Beyazperde hafiyeleri sever!

Yeni kuşak polisiye yazarlarımızdan Armağan Tunaboylu’nun “Yıldız Cinayetleri” romanından yola çıkan “Şeytan Tüyü”, bugün vizyona giriyor. Murat Şenöy’ün yönettiği filmin başrollerinde; Mustafa Üstündağ, Güven Kıraç ve Beyti Engin var.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

nermin_sayin-025.jpg

Evet, beyazperde hafiyeleri sever, özellikle de Hollywood. Polisiye edebiyatın okurun gözdesi olmuş bütün karakterlerinin maceraları defalarca sinemaya uyarlanmış, çoğu “çıktığı” kitapları gölgede bırakıp bir film karakteri olarak anılmaya başlamıştır. Düne kadar dillere plesenk olan “Bizde polisiye yoktur” şiarından hareketle, bizde böylesi filmler de “yok”tu. Ama, Emrah Serbes’in karakteri “Behzat Ç.”nin yarattığı milyonlarca hayran, bu klişeyi de tuzla buz edecek yakında. Tabii bunda en büyük pay, son 15 yılda polisiye edebiyatımızda yaşanan verimliliğin müsebbibi olan yeni kuşak polisiye yazarları. 

Onlardan biri olan Armağan Tunaboylu, 2004’te Oğlak Yayınları’nın adı üstünde “Maceraperest Kitaplar” serisinden çıkan “Yıldız Cinayetleri”yle pek de alışık olmadığımız bir dedektifl e tanıştırmıştı okuru: Metin Çakır’la. İşte o “zoraki hafiye”; Mustafa Üstündağ’ın oyunculuğuyla ete kemiğe bürünmüş halde beyazperdede bu hafta, “Şeytan Tüyü”yle. Metin; ne çok zeki, ne çok karizmatik, ne de bir suç dehası. “Doktor kim, başına gelen!” demiş ya eskiler, “hafiye kim, katil sayılan” yapın siz onu, hah, karşınızda Metin Çakır. Tam da pis işlere tövbe ettiği; kuruyemişçi açma ve platonik aşkıyla evlenme planları yaptığı günde sarıyor bela başını, hem de ne bela! Aracılık ettiği fahişe kızlar bir bir öldürülüyor! Baş şüpheli de o... Gerçi “Semt bizim, ev kiralık” yaşadığı muhitin komiseri Asım, “Bir iki kadın öldürmekten asmazlar seni!” dese de, bizimki adını temizlemeye ve hayatında kalbi gibi bembeyaz bir sayfa açmaya kararlı. Kaçıyor. Ama ne kaçış... Gerisi filmde... 

Rahşan Fesci ve Tolga Afşin Kaya’nın yapımcılığını üstlendiği, Murat  Şenöy'ün yönetmen koltuğuna oturduğu “Şeytan Tüyü”; polisiye ile komediyi harmanlayan enerjik bir film. Mustafa Üstündağ “temiz kalpli hergele” Metin Çakır’a, Güven Kıraç “Hulusi Kentmen ekolünden” ama biraz daha hırçın semt komseri Asım’a, Beyti Engin "mahalle mafyası" Kürdo'ya çok yakışmış. Şükran Ovalı, Metin’in aşkı olarak; Derya Karadaş; Selen Uçer; İrem Kahyaoğlu ve Ayşe Melike Çerçi, “Yıldız Cinayetleri”nin odağındaki kızlarda, Tuğrul Tülek asistan; Erdal Tosun dert ortağı meyhaneci rollerinde başarılılar. Filmin sürprizi ise Haldun Dormen. Yılların aktörü bir profesör filmde, ne profesörü olduğunu da izlerseniz, öğrenirsiniz... 

“Şeytan Tüyü” gündemden uzaklaşmak isteyenler için bugün sinemalarda. Metin Çakır'ın filme de uyarlanan “Yıldız Cinayetleri” yle ondan sonraki maceraları “Resim Cinayetleri”, “Konsey Cinayetleri” ve “Karakol Cinayetleri” de kitapçılarda... 

Edebiyattan sinemaya transfer olmuş dedektifler 

Sherlock Holmes: Arthur Conan Doyle’un ünlü kahramanı, bugüne kadar maceraları sinemaya en çok uyarlanan dedektifl erden biri. 40’ı aşkın aktör tarafından canlandırılan Sherlock Holmes’u, son olarak BBC’nin TV dizisi için Benedict Cumberbatch oynadı ve tüm dünyada beğeni topladı. 

Hercule Poirot: Polisiyenin kraliçesi Agatha Christie’nin en sevilen iki dedektifinden biri olan (diğeri Miss Marple) Hercule Poirot’nun en ünlü yorumcusuysa David Suchet. 

● Philip Marlowe: Raymond Chandler’in “Büyük Uyku” romanında yarattığı cool dedektifi Philip Marlowe, ününü biraz da beyazperdede Humphrey Bogart tarafından canlandırılmış olmasına borçlu. 

Miss Jane Marple: Erkekler dünyasının tek kadını, hem de reçel yapıp örgü örerken cinayet çözeninden. Miss Marple’ın en iyi yorumcularıysa Margaret Rutherford ve sonrasında da “Jessica Fletcher” karakteriyle katillerin korkulu rüyası olan Angela Lansbury. 

● Behzat Ç.: Ve bizden bir roman kahramanı. Emrah Serbes’i üne kavuşturan “Behzat Ç.” televizyon tarihimizin birkaç yerli polisiyesinden biri. Erdal Beşikçioğlu “Behzat Ç.”yi o kadar iyi oynadı ki rol biraz da üzerine yapıştı.