Yürütmeyi durdurma kararının anlamı vergi iaresince yanlış mı biliniyor?
Değerli DÜNYA okurları, daha önce yazı konusu yaptığım bir konuyu karşılaştığımız güncel sorunlar nedeniyle tekrar irdeleme gereği duydum.
Vergide ne zaman yürütmenin durdurulması gerekebilir?
Vergi konusunda tarhiyat yapılmış ve konu davaya taşınmışsa, bu tutarlar, dava sonuçlanmadıkça tahsil edilemez. Bu nedenle de normalde vergi davalarında yürütmeyi durdurma otomatik/kendiliğinden olur, ayrıca mahkeme kararı gerekmez.
Ancak aşağıda örneklerini verdiğimiz ve benzeri durumlarda işleme karşı açılan dava yürütmeyi otomatik olarak durdurmaz. İşleme karşı açılan davada yürütmeyi durdurma talebinde bulunulması ve mahkemenin de bu yönde karar vermesi gerekir.
a. Ödeme emrine karşı açılan davalar
b. İhtirazı kayıtla beyan üzerine açılan davalar
c. Yurt dışına çıkış yasağı üzerine açılan davalar
d. İhtiyati haciz/ihtiyati tahakkuk ve teminat uygulamaları ile ilgili oluşan ihtilaflar ilk etapta akla gelen ve yürütmenin yargı aşamasında otomatik durmadığı işlemlerdir.
Yürütmeyi durdurma talebi nereye yapılır?
Yukarıda saydığımız vb yürütmenin kanun gereği otomatik olarak durmadığı durumlarda, açılan davalarda, davaya bakan mahkemeden yürütmeyi durdurma talep edilir, mahkeme karar verirse yürütme durur.
a. Vergi mahkemelerinden,
b. Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalarda davaya bakan Danıştay dairesinden,
c. Danıştay'ın temyizen baktığı davalarda Danıştay dairesinden,
d. Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak karar verdikleri durumlarda temyizen konuya bakacak olan Danıştay vergi dava daireleri genel kurulundan,
e. Anayasa mahkemesince incelenen davalarda anayasa mahkemesinden,
f. İlk derece mahkemesinin yürütmeyi durdurma talebini reddetmesi halinde itirazen bölge idare mahkemesinden, yürütmeyi durdurma kararı vermesi talep edilebilir.
İlk ara karar
Bu talep üzerine dosyada mevcut belge ve açıklamalardan hareketle karar verilebileceği gibi bir ara kararı verilerek, idarenin savunması alındıktan sonra bu konuda karar verileceği belirtilebilir.
Yürütmeyi durdurma kararı
Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için mahkeme iki şartın varlığını arar.
a. Açıkça kanuna aykırı bir uygulama ve
b. İşlemin uygulanmasının telafisi imkansız ve güç zararlara yol açıyor olması.
Bu iki durumun varlığına ikna olan mahkeme yürütmenin durdurulması kararı verir.
Yürütmeyi durdurma konusunda verilen karara itiraz
İlk derece mahkemelerinin verdiği yürütmeyi durdurma kararlarına karşı bölge idare mahkemesinde itiraz edilebilir.
Danıştay'ın vereceği yürütmeyi durdurma veya durdurmama kararlarına itiraz edilemiyor.
Yürütmeyi durdurma kararlarının uygulanması
Değerli DÜNYA okurları buraya kadar olan açıklamalar genel, problemsiz alanlar. Tartışma daha önce ödeme yapılan bir konuda yürütmeyi durdurma kararı alınmışsa nasıl hareket edilmesi gerektiği noktasında çıkıyor.
Vergi idaresi varsa takibini durduruyor, ancak, daha önce yürütmesi durdurulan işlemle tahsil edilen bir tutar varsa iade etmeye yanaşmıyor. Bu yaklaşımla tahsilat yapıldıktan sonra alınan yürütmeyi durdurma kararının bir anlamı kalmaz.
Bu durum tamamen yasaya ve içtihatlara aykırıdır.
Şayet yürütmeyi durdurma kararı verilmişse vergi idaresinin yürütmenin durdurulduğu işlemle ilgili daha önce tahsil ettiği tutarları iade ederek işlem tesisi gerekmektedir. Diğer bir deyişle, yürütmeyi durdurma kararının anlamı işlem tesisinden önceki hale dönülmesi, dolayısıyla tahsilat yapılmışsa tahsil edilen dava tutarının iadesi gerekmektedir.