‘Yükselen Pazarlar’ sorgulanıyor
Bu yıl ABD ekonomisinin hızlanma sinyalleri vermesi ve Avrupa’nın resesyondan çıkmakta olduğu izleniminin güçlenmesi “Forum ahalisi”ni biraz olsun rahatlatmış durumda.
Dünya Ekonomik Forumu’nun 2014 yıllık toplantısını izlemek için Davos’a gelirken yazdığım yazıda bu yılki toplantının Türkler için zor geçeceğini belirtmiştim. Önceki akşam Davos’ta iş dünyamızın tanınmış bazı isimleriyle bir araya geldiğimizde bu beklentimin doğrulanmakta olduğunu gördüm. Onların anlattıklarına göre, Türkiye dışında iş yaptıkları kişilerden sıkça duymaya alıştıkları soru Davos’ta da karşılarına çıkmaya başlamış daha ilk günden. Herkes “Türkiye’de neler oluyor?”, sorusunu soruyormuş onlara. Türkiye’de doların değeri her gün yeni rekorlara erişirken ne yapacaklarını düşünen iş adamlarımız ve iş kadınlarımız hayli sıkıntılı olduklarını gizlemiyor. Davos’a gelmesi beklenen Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun da işi kolay olmayacak her halde.
Davos’ta hava nasıl?
Her neyse biz Türkiye’nin akıllara ziyan havasından kurtulup buraya kadar geldiğimize göre dünyanın Türkiye’den ibaret olmadığını hatırlayalım ve Davos’un havasına odaklanalım.
Dünya Ekonomik Forumu’nun kapsama alanı giderek genişliyor ama Davos’un havasının belirlenmesinde, Avrupa ve Amerika’dan gelen katılımcıların gene de farklı bir ağırlığı oluyor. Bu yıl ABD ekonomisinin hızlanma sinyalleri vermesi ve Avrupa’nın resesyondan çıkmakta olduğu izleniminin güçlenmesi “Forum ahalisi”ni biraz olsun rahatlatmış durumda.
“Forum ahalisi” derken, çoğunluğunu dünyanın parasını vererek Forum’a üye olan küresel şirketlerin üst düzey yöneticilerinin oluşturduğu Forum katılımcılarından söz ediyorum. Davos’un havasını belirleyen ilk göstergelerden biri PWC’nin(PriceWaterhouseCoopers), Yıllık Toplantı öncesinde açıkladığı Küresel CEO Anketi’nin sonuçları oluyor. Önceki akşam açıklanan bu yılın sonuçları, küresel şirket CEO’larının dünya ekonomisiyle ilgili beklentilerinin geçen yıldan çok daha iyimser olduğunu gösteriyor. Dünya ekonomisinde olumlu gelişme bekleyenlerin oranı geçen yıl %18 iken 2014’de %44’e yükselmiş durumda. Dünya ekonomisinin kötüye gideceğini düşünenlerin oranı ise %28’den %7’ye düşmüş bulunuyor.
Küresel CEO anketinin sonuçlarına da yansıyan ve bu yılı geçen yıldan ayrıştıran önemli bir faktör ise ‘Yükselen Pazar’ ülkeleriyle ilgili beklentilerle zengin-gelişmiş ülkelerle ilgili beklentilerin yer değiştirmiş olması. Dünya ekonomisinin parlayan yıldızlarının ‘Yükselen Pazar’ ülkeleri olacağı inancı geçen yıl genel kabul görürken gelişmiş ülkelerle ilgili kaygılar dile getiriliyordu. Bu yıl tersi söz konusu.Küresel CEO’ların da ‘Yükselen Pazar’ ülkelerini bir bütün olarak ele almanın artık fazla anlamlı olmadığını, her ülkeyi kendi koşullarına göre değerlendirmek gerektiğini vurguladığı görülüyor.
Akademik kariyerini Amerika’da sürdüren ve dünyanın önde gelen ekonomistleri arasında adı geçen Dani Rodrik de bu yıl Davos’da. Kendisiyle dünya ekonomisinin bugün geldiği noktanın önemi üzerine kapsamlı bir söyleşi yapma olanağını buldum. Rodrik’le konuştuklarımızı Davos sonrasında ayrıntılı olarak yazacağım ama burada şu kadarını söyleyeyim, Rodrik de ‘Yükselen Pazar’ ülkeleri için hayatın önümüzdeki on yılda çok daha zor olacağını ve bu ülkelerin farklı performanslarıyla birbirinden ayrışacağını düşünüyor. Rodrik’e göre 2002 – 2012 arasında ‘Yükselen Pazar’ ülkelerini birlikte yükselten “dalga” etkisi gücünü kaybedecek ve ancak kendi ulusal politikalarıyla fark yaratabilen ülkeler başarı hikayesini sürdürebilecek.
Türkiye’nin durumuna bu gözlükle bakıldığında Türkiye’nin “dalga” etkisini iyi değerlendirerek 2002-2012 döneminde “başarılı” görünen ülkeler arasında yer aldığını ancak önümüzdeki on yılda bu başarıyı sürdürmesinin zor göründüğünü söylemek mümkün.
Büyüyen gelir eşitsizliği
Dünya Ekonomik Forumu’nun yıllık toplantı öncesinde açıklanan ve 12 aylık hummalı bir çalışmanın sonuçlarını yansıtan raporlarda öne çıkan konular arasında küresel boyutta giderek büyüyen gelir eşitsizliği sorunu öne çıkıyordu. Yıllık toplantının gündeminde de bu sorunun ve bu sorunla ilgili gelişmelerin tartışılacağı birçok oturum var. Özellikle teknolojideki yeni gelişmelerin küresel istihdam sorununun çözümünü zorlaştıran ve gelir eşitsizliğini büyüten etkileri önemli bir tartışma konusu. Buradaki oturumları izledikten sonra bu konuyla ilgili şeyler yazabileceğimi umuyorum.
