Zor ve daha zor
Siyasi gelişmelerin piyasalar üzerinde yarattığı etkilerin karşısında oldukça geri plana düşmüş olsa da ABD tahvil getirilerinin yükseliş potansiyeli bizim de dahil olduğumuz gelişmekte olan piyasalar için önemini koruyor. Dün açıklanan toplantı tutanakları bu açıdan önemli. Genelde dikkatlerin “tapering” (yani parasal genişlemenin) konusu üzerinde olduğu, nasıl bir yüzde ile kararın alındığı, hangi hızda devam edileceği vs merak ediliyor olsa da bence bu konu önemini ciddi anlamda yitirmiş durumda.
Elbette indirim için Mart ayını bekleyen ve ciddi anlamda ıskalayan piyasa bu konuyu tartışmayı sürdürecektir. Ancak asıl izlememiz gereken Evans kuralı veya 6.5% işsizlik ile 2.0% (2.5%) enflasyon üzerinde yapılan tartışmalar olmalı. 7.0% seviyesinden (katılım oranında önemli bir zıplama olmazsa) 6.5%’i görmemiz fazla vakit almayabilir. Geriye dönüp FED’in işsizlikle ilgili projeksiyonlarına baktığımızda genelde kötümser olduğunu ve çeyrek/sene sonu gerçekleşmelerin beklentiden iyi olduğunu görüyoruz.
Bu durumda piyasa QE’nin ne zaman bitirileceğini değil ilk faiz artışının ne zaman geleceğini tartışmaya başlayacaktır. Elbette FED’in QE’yi sabit adımlarla bitireceğine dair bir netlik vermesi olumlu olacaktır ancak QE azalırken işsizlik oranı 6.5%’in altında düşerse veya enflasyon yükselişe geçerse ne olacak?
Artık bizim için önemli olan FOMC tahminlerinde nokta olarak temsil edilen üyelerin hangi nedenlerden dolayı 2015 beklentilerinde bu kadar ayrıştığı (detaylandırmam gerekirse; bazı üyeler faizleri 0.25%te görürken bazıları 3.25%te görüyor) veya fwd. guidance konusunun nasıl netleştirileceği olmalı. Şayet FED bu konuda piyasada bir netlik sağlayamaz ise 10 yıllıklarda sert yükselişiler kaçınılmaz olacaktır.
Şu anda fiyatlamalara baktığımızda 2015 Ocağında faizlerin 25 veya 50 baz puan artmış olacağını bekleyen 20%lik bir kesim var. Veriler iyi gelmeyi sürdürürse, ki son ticaret verisi ile beraber büyüme momentum kazanıyor, yatırımcıların faiz korkusu da büyüyecektir. Taper konusu ise artık sadece veriler kötüleştiğinde konuşmaya değer.
Bu gelişmeler ışığında genel olarak 3.25%-3.50% bandında hareket etmesi beklenen ABD 10 yıllık getirilerin daha sert bir yükselişle 4.00% oranına doğru gitmesi söz konusu olabilir. Bu da bizim gibi ülkeler için daha sert düşüşler ve fiyatlamalar anlamına gelecektir.
Şimdilik enflasyon beklentileri ve enflasyonun kendisi düşük seyrettiğinden ani bir yükseliş ihtimalini de zayıf görüyorum. Ancak sene başında yürürlüğe giren Obamacare yani yeni sağlık sigortası sistemi ile enflasyonda da yukarı hareketler yaşanabilir.
Sadece Türkiye’de değil diğer pek çok gelişen ülkede de bu yıl secimler yapılacağını göz önüne alırsak ABD 10 yıllıklarının seyri daha da önem kazanıyor. Anlaşılan 2014 bize zor ve daha zor arasında bir secim sunacak gibi.