Zirve ve sonrası...
SERHAN YENİGÜN / Finansinvest
AB liderlerinin iki günlük zirvesi bugün sonuçlanacak. Görüşülecek konuların çoğu hakkında zirveden somut kararlar çıkmasını beklemiyoruz, yine de kısa vadede zirve sonuçlarının piyasa etkisi hissedilecektir. Bu etki, eğer somut olmasa da çözüme yönelik bir çaba görülürse pozitif; kavga, gürültü ve uzlaşmazlık ile sonuçlanan bir zirve görülürse negatif olacaktır. Zirvenin gündeminde İspanya, İtalya, Yunanistan ile ilgili yapılabilecekler, Avrupa'nın genelinde uygulamaya konulacak 130 milyar euroluk büyüme paketi, bölge bankalarını daha düzenli ve denetim altında tutmaya yönelik bir otorite sisteminin oluşturulması, bankalar üzerindeki denetleme fonksiyonun güçlendirilmesi, mali, finansal ve politik birlik için yol haritasının belirlenmesi gibi kritik konular yer alıyor. İtalya, İspanya ve Fransa tarafından oluşturulan cephenin ortak tahvil konusu başta olmak üzere bazı taleplerine Almanya'nın Finlandiya, Hollanda ve birkaç ülkenin daha desteği ile sert muhalefet göstermesi nedeniyle zirveden çıkacak sonuçlar ise net şekilde öngörülemiyor.
Zirve öncesindeki beklenti havasında ise özellikle Avrupa'nın mali açıdan problem yaşayan ülkelerinin borçlanma maliyetlerinde artış görülmesi yatırımcıların Avrupalı liderlere çok fazla güven duymadığına işaret ediyor. Tabi, karşı bakış açısı ile yatırımcıların piyasa baskısı ile liderleri aksiyon almaya zorladığı da speküle edilebilir. On yıl vadeli İspanya tahvil faizleri yeniden %7'ye çıkarken, İtalya on yıllık faizleri de bu yılın zirvelerine tekrar yaklaştı ve %6,30'a yöneldi. Özellikle İspanya faizlerinin %7,20'yi aşması ve %7,50'lere yönelmesi piyasalarda yeniden baskı altında bir seyir izlenmesine neden olabilir.
Zirvenin ardından Avrupa'nın gündeminde önemli değişiklikler beklemiyoruz, ancak yukarıda sıralanan konulara ilişkin görüşme trafiği ve çözüm arayışları sürecektir. Bir yandan da Yunanistan'da seçimlerin ardından iktidara gelen Yeni Demokrasi Partisi önderliğindeki koalisyonun AB/IMF ve Avrupa Merkez Bankası'ndan oluşan Troyka ile yürüteceği görüşmeler takip edilecek. İçeride ise Suriye krizi politika alanında, not artırımlarına ilişkin beklentiler ise ekonomi alanında gündemi bir süre daha meşgul edecek. Bugüne özel bir not ise VOB'da işlem gören Haziran vadeli kontratların son işlem günü olması nedeniyle gün içi volatilitenin yüksek seyredebilecek olması. Açık pozisyon sayısı hâlâ yüksek ve bu da elde edilen kazanımların korunması amacıyla blok halinde pozisyon tutan büyük yatırımcıların sıkı defans yaptığı bir piyasa günü yaşatabilir. Yurtdışına göreceli pozitif ayrışma da buna bağlı olarak sürecektir.