Yurtiçi piyasalarda iyimserlik korunuyor

Banu ERİŞ / Finansinvest

BIST 100 Endeksi Ocak ayı sonundan Mayıs başına kadar olan dönemde gelişmekte olan ülke borsalarının %14 altında performans sergilemişti. TCMB politikalarına dair belirsizlik ve TL’nin değer kaybı olumsuz performansın en önemli nedeni olarak sayılabilir. Öte yandan büyümenin beklenenden zayıf, enflasyonun ise beklenenden yüksek seyretmesi makro açıdan TL varlıkların cazibesini azalttı. İlave olarak seçimlere ilişkin belirsizliklerin de fiyatlamalara negatif yansıdığını gözlemledik.

Mayıs ayının ilk iki haftasında ise Fed’in faiz artırımı konusunda aceleci olmayacağına yönelik beklentilerle dolar küresel bazda güç kaybederken, içeride tek parti hükümetinin devam edeceğine dair beklentilerin artmasıyla TL dolar karşısında daha belirgin şekilde değer kazandı. EUR/USD paritesinin dalgalı bir seyir izlemesine karşın, TL Euro karşısında da güçlendi ve sepet bazında değerlendi. Söz konusu iyimserlik tahvil-bono ve hisse senedi piyasalarında da hissedildi. Mayıs ayının başından bu yana tahvil faizleri 30-40 baz puan gerilerken, BIST-100 Endeksi %4,5 yükseldi. Bununla birlikte yurtiçi piyasalar gelişen ülke piyasalarına karşı önceki aylarda görülen olumsuz performansın bir kısmını geri almış oldu. 

Önümüzdeki dönemde dışarıda Fed beklentileri küresel bazda piyasalara yön vermeyi sürdürecektir. Makro verilerin henüz güçlü bir büyümeye işaret etmemesi ve daha önemlisi enflasyon riskinin olmaması nedeniyle ABD’de bu yılın son çeyreğinden önce faiz artırımı yapılmayacağını tahmin ediyorum. Dolayısıyla kısa vadede gelişen ülke piyasaları olumlu bir seyir izleyebilir. Ancak Eylül – Ekim aylarında faiz artırımı olasılığı olması nedeniyle ilerleyen aylarda piyasalarda dalgalanmalar görülecektir. İçeride ise seçimlerin geride bırakılmasıyla birlikte yılın ikinci yarısında makro görünümün ön plana geleceğini tahmin ediyorum. Yabancı yatırımcı ilgisinin artması için büyüme ve enflasyon tarafında daha olumlu sinyaller beklenecektir.