Bunun gibi başka önemli konu başlıkları da gündemde Davos’ta. Oturumları kaçırmamak için bugünkü izlenimlerimi burada noktalıyorum.
PwC: CEO’lara göre krizde en kötü dönem geride kaldı
PricewaterhouseCoopers (PwC) tarafından Dünya Ekonomi Forumu’nda açıklanan rapora göre, dünya şirketlerinin önde gelen üst yöneticileri finansal krizde en kötü dönemin artık geride kaldığını, büyümeye daha hazır olduklarını düşünüyor.
Londra merkezli uluslararası profesyonel hizmetler şirketi PricewaterhouseCoopers tarafından Dünya Ekonomi Forumu’nda açıklanan rapora göre dünya şirketlerinin önde gelen üst yöneticileri finansal krizde en kötü dönemin artık geride kaldığını, büyümeye daha hazır olduklarını düşünüyor. PwC’nin İsviçre’nin Davos kentinde düzenlediği basın toplantısında iş dünyasının önde gelen üst yöneticileri ile gerçekleştirilen ve sonuçları açıklanan araştırmaya göre, yöneticilerin çoğunluğu finansal krizde en kötü dönemin geride kaldığına inanıyor. Araştırmaya göre, şirketlerin önde gelen yöneticilerinin yüzde 44’ü gelecek 12 ay içerisinde küresel ekonomide sıçrama bekliyor. Bu oran geçen sene PwC’nin gerçekleştirdiği araştırmada yüzde 18 seviyesindeydi. Geçen sene yapılan araştırmada önde gelen üst düzey yöneticilerden küresel ekonominin küçüleceğine ilişkin beklenti yüzde 28 seviyesindeyken, bu yılki araştırmanın sonuçlarına göre şirketlerin üst düzey yöneticilerinin sadece yüzde 7’si küresel ekonomide küçülme bekliyor.
Araştırmada küresel boyutta yöneticilerin ve şirketlerin artık “ayakta kalma halinden büyüme haline geçiş” sürecinde olduğu belirtilirken, önde gelen şirket ve yöneticilerdeki mevcut pozitif eğilimin daha fazla istihdam ve ekonomik büyüme yaratma potansiyeli olduğuna işaret edildi. Araştırmada, “Şirketler ve üst yöneticiler ekonominin kötü etkilerinden korunmaktan çok daha fazla geleceğe hazırlanmaya çalışıyor” ifadesine yer verilirken, önümüzdeki dönemde küresel ekonominin büyüme yolunda kazanım kaydetmesinin nispeten daha zorlu bir süreç olabileceği vurgulandı. PwC’nin araştırması 68 ülkeden toplam 1,344 üst düzey yönetici ile 9 Eylül ve 6 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda hazırlandı.
Davos Forumu’ndan notlar...
Davos Forumu’nun önemli katılımcıları arasında bulunan OECD Genel Sekreteri Angel Gurria da 2008 küresel finans krizinin mirasının “çok ağır” olduğunu söyledi. Gurria, “Şimdi küresel ekonomi iyileşiyor. Dersler çıkardık. Fakat krizin mirası çok ağır. Yavaş büyüme, yüksek işsizlik, artan eşitsizlik son 100 yılda oluşturulmuş kurumlara güveni zedeledi. Bu da toparlanmayı zorlaştırıyor” dedi.
Papa Francis, Davos’ta toplanan iş dünyasını mal varlıklarıyla insanlığa hizmet etmeye davet etti. Vatikan’dan mesaj gönderen Papa, iş dünyası liderlerini dünya nüfusunun büyük bir kısmını açlık ve can güvenliği gibi sıkıntılarla baş başa bırakmak yerine mal varlıklarını insanlığın hizmetine sunmaya davet etti. Papa, “Sizden zenginliğin insanları yönetmesine izin vermek yerine insanlığın hizmetine kullanılmasını sağlamanızı istiyorum” dedi.
Forum katılımcılarından dünyanın en zengin kişisi Bill Gates, 2035 yılı itibariyle hiçbir ülkenin şu anda Dünya Bankası’nın düşük gelirli nitelendirdiği 35 ülke kadar fakir olmayacağını söyledi. Bill & Melinda Gates Vakfı’nın bugün yayımlanan yıllık açıklamasında Gates, birçok ülkenin 2035 itibariyle Çin’in kişi başına düşen gelirinden daha yüksek kişi başına düşen gelire sahip olacağını belirtti.
Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkan
Yardımcısı Min Zhu, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) parasal genişlemeyi azaltırken ekonomik büyümesini muhafaza edeceğine dair çok pozitif olduğunu kaydetti. Min, “Bizce Fed görevini başarıyla yerine getirecek. Çünkü Fed politika çerçevesini net olarak oluşturdu ve bunun iletişimi konusunda çok iyi bir iş yapıyor” dedi.
Amerikan teknoloji devi Yahoo’nun CEO’su Marissa Mayer, 2014’ün internetin evrimi açısından dönüşü olmayan nokta olacağını söyledi. Mayer, “Taşınabilir platformlara baktığınızda, genişbanta baktığımızda, internete baktığımızda, herkesin günlük rutinleri temelden değişecek. Bu yılın sonunda Yahoo, PC trafiğinden daha fazla mobil trafiğe sahip olacak” dedi.