Zamma değil, zamana yayılmamasına eleştirimiz...
Olası durgunluğu önleyip büyümeyi devam ettirmek istiyor hükümet!
"Krizin etkilerini en aza indirecek" planlamayı yapıp, program açıklıyor.
* * *
Teknoloji kullanımı, verimlilik ve katma değeri yüksek üretim, rekabet avantajı sağlayan etkileri nedeniyle 21. yüzyılın olmazsa olmazları.
Reel sektör ise bu olmazsa olmazları sağlamak için orta ve uzun vadeli plan ve program yapıyor.
* * *
Haziran ayında elektriğe yapılan ani ve okkalı zam sonrasında yazdığım yazıda şöyle demişim:
"Elektrik zammının kaçınılmaz hâl aldığını, son 3 senede 3-4 defa yazdık.
Elektrik üretiminde girdi maliyetlerinin arttığına; kendi elektriğini üreten özel sektör firmalarının girdi maliyetlerindeki yükseliş nedeniyle elektrik üretimini durdurduğuna; devletten elektrik almanın çok çok ucuza geldiğine ve maliyetleri son fiyata yansıtmayan devletin zararlarının daha da büyüdüğüne dikkat çektik.
Bu politikanın bir yerde tıkanacağının ve daha büyük zararlara neden olacak keskin kararlara yol açabileceğinin altını çizdik.
Düşük oranlarda uzun vadeye yayarak yapılacak zamların, toplamı kadar yapılacak tek zamma göre tahrip gücünün çok daha düşük olacağını belirttik.
Sonuçta kamu kurumlarının ve özel kuruluşların bütün öngörülerini, hedeflerini, plan ve programlarını altüst eden 'keskin zam' kararı çıktı.
Son 3 yılın yanlış politikasının cezasını sanayiciden ve vatandaştan çıkartmayı amaçlayan bu karar, "Türkiye yüksek büyümeyi sürdürecek" diyen siyasetçileri 'yalancı' çıkaracaktır."
* * *
Keskin elektrik zammından sonra Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, "İtalya'da elektrik Türkiye'den pahalı ama katma değeri yüksek ürünler üretip, rekabet avantajı sağlıyorlar. Sadece tekstilde, Türkiye'nin toplam ihracatı kadar ihracat gerçekleştiriyorlar." demişti.
Keskin doğalgaz zammından sonra da Enerji Bakanı Hilmi Güler konuştu dün, "Doğalgaz fiyatı Avrupa ortalamasının altında. Son zamma rağmen OECD ülkelerinin ve Avrupa ülkelerinin pek çoğundan ucuz doğalgaz kullanıyoruz."
Enerji fiyatları ile ilgili görüşlerinde iki Bakan da haklı.
Zammın ani ve okkalı olarak yapılması kararı ise haklılıklarının önüne set çekip, soru işaretlerini artırıyor.
* * *
Taşıma su ile finansal yangının sönmeyeceğini anlayan gelişmiş devletler, kesin çözüm için yangının üzerine dökecek 'deniz' ararken; düşük kur, yüksek faiz politikasının rekabet azaltıcı etkisini azaltmak için iki yıldır insanüstü çaba gösteren Türk reel sektörü için bitirici darbe arayışını anlamak mümkün değil.
Eleştirimiz zamma değil, zamana yayılarak yapılmayan zammadır. İstihdam sağlayan, ihracat yapan sanayicimizin hazırlıksız yakalanışına, anlaşması yapılmış üretim ve ihracatlarından zarar edip küçülmesinedir.