Yunanistan dalgası fırsat mı tehdit mi?
Yunan halkı Avrupa Birliğinin istediği “kemer sıkma politikasını” oylamak üzere pazar günü referanduma gidiyor. Siz bu satırları okurken referandum sonucu açıklanmış olacak. Dolayısıyla amacım referandum sonucunu tahmin etmek değil “evet” ve “hayır” senaryolarında piyasaların tepkisini tartışmak ve yatırımcılara nasıl davranabilecekleri konusunda ipucu vermek.
Sonda söyleyeceğimi başta özetleyeyim. Referandum sonuçları Yunanistan için büyük, Avrupa ve dünya için küçük bir adım olacak. Dolayısıyla Pazartesi günü piyasaların vereceği sert tepkileri sinirleri sağlam ve mali gücü yerinde yatırımcıların ters yönde pozisyon almak için fırsat olarak görüyorum.
Referandum öncesi yapılan son kamuoyu anketleri “hayır” diyenlerin %51-53 gibi oyla çoğunlukta olduğunu gösteriyor. Referandum öncesi yaptığı konuşmalarda Başbakan Tsipras “hayır” sonucunun avrodan çıkmak anlamına gelmeyeceği ancak Avrupa ile görüşmelerde Yunanistan’ın elini güçlendireceği konusunu işledi. Anket sonuçları halkı ikna etme konusunda kısmen başarılı olduğunu gösteriyor.
Referandum sonucunda “hayır” çıkmasının Yunanistan’ın avrodan çıkması anlamına gelmediğine inanıyoruz. Yunan halkı avrodan çıkış macerasına hazır değil. Ancak “hayır” senaryosunda müzakerelere ara verilmesi ve taze kaynak sağlanmaması riskinin artması nedeniyle Yunan piyasalarında dalga boyu çok yüksek olacak. Buna karşı Avrupa ekonomisinde ve piyasalarda büyük resim değişmeyecek.
Yunanistan referandumundan çıkabilecek “hayır” sonucunun Avrupa geneline etkisinin sınırlı olmasının arkasında üç temel neden var: (i) Yüksek borçlu ülkeler ekonomilerini yeniden dengeleyerek kırılganlıklarını azalttı. (ii) Avrupa bankalarının Yunanistan’a verdikleri krediler 200 milyar dolar civarından 35 milyar dolar civarına geriledi. (iii) Son üç yılda krizlerin çevre ülkelere yayılmaması için önemli mekanizmalar geliştirildi.
Yunanistan merkezli depremin çevreye ülkelere yayılması durumunda Avrupa Merkez Bankasının büyük bazukasını çıkartıp müdahale edeceğine inanıyoruz. Hayır senaryosunda Türkiye piyasalarında döviz kurunda, tahvil ve hisse senedi piyasalarında sert dalgalanmalar olursa tecrübeli yatırımcılar ters yönde pozisyon alıp Avrupa Merkez Bankası’nın müdahalesini bekleyebilir.
Referandum sonucunda “evet” çıkması durumunda ilk piyasa tepkisi gerek Yunanistan gerekse Avrupa için olumlu olacak. Ancak, yükselişin şiddeti ve devamlılığı Syriza hükümetinin ne yapacağına bağlı olarak belirlenecek.
Syriza hükümetinin istifa etmesi ve yeni bir hükümet kurulması senaryosunda Yunanistan için ümidini koruyan piyasalarda yükseliş devam edebilir. Hükümetin bir şey olmamış gibi yoluna devam etmeye çalışması durumunda ise piyasalardaki yükseliş tersine dönebilir.
Her hâlükârda bu olumlu senaryonun Avrupa ekonomisinde önemli bir etki yaratmasını beklemiyoruz. Piyasalar kutlamaların dozunu abartırsa gerek Avrupa gerekse Türkiye gibi yüksek betalı piyasalarda satış fırsatı doğabilir.
Toparlayacak olursak. Referandum sonuçları Yunanistan için büyük, Avrupa ve dünya için küçük bir adım olacak. Referandum sonuçlarına sonuçlarına bağlı olarak Yunanistan politika sahnesinde radikal sol hükümetin zayıfl ayıp zayıflamadığı belli olacak. Ancak Avrupa’daki büyük resim değişmeyecek. Piyasaların referandum sonuçlarına aşırı tepki vermesi durumunda ters yönde pozisyon almak için fırsat doğabilir.