartet ve Borusan Müzik Evi’yle hem Türkiye’de hem de uluslararası arenada dikkat çeken Borusan Sanat, 2025 yılı için hazırladığı özel projelerle sanatseverlere buluşmaya hazırlanıyor. Borusan Sanat Müdürü Aydın Dorsay, kurumun bugüne kadar olan başarılarını, geleceğe dair hedeflerini ve sanatın birleştirici gücünü nasıl sürdürülebilir kıldıklarını anlattı.
Müziğin evrensel ve birleştirici gücü merkezde
Borusan Sanat’ın Türkiye sanat ortamındaki rolünü nasıl tanımlıyorsunuz?
Borusan Sanat çatısı altında üç markanın çalışmalarını yürütüyoruz: Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), Borusan Quartet ve Borusan Müzik Evi. Bu üç marka için klasik, çağdaş, doğaçlama, oda müziği, avangart ve deneysel müzik alanlarına kapılarını açan yenilikçi ve sürdürebilir projeler üretmeye, programlarımızda hem Türk müzisyen ve bestecilere hem de uluslararası sanatçılara yer vermeye önem veren bir anlayışla hareket ediyoruz. Müziğin evrensel ve birleştirici gücünü her daim merkeze alıp çalışmalarımızda belirli bir kaliteyi korumaya dikkat ediyor, tüm bunları izleyici ve dinleyicilerimize özenle sunmaya çalışıyoruz.
2025’te Borusan Sanat’ın hayata geçirmeyi planladığı yeni projelerden bahseder misiniz?
2024 Eylül ayında kayıtlarını bitirdiğimiz yeni orkestra albümümüzü yayınlamayı planlıyoruz. Bu albümle BİFO’nun müzikalitesini hem yurtiçine hem de yurtdışına en iyi şekilde yansıtmayı amaçlıyoruz. Klasik müzik antolojisine yeni bir kayıt eklemek de ayrıca mutluluk verici.
Bununla birlikte, BİFO’nun 4-11 Nisan 2025 tarihleri arasındaki Birleşik Krallık turnesi ile Türk müzisyenlerini ve bestecilerini Avrupa’da, yeni mekânlarda, yeni dinleyicilere ulaştırmak da önemli etkinliklerimiz arasında yer alıyor. 2025 yılında elbette üç markanın da sezon içindeki konserleri, radyomuz Borusan Klasik’teki konser yayınlarımız ve borusansanat.tv’de ücretsiz olarak izleyici ile paylaştığımız konser kayıtlarımız ile Türkiye’de ve yurtdışında yaşayan tüm dinleyicilerimizi her türden müzikle ve birçok sanatçı ve toplulukla buluşturmaya devam edeceğiz.
Borusan’ın müzikle tanışması ‘93 yılında Oda Orkestrası ile başlıyor. Daha sonra Filarmoni’ye dönüşüyor. Ülkemizde ilk kurulan özel orkestralardan. Bu süreçten bahseder misiniz, ülkemize neler kattı bu girişimler?
Dediğiniz gibi, 1993 yılında Saim Akçıl’ın şefliğinde Borusan Oda Orkestrası olarak konserlerine başlayıp, 1999 yılında Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanımız Ahmet Kocabıyık’ın girişimleriyle ve onursal şefimiz Gürer Aykal’ın şefliğinde hayata geçen Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası böylece sezon konserlerine başladı. Sonrasında şef Sascha Goetzel ve 2024/25 sezonundan bu yana şef Carlo Tenan ile etkinliklerini sürdüren BİFO ile yurtiçinde ve yurtdışında birçok başarılı konsere ve albüm kayıtlarına imza attık.
Sanat alanında yapılan her türlü yatırım ve bu yatırımların uzun soluklu olması kültürel açıdan ve bunu önemseyen bir kurumda çalışan bizler için son derece değerli. Bu destekler, ülkemizin yurtdışında tanıtılmasında da önemli bir rol oynuyor. BİFO sayesinde Türkiye’de ve yurtdışında birçok önemli, yerli ve yabancı besteciyi, konuk şef ve solisti ağırladık. Yeni eser siparişlerimiz ile kültür mirasımıza katkıda bulunduk. Ülkemizde yetişen birbirinden değerli müzisyenlerimize iş olanağı sağladık ve kendilerinin de ülkenin kültürel olarak tanıtılmasına önemli roller almalarına katkı sağladık.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın uluslararası başarıları göz önüne alındığında, BİFO’nun önümüzdeki dönemde hangi sahnelere çıkmasını planlıyorsunuz?
2010 yılından itibaren Borusan Sanat yönetimi ve o dönemki sanat yönetmenimiz ile birlikte orkestramızın önce Avrupa’da, sonra da Avrupa dışındaki genç orkestralar arasında, (Dünya üzerinde 100 yıl ve üzerinde orkestralar olduğunu düşünürsek) klasik müziğin üst sıralarında yer alması ve uzun vadede Avrupa’nın önde gelen orkestralarından biri olması için turneler ve albüm çalışmaları yaptık; eser siparişleri gerçekleştirdik. Yukarıda da belirttiğim gibi, nisan ayında bir Birleşik Krallık turnemiz var. 2025 sonbaharı için de yeni bir turne planlamaları üzerinde çalışmalarımız devam ediyor.
Bursla ilgili yeni yapılanma ve planlamalar olacak
Borusan Sanat, genç sanatçılara nasıl destek sağlıyor? Yetenekli genç sanatçıları keşfetmek ve geliştirmek için hangi programları yürütüyorsunuz?
Borusan Kocabıyık Vakfı ve Borusan Sanat olarak yetenekli müzik öğrencilerine bu seneye kadar Borusan Müzik Bursu veriyorduk. Şimdi bursla ilgili yeni bir yapılanma ve planlama içine girdik. Çalışmalarımız tamamlandığında duyuracağız. Müzik bursunun yanı sıra, sezon konserlerimizde müzik öğrencilerine ücretsiz bilet ayırarak konser deneyimlerini artırmalarına, konuk ettiğimiz solistler ve şefler ile tanışmalarına ve sohbet etmelerine olanak sağlıyoruz.
Konuk solist ve şefler adına fidan bağışı yapılıyor
Borusan Sanat olarak, sanatta çevre bilinci ve sürdürülebilirlik adına gerçekleştirdiğiniz projeler veya uygulamalar var mı?
Basılı malzemelerimizi geri dönüşümlü kağıtlara çevirdik, ayrıca elektronik ortamda da konser kitapçıklarımızı paylaşıyoruz. Konser bitiminde, konuk solist ve şeflerimiz adına fidan bağışında bulunduğumuza dair sertifikalarını kendilerine takdim ediyoruz. Bunun yanı sıra, arka planda kullandığımız malzemelerin çevre dostu olmasına elimizden geldiğince dikkat ediyoruz. Kurum olarak, başladığımız işleri koşullar elverdiğince aynı kalitede devam ettirmeye özen gösteriyoruz.
Uluslararası alanda sanat kurumları ile işbirlikleri yapıyor musunuz?
Borusan Sanat olarak üç markamız için de (BİFO, Borusan Quartet ve Borusan Müzik Evi) yurtdışındaki sanat kurumları ile dönemsel ve/veya uzun soluklu proje çalışmalarımız oluyor. Örneğin Borusan Müzik Evi için 2011–2016 yılları arasında Almanya’da bulunan Radial System ile birlikte projeler ürettik. Borusan Quartet ile hem akademik hem de sosyal alanda farklı kurumlar ile konser projeleri yapıyoruz.
Bu üç markamız için de geçerli: Yurtdışından davet ettiğimiz kurumlar/sanatçılarla bir araya geldiğimiz konserlerimiz/projelerimizde hem Türkiye’yi tanıtıyor hem de onların işlerini Türk sanatseverler ile buluşturuyoruz. Aynı zamanda Türkiye’deki sanatçıların bu yabancı kuruluşlar tarafından görülmesini ve tanınmasını sağlıyoruz.
Borusan Sanat olarak İKSV ve La Scala Tiyatro Akademisiyle Leyla Gencer anısına üç yılda bir Leyla Gencer Şan Yarışmasını organize ediyoruz. Ayrıca Mayıs 2025’te, ilk Türk üyeleri olduğumuz Avrupalı Sanatçı Menajerleri Derneğinin yıllık toplantısına Borusan Müzik Evi olarak ev sahipliği yapmaya hazırlanıyoruz. Bu toplantılarda Avrupa’dan müzik alanında çalışan menajerleri İstanbul’da ağırlayıp, hem şehrimizdeki sanat faaliyetlerini onlara tanıtıp hem de sanatçı ve kurumları birbirleriyle buluşturmayı, müzik alanında bir köprü olmayı hedefliyoruz.