Zeytin ve zeytinyağında maliyet artarken fiyat artmıyor
Güngör Uras anısına
Zeytinde hasat başladı. Her yıl hasat öncesi Güngör ağabeyimiz (Uras) telefon açar, "Bu sene zeytin üretimi ne kadar olacak, bunun ne kadarı yağ yapılacak, üretici, sanayici, ihracatçı ne diyor, bunları yazarsan bizde senden öğrenip yazalım kardeşim" diyerek sezon değerlendirmesi yapmamızı isterdi.
Biliyorum bu sezon o telefon gelmeyecek. Güngör ağabeyimizi saygıyla anarak bu seneki durumu özetleyelim.
Zeytin ve zeytinyağı üretimi ne kadar?
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) koordinatörlüğünde ülke genelinde yapılan rekolte tahminine göre, geçen sezon 2 milyon 31 bin ton ile rekor seviyeye ulaşan zeytin üretimi 2018-2019 sezonunda yüzde 36 düşüşle 1.5 milyon tona geriledi.
Ülke genelinde toplam 151 milyon 347 bin 628 adet meyve veren, 26 milyon 583 bin 103 adet meyve vermeyen zeytin ağacımız var. Geçen yıla göre ağaç sayısı yüzde 5.4 artmış görünüyor. Ağaç başına ortalama 10 kilo zeytin verimi bekleniyor. Bu geçen yıla göre verimin yüzde 29.2 oranında düşmesi anlamına geliyor.
Zeytin üretimi toplamda 1 milyon 500 bin 467 ton olarak tahmin edildi. Bu zeytinin 423 bin 644 tonu sofralık olarak tüketilecek. 1 milyon 76 bin 823 tonu ise zeytinyağı üretiminde değerlendirilecek. Yağlık zeytin miktarında geçen yıla göre yüzde 35 azalma görülüyor. Ortalama 1 litre zeytinyağı elde etmek için 5.6 kilo zeytin kullanıldığı dikkate alındığında, bu yıl zeytinyağı üretimi 193 bin 613 ton olacak. Bu da zeytinyağı üretiminin geçen yıla göre yüzde 27 azalması demek.
Üretim düştü ama fiyat artmadı
Ekonominin genel kuralı bir üründe üretim azalınca, fiyat artar. Fakat, zeytin ve zeytinyağında üretimde düşüş olmasına rağmen fiyatlar geçen sene ile aynı seviyelerde. Hatta bir miktar düşüş var. Bir yılda artan maliyetlere rağmen fiyatın yerinde sayması veya düşmesi üretici açısından büyük zarara neden olacak.
Üretimdeki düşüşe rağmen fiyatın artmamasının en önemli nedeni geçen sene rekor seviyede üretimin olmasıydı. Geçen yıldan bu yıla miktarı tam olarak bilinmese de önemli oranda stok devri olduğunu biliyoruz. Yani üretim azaldı ama arzda büyük bir düşüş yok.
Konuştuğumuz birçok üreticinin söylediğine göre, fiyatın düşük seyretmesi nedeniyle geçen yıldan bu yana havuzlarda bekleyen zeytinler var. Depolarda yağ stoku var. Şimdi bunun üzerine yeni mahsul gelecek.
Üreticiler, geçen yıl olduğu gibi sızma zeytinyağının litresinin toptan 15-16 liradan alıcı bulduğunu, sofralık zeytinin ise kalibresine göre kilosunun 2 lira ile 6 lira arasında değiştiğini söylüyor. Geçen yıldan bu yana üretim maliyetleri yüzde 50'nin üzerinde artarken ürün fiyatının artmaması üretici açısından büyük zarar demektir. Bu zararın devlet tarafından destekleme primi ile karşılanması bekleniyor. Ancak yıllardan beri sektör sözbirliği içinde sadece zeytinyağına değil, zeytinin danesine de prim verilmesini talep ediyor. Fakat, Ankara bu talebe kulağını tıkamış duymamazlıktan geliyor.
Zeytine prim desteği verilmeli
Görünen o ki, zeytin ve zeytinyağı sezonu üretici açısından zorlu geçecek. İhracat için ise dövizdeki artışa bağlı olarak koşullar çok daha uygun. Üreticinin zeytine küsmemesi için yıllardır talep edilen zeytin danesine destekleme priminin mutlaka bu sezon verilmesi gerekiyor.
Zeytinyağında verilen litre başına 80 kuruşluk prim desteğinin ise en azından 1.5 liraya çıkarılması ile üretici rahat bir nefes alabilir.
Özetle, zeytin ve zeytinyağında üretici için zorlu, sanayici ve ihracatçı için göreceli de olsa rahat bir sezon olacak. Durumu en sıkıntılı olan kesim ise tüketici.Tüketici hiç bir ürünü "uygun" fiyattan alamıyor. Zeytinyağında tek teselli fiyatı yüksek de olsa en azından sağlıklı diyebiliriz. Onun da gerçeğini alabilirseniz.
İhracat artıyor
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği verilerine göre, 2016-2017 sezonunda 58 bin 311 ton olan sofralık zeytin ihracatı, 1 Ekim 2017'de başlayan ihracat sezonunda 30 Eylül 2018 tarihine kadar 67 bin 932 ton sofralık zeytin ihraç edildi. Bunun 54 bin 825 tonu siyah geri kalanı yeşil zeytin. Bunun karşılığında 127 milyon 379 bin dolar döviz girdisi sağlandı.
İhracat sezonunun başladığı 1 Ekim 2017 tarihinden 30 Eylül 2018 tarihine kadar zeytinyağı ihracatı ise 61 bin 611 ton oldu. Geçen sezon aynı dönemde 41 bin 518 tonluk ihracat gerçekleştirilmişti. Geçen sezon 161 milyon 514 bin dolar olan ihracat geliri 2017-2018 sezonunda 240 milyon 929 dolara ulaştı.
İhracatta en dikkat çekici gelişme ise kutulu zeytinyağı ihracatının yaklaşık yüzde 100 artması. 2016-2017 sezonunda 41 bin 518 ton zeytinyağı ihracatının 28 bin tonu dökme, 2 bin 657 tonu varilli ve 10 bin 830 tonu kutulu olarak ihraç edildi. 2017-2018 sezonunda ise dökme zeytinyağı ihracatı 33 bin 671 tona yükselirken varilli ihracat 7 bin 888 tona, kutulu ihracat ise 19 bin 951 tona yükseldi. İhracattaki bu artışta fiyatın düşük olmasının yanı sıra devletin kutulu ve ambalajlı ihracata verdiği desteğin önemli rolü var.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, döviz kurlarındaki değişimlerin pozitif katkısı ile birlikte ambalajlı zeytinyağı ihracatındaki artışın bu sezon artarak devam edeceğini söylüyor. Türkiye’de 500 bin üretici ailenin geçim kaynağı olan, 41 ilde üretilen zeytin ve zeytinyağının ambalajlı olarak ihracatının daha da artırılması gerektiğini anlatan Er, yeni sezonda ambalajlı zeytinyağı ihracatının 25 - 30 bin tona ulaşacağını ifade ediyor.
Tüketim yetersiz
Türkiye zeytin ve zeytinyağı üreticisi olmasına karşın özellikle zeytinyağı tüketimi diğer üretici ülkelere göre çok düşük. Türkiye'de kişi başına zeytinyağı tüketimi 2 litrenin altında olduğu tahmin ediliyor. Yıllık ortalama 130-140 bin ton zeytinyağı iç piyasada tüketiliyor. Hedef, kişi başına tüketimin 5 litreye çıkarılması